Balıkesirli çocuklara satrancı sevdirdi.

Hilmi DUYAR / POLİTİKA / Van’ın Erciş İlçesi’nde 23 Ekim 2011’de meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremde enkaz altından yaralı olarak kurtulan öğretmen Mete Deniz, Balıkesirli çocuklara şimdi satranç öğretiyor. Balıkesir’de satranç sporunun gelişimine katkı sağlayan Deniz, Kahramanmaraş’taki depremler sonrası Balıkesir’e yerleşen depremzedelere kapılarının açık olduğunu vurguladı. Bu yıl Deniz satranç kulübü olarak il birincisi olduklarını kaydeden Mete Deniz, hedefinin önümüzdeki yıllarda satranç süper ligi olduğunu açıkladı. Satrançta ELO Puan sistemine geçilmesi gerektiğini savunan genç sporcu ve satranç antrenörü Deniz, isteğinin gerçekleşmesi halinde Avrupa ve dünyada ses getireceklerini söyledi. Balıkesirli çocuklara satrancı sevdiren kulüp başkanı Deniz, Balıkesir’deki tüm satranç sevenler ile birlikte, şehrin adını en üste yazdırmak istediğini vurguladı. 

 

 

Mete Deniz kimdir?

19 Haziran 1985 doğumluyum. Bigadiç Elyapan Köyü’nde dünyaya geldim. 7 yaşında köyde okula başladım. Köyde ortaokul olmadığı için ilkokuldan sonra dışarıda geçti hayatım. Ortaokulu Konya’da okudum. Satrançla, ortaokulda Konya’da tanıştım. Orada kuzenlerim oynuyorlardı, dikkatimi çekmişti. Bana da öğretmelerini istedim. Öğrettiler ama daha iyi oldukları için daha fazla biliyorlardı ve yeniyorlardı. Beni.  Pes etmedim ısrarla öğrenme arzusu, isteği devam etti ve belli bir süre sonra turnuvalara girdim. Arkadaşlarımızla maçlar yaptık derken, 7’inci sınıftan sonra Konya’dan ayrıldık. Ortaokulu Balıkesir’de bitirdim. Balıkesir Lisesinden mezun oldum. Üniversite sınavlarında Kars Kafkas Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünü kazandım ve 2008 yılında mezun oldum. İlk görev yerim Van, Erciş’ti. Burada satrancı geliştirmek istiyordum ama, 23 Ekim 2011’de Erciş merkezli, büyüklüğü 7.2 olan depremi  yaşadım. Depremden yaralı olarak kurtuldum. İyileştikten sonra, deprem nedeni ile bize nokta atama yeri sordular. Balıkesir’i istedim. Tayinim Balıkesir Atatürk İlkokulu’na çıktı. Burada ciddi anlamda velilerin de desteği olunca satranç üzerine projeler geliştirmeye başladım. Okulda, öğretmen arkadaşlarımın verdiği satranç derslerine girdim, başarılı oyuncular keşfettim.

 

 

Satrançta istediklerinizi yapabildiniz mi?

Başarılı olduğumu sanıyorum. Atatürk İlkokulu’nda satranca meyilli, başarılı öğrenciler keşfettim. Yetenekli oyuncuları bir araya getirdim. Okulda normal bir kulüp gibi, seviye grupları oluşturarak çalıştık ve büyük başarılar elde ettik. Yıllarca okul sporları yarışmalarında hep birinci olduk ve bu başarı bizi kulüpleşmeye zorladı. Daha çok çalışmaya ihtiyacımız vardı. Okulda zamanımız yetmediği için bu süreç bizi kulüpleşmeye itti ve Deniz Satranç Kulübü’nü kurdum. Kulüpler bazında da şu anda çok iyi bir noktadayız. Bu sene Balıkesir’de kulüpler arasında ligler oldu ve orada yenilgisiz şampiyon olduk, bütün maçları kazanarak şampiyon olduk. 15-22 Temmuz’da Denizli’de yapılacak  Türkiye Kulüpler Şampiyonası’nda Balıkesir’i temsil edeceğiz.

 

 

Bu yarışmadan ne bekliyorsunuz? Gelecek size ne vadediyor?

Kurumlaşma adına projelerimiz var demiştim. Çalışmalarımızı ona göre yapıyoruz. Milli oyuncumuz Nil Deniz Şahin isimli bir ile büyük hedeflerimiz var. Geniş bir aileyiz zaten. Daha da büyümek istiyoruz. İnşallah daha da genişleteceğiz ailemizi.

 

 

 

Deniz Satranç Kulübü Ne zaman kuruldu?

2018 yılı Eylül ayında da faaliyetlerimize başladık. Kulüpleşme noktası 2018. Daha öncesinde okul bazlı çalışıyorduk. Balıkesir’de büyük kitlelere tanıttığımızı düşünüyorum. Balıkesir’de bir atılım var satranç konusunda. Çevre illere göre daha iyiyiz. İl temsilcililerimiz çalışıyor sağ olsunlar. Bizler de kulüpler olarak onlara destek verip elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışıyoruz.

 

 

Kulüp başkanı kim?  yönetimde kimler var?

Yönetim Kurulu, İdris Akgün, Filiz Deniz, Kasım Deniz, Volkan Deniz’den oluşuyor. 120 lisanslı oyuncumuz sistem üzerinde ama faal fakat okulların kapanmasıyla sayı azalıyor. Şu an çalışmalara katılan 70 oyuncumuz var. Okullar açıldığında sporcu sayısı da artacak.

 

 

Sporcu sayısı artacak deyince, biz bu konuya girmeden, dallandırıp budaklandırmadan önce asıl konudan uzaklaşmayalım. Sonra o fasıla geliriz.  Satranç nedir, tarihçesiyle ilgili bilgi verir misiniz?

Bu konuda, çeşitli kaynaklardan edindiğim bilgilere göre,  İsa Öncesi 2000’li yıllarda Mısır’daki piramitlerin kabartmalarında satranç izlerine rastlanıyor. Bir başka kaynağa göre, satranç İsa Sonrası 6’ıncı yüzyılda Hindistan’da ortaya çıktı ve 10’uncu yüzyıldan sonra tüm Asya ve Ortadoğu’ya, oradan da Avrupa’ya yayıldı. Fakat çağımıza gelindiğinde,  yıllarca Rus ekolü satranç konusunda dünyaya ambargo koydu. Bize gelince! Satranç, Osmanlı döneminde girmiş, o dönemde girmiş ama ciddi bir çalışma olmamış. Türkiye’de son yıllarda atılım göstermeye başladı. Yurt dışı turnuvalarda çok iyi sporcularımız var, şu an için puanlama sistemiyle ilgili sorunlar var. Avrupai tarzda bir puanlama olması gerekirken şu an ulusal Kuvvet Derecesi (UKD) puan sistemi var. Biz ELO puan sistemine geçmek istiyoruz. Tüm sporcular, ciddi anlamda bu sporu yapan sporcular da ELO’ya dahil turnuvaları olmasını istiyor. Biz şu an için UKD’ye dahil turnuvalar yapabiliyoruz. ELO’ya dahil yapılırken, pek çok prosedüre takılı kaldığımız için hem oyuncularımız hem de özellikle üst seviyede oynayan oyuncular unvan almakta, norm almakta zorlanıyorlar ve yurt dışına gitmek zorunda kalıyorlar ki bunlar da büyük maliyet demek. Bunun önü açılsa aslında ciddi anlamda daha da farklı durumlar olabilir diye düşünüyorum.

 

 

Dünya çapında oyuncularımız var mı?

Dünya çapında çok ünlü oyuncularımız yok. Fakat ben gelecekten umutluyum. Altyapımız çığ gibi büyüyor. Bazı oyunlar internet ortamında olduğu için, eskisi gibi şu ülke bunda çok iyi diye bir durum olmuyor. Örneğin, Norveç’ten bir Magnus Carlsen,  altı yedi yıl dünya şampiyonu olabiliyor. Bilgisayarda çocuklar oynayıp en iyi hamleleri oradan da görüp, kendince çalışmalar yaparak yeteneklerini geliştiriyorlar.  Üst seviyede oynayan oyuncumuz Mustafa Yılmaz var. O da tabii ki belli bir noktaya kadar çıkabiliyor. Ama alttan çok iyi bir nesil geliyor. İnşallah onların da önü açılır diye düşünüyorum

 

 

Satrançta alttan çok iyi bir nesil geldiğini söylediniz. Satranç eğitimi çocukların derslerini nasıl etkiliyor?

Uzun yıllar sınıf öğretmenliği yapıyorum. Satranç sporu ciddi anlamda, bir sınıf öğretmeni olarak bunu net bir şekilde söyleyebilirim, akademik başarıyla doğru orantılı bir spor. Bugüne kadar çok iyi satranç oynayıp dersleri kötü olan bir öğrenci hiç görmedim öğretmenlik hayatımda. İyi seviyede oynayan Çocuk iyi üniversitelere girebiliyor. Zaten bunu gözlemliyoruz. Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde  (ODTÜ) iyi bir bölümü okuyabiliyor. Yıldız Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi’ne giden pek çok tanıdığım var. Fen lisesi gibi önemli liseleri kazanan sporcum var. Diğer sporlardan belki biraz hareket yönünden farklıdır ama akademik olarak ciddi anlamda başarıyla paralel bir spor diyebilirim. Hareket olmuyormuş gibi görünse de dayanıklılık bu sporda da önemli. Saatlerce oturup güçlü bir şekilde oyunda kalmak insanı bir hayli yoruyor. Saatlerce süren maçlar var. Bir sporcum ile Antalya’daki Türkiye şampiyonasına gitmiştim. Çok iyi beslenmesine rağmen, 4-5 gün süren şampjyona sonrası Balıkesir’e döndüğümüzde, ailesi çocuğun kilo kaybettiğini fark etti. Sporcum tartıldığında 5 kilo verdiğine tanık oldum.

 

 

Türkiye Satranç Federasyonu’nun kulüplere maddi desteği var mı?

Sporcuların masraflarını karşıladığını biliyorum, kulüplere yardım yapmaya çalışıyor. Tabii federasyonun bütçesi az. Futbolla kıyaslayamıyoruz. Bizlere yardım derseniz, bu seneye gelene kadar görmemiştik. Dernekler Kanunu’na tabiydik. Şimdi Gençlik spor il müdürlüklerine bağlandık. Satranç spor olarak bakanlığa bağlandı. Yeni yeni yardımları gelmeye başladı. Bir sene oldu. Sportif faaliyetlerde kullanmak üzere bundan sonraki süreci göreceğiz.

 

 

 

Yurt dışındaki kulüplerle bir bağlantınız var mı? Onların çalışma sistemleri nedir?

Ülkemizde pek çok kulübün yurt dışındaki kulüplerle bağlantısı olduğunu düşünmüyorum. Aslında güzel bir fikir bence, düşünülebilir. Hatta kamp yapmak için oraya gidip ya da oradakilerin buraya gelmesi sporcularımızın gelişimi açısından da yararlı olur. Burada maddiyat önemli.

 

 

Kulüplere federasyonun yardımından bahseder durumdayız. Benim bildiğim satranç eskiden yaygın değildi. Şimdi pek çok okulun satranç takımı var. Ne değişti de bu duruma geldik?

Bu işi ciddi anlamda, sadece satranç olarak değil, önemli bir spor, ya da başka şeyler varsa bunu topluma, kitlelere en iyi yayacak öğretmenlerdir.  8 yıl önce Balıkesir İl Satranç Temsilcisi Erdem Özgören okullara direkt indi. Kendisi de öğretmen. Okullara yazı göndererek öğretmenlere ulaşmaya çalıştı. Çünkü öğretmenler olmazsa bu süreç ilerlemez. Durum böyle olunca daha çok öğrenci tanıma şansımız oldu. Turnuvalar düzenlenerek satranca daha da çok dikkat çekildi, reklamı yapıldı. Satranç sporunu insanlar araştırmaya başladı ve ulaşılabilir bir spor haline geldi. Eskiden bir satranç takımını bulmak zordu. Bir tane satranç takımını belki on kişi orta kullanıyorlardı. Şimdi öyle bir durum yok. Ulaşmak daha kolay olduğu için giderek yaygınlaşan bir spor haline geldi satranç. Milli Eğitim Bakanlığı’yla Satranç Federasyonu bir protokol imzalamışlardı. Belediyelerde bu sürecin içine dahil oldular. Satranç takımı dağıtıldı. Serbest etkinlik derslerinde satranç dersi zorunluluğu konuldu. Doğru hamlede buluşalım gibi projelerle daha dikkat çekici hale gelmeye başladı. Şu anda giderek artıyor ve kalite de artmaya başladı. Önce geniş kitlelere ulaşıldı. Doğrudan yetenekli oyuncular belirlendi. Yine milli oyuncu sayısı da artmaya başladı. Hedef daha da büyütülebilir.

 

 

Deniz Satranç Kulübü nasıl kuruldu?

Balıkesir’de üst düzey antrenör sayısı çok az. Böyle olunca belli bir seviyeye gelen çocuklar tabii ki farklı arayışlar içine girmeye başlıyor. Daha üst düzeye antrenörlerle çalışmak istiyorlar. Yüksek ihtimalli bir avantaj. Dezavantajı var mı? Evet, var. Bazen çocuk antrenör değiştirdiğinde, sinerji, enerji dediğimiz kavram ortadan kalkıyor. Bu da bir dezavantaj. Deniz Satranç Spor Kulübü olarak bu konuda da bir atılım yaptık. Her seviyeye hitap edecek antrenörümüz var. Herkes antrenörlük yapabilir. Çünkü gidip belgeyi almak yeterli. Ama biz olaya şöyle de bakıyoruz. Eğitim boyutu var bu olayın. Çocuklarımızı kimlere emanet ettiğimiz, nelerle karşılaştığı bu sporu yaparken öğrenirken çok önemli.  Alt seviye grubundan itibaren alıyoruz. Her seviyeye hitap edecek antrenörümüz var. Sıfırdan tutun, 1300-1500 bandında, 1600, 2000 bandında UKD puanı olan antrenörümüz ve oyuncumuz var.   Kurumsallaşma adına bir atılım yapmıştık zaten. Onu şu an başardık. Herkes kendi işini ayrı ayrı yapıyor burada. Oyuncularımız da turnuvalarda karşılığını bizlere göstermeye başladılar. Bir turnuvadan en az 3-5 oyuncumuz kupalarla dönebiliyor. Geçen hafta Edremit’te bir turnuva olmuştu 8 yaş altı kategoride birinci, ikinci, üçüncü. Sadece bu kulüpten oldu. Diğer kategorilerde de birinciyle eş puanlı kupa alan sporcularımız olmuştu. Kupalarla sporcularımızın elde ettiği başarılarla yaptığımız çalışmaların karşılığını alıyoruz.

 

 

Van Erciş depreminde yıkılan binada ağır yaralandınız. İyileştikten sonra yine satranca döndünüz. Yakın geçmişimizde Kahramanmaraş’ta depremler oldu. Yaralanıp iyileşen fakat hayata küsenler var siz bu acıları yaşayan biri olarak Maraş depreminden yaralı kurtulanlara neler tavsiye edersiniz? Sıkıntıları unutmaya satrancın etkisi var mı?

Depremden kurtulup Balıkesir’e gelen sporcu varsa hiçbir karşılık beklemeden bizlere sahip çıkmaya hazırız. İnsanlar tabii ki kötü şeyleri, anıları unutmak için sevdiği bir şeylere yoğunlaşması önemli. Bu satranç da olabilir, başka sporlar da olabilir, spor dışında sanatsal ya da benzeri bir uğraş olabilir yaşadıkları acılar tabii ki çok büyük. Onları yaşayan birisi olarak çok iyi anlıyorum. Allah ülkemize böyle bir acıyı bir daha yaşatmasın diyeceğim ama bunlardan tabii ders çıkarmak gerekiyor. Her depremde aynı senaryoyla karşılaşmak içimizi acıtıyor. Sadece dua ederek değil, ciddi çalışmalar yaparak bir şeyler başarmalıyız ki duamızı sonra yine ederiz.

 

 

Balıkesir Türkiye’de satrancın neresinde? Sıralama yapsak kaçıncı oluruz?

Alttan yeni jenerasyon küçükler  iyi yetişiyor. Gelişmeyi yaşla kategorize etmek gerekiyor. Balıkesir’i sıralamaya koyduğumuzda ilk 10-15 arasındadır. Lisanslı oyuncu sayısı ortalamasında,  iller bazında sıralandığında yine 10-15’inci sıralarda yerimizi alırız. Başarı ortalaması olarak müsabakalara baktığımızda ilk 10’da varız. Eskiden büyük şehirlerde çok turnuvalar oluyordu. Biz oyuncularımızı kendilerini geliştirebilmeleri için o turnuvalara katılmasını isterdik. Şimdi burada turnuva oluyor ve büyükşehirlerdeki oyuncular buraya geliyorlar. O bizler için çok büyük bir artı oldu. Hem  mali olarak harcama yapmadan, il dışına gitmeden onların buraya gelmesi,  oyuncularımızın gelişiminin önünü açtı. Bu seneki Türkiye Şampiyonası’nda karşılığını oyuncularımız milli takım havuzuna girerek gördü. Bursa’dan, İzmir’den, Çanakkale’den, Manisa gibi çevre illerden çok sporcu katılıyor turnuvalarımıza. Katılım da hem spor kültürünün yaygınlaşması açısından, hem de kalitenin artması açısından iyi oluyor. Kaliteli oyuncular, haliyle oyuncularımızı, sporcularımızı bu da çok geliştiriyor.

 

 

 

Balıkesir ili yereline inelim. İl içinde satrançta en başarılı ilçe hangisi?

Balıkesir’de de il bazında turnuvalar yapılıyor. Karesi en başarılı diyebilirim. Sonra Bandırma gelir.  Başarı gelir seviyesiyle alakalı. Ne kadar harcama yapılırsa o kadar iyi yetişiyor çocuk. Kurslar, özel dersler vesaire. İyi satranç oyuncuları diğer zeka oyunlarını sevmezler. Çünkü, çok çabuk bittiği için sevmezler genelde. Çok başarılı 2 oyuncumuz vardı. Biri milli takıma gitti. Babası çok ilgilendi. Diğeri de onun seviyesindeydi. Baba ilgilenmedi, şampiyonalara bile götürmedi. Sonuçta çocuk milli olamadı

 

 

Balıkesir’de satrancın daha da gelişmesi için ne gerekli sizce?

Balıkesir bazında ele almayalım konuyu. Türkiye’deki tüm kulüplerinin isteği, UKD puanlamasının kaldırılıp ELO puanlamasının önünün açılması. Böyle olursa satranç daha çok ve çabuk gelişecek. ELO’yu tüm sporcular dile getiriyor. Çocuklar bile onu istiyor. ELO turnuvası olduğunda giremiyorlar mesela. Çocuklar Avrupa puanı alamazsa turnuvaya nereden çıkacak? 1000-1599 ELO puanı olanlar B   kategorisine dahil. 1600 ve üzeri olanlar, A kategorisinde yer alıyor. ELO’lu olmak için Avrupa’da turnuvaya girmek lazım. Ya da Türkiye Şampiyonasında  böyle bir sporcuyu yenmek gerekiyor. Böyle bir oyuncuyla müsabakada karşılaşmak çok zor. Avrupa Birliği ya da Dünya Satranç Federasyonu bizim federasyonumuzu tanıyorsa, puan sistemine de Türkiye’yi dahil edebilmeli. Neden olmuyor bilmiyorum.

 

 

 

Deniz Satranç Kulübünün hedefi ne?

Bizim hedefimiz süper lig. Yerel anlamda bütün başarıları elde ettik. Artık yerel ligden çıkıp daha büyük adımlar atmak istiyoruz. Bu sene Balıkesir’de tüm kulüpleri yenerek şampiyon olduk. Bunun devamında Denizli var. Tabii Denizli’ye daha güçlü gitmek gerekiyor. Şu andaki kadromuz belki  Denizli’de şampiyonluk için, üst liglere çıkmak için yetersiz olabilir ama bir sonraki dönemde farklı planlarımız var. Oyuncu transfer ederek kaliteli, oyuncular transfer ederek üst liglere Süper Lig’e çıkmayı hedefliyoruz. Nasıl sponsor bulup yatırım yapabiliriz. Bunları da araştırarak hedefimiz üst liglere çıkmak. Denizli’de 15-22 Temmuz’da turnuva geçireceğiz inşallah.

Exit mobile version