“Sonunda bir maç kaybettik, tekrar kazanmasını ve yolumuz devam etmesini biliriz. Ligin henüz beşince haftasında lig bitmedi ve daha bitmeyecek. Takımımıza bakıldığında biz bu ligin en ekonomik ve en değerli oyuncularına sahibiz. Ben bu çocuklara güveniyorum. Bizler buraya şampiyonluk için geldik, yoksa ben dahil birçok oyuncumuz adı BALIKESİRSPOR olmasaydı 3. Lig’de olmamız mümkün olmazdı. Bu ligden hep birlikte sevgi, saygı, samimiyet, birbirimize güvenerek, inanarak coşkumuzu asla kırmadan büyük bir aile bütünlüğü içinde çıkmamız gerektiğini biliyoruz ve öyle yapacağız.”
“Mevlana’nın güzel sözüyle bitirmek isterim; Dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni bir şeyler söylemek lazım dediğini hatırlatmak isterim.”
Evimizde kaybettiğimiz Muğlaspor maçının ardından Balıkesirspor resmi sitesinden paylaşılan Teknik Direktörümüz Levent Eriş’in uzun açıklamasının son iki paragrafı, öncesini mutlaka okumuşsunuzdur. Anlaşılıyor ki hocamız evimizde kaybettiğimiz iki maçın ardından gelen tepki ve eleştirilere oldukça içerlemiş. Şampiyonluk hedefimizden zerre sapma olmadığının altını çizmiş.
Bugüne kadar oynattığı futbol ve oyuncu tercihleri yüzünden hocamızı kıyasıya eleştirmedik. Henüz yolun başındayız, olur böyle kazalar diyerek geçiştirdik ve her yazımızda ipini çekmek isteyenleri, kelle avcılığına soyunanları görünce tepki verdik.
Eleştirmedik ama yapıcı olmak adına gördüğümüz eksiğimizi, gediğimizi dilimizin döndüğünce belhirtmek istedik. Hocamız hatırlattı. Evet, dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni bir şeyler söylemek lazım diyerek ilk eleştirimizi yapalım.
Hocamız Levent Eriş kendi ağzıyla söylüyor; adı Balıkesirspor olduğu için burada olduğunu. Peki, şöyle bir soru sorarak başlayalım, Türkiye Ziraat Kupası karşılaşmasında Kilis Belediyespor karşısında hangi rakip vardı. Biz söyleyelim hocam sahada Balıkesirspor vardı. Ne yazık ki siz yoktunuz.
Sahaya çıkan isimler değil derdimiz. Sırtlarına giydikleri forma, göğüslerindeki armayla temsil ettiği koskoca şehrin en büyük markası olan Balıkesirspor bizim derdimiz.
Bir tur geçsek ne olur, nasılsa ileride eleneceğiz diye düşünebilirsiniz. Kupa maçlarını külfet olarak görebilirsiniz. Gençlerle ve yedek ağırlıklı kadroyla maça çıkabilirsiniz. Hepsi anlaşılır ve kabul edilebilir. Ruhsuz ve mücadelesiz bir doksan dakikanın ardından kaybettiğimiz ve elendiğimiz için değil size tepkimiz takımın başında olmayışınızdır.
Verim alamadığımız mevki, eksik bölgelerimize kenardan takviye, forma savaşına katılacak futbolculara ihtiyacımız olduğunu varsayarsak sizin olmadığınız maçta gördük ki kimse işin ciddiyetinin farkında değil. Umarız bu ciddiyetsizlik Amasya deplasmanında başımızı ağrıtmaz.
