Adı büyük şehrin kasaba vizyonuna dair!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

ADIMIZ ‘büyük’ ama hâlâ kasaba formundayız.

Bu durum yönetenlerin vizyon düzeyiyle ilgili olduğu kadar, yaşayanların sorumluluk duygusuyla da direkt ilişkili.

Şimdi bu tespite dair yüz elli sekiz çeşit örnek sıralatmayın bana.

Bunun böyle olduğunu az çok biliyor ve dillendiriyorsunuz sizler de.

Ama geçen geceden bir gözlemimi aktarabilirim.

 

***

ZAĞNOS PAŞA Camisi’nin çevresinde meydan düzenlemesi yaptılardı ya.. Millet oralardaki kafelere falan gidip oturuyor; gecenin geç saatlerine kadar kafeler dolup taşıyor. Daha çok gençler var.

Yok yok, kafeler, gençler, geç saatlere kadar oturmalar değil konu.

Meydan’dan söz edeceğim.

Büyükşehir Belediyesi’nin “biz yaptık” diyebileceği yegane icraat!

Geleni geçeni koluna girip gezdirdikleri tek yer.

İşte geçen gece Meydan’da yine böyle bir ‘gezi – inceleme’ turu vardı.

 

 

 

SEÇİM propagandası için bazı ilçeleri ziyaret eden Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, ilerleyen saatlerde Zağnos Paşa Meydanı’na geldi. Daha doğrusu getirildi.

Kalabalık bir partili topluluğu eşliğinde Paşa Camii ve çevresini dolaştılar gece gece.

Bittabi Balıkesir’de AK Partili Büyükşehir Belediyesi’nin kısa pas gösterebileceği tek yerdi orası.

Hani Çamlık, Avlu falan desen, az çok bilenler “Edip Uğur’un projeleri” der; bizimkiler bozulur.

Haklarını yemeyelim yani; meydan düzenlemesi her ne kadar Edip Uğur’un projesi olsa da ilk kepçeyi bu çocuklar vurdu!

Tamam da birader, bildiğin meydan düzenlemelerinden farklı bir şey yok ortada. Başka şehirlerde ne varsa, bizimkinde de var. Yapay, beton ağırlıklı, yeşili az bir peyzaj işte.

 

***

BİZ DE hanımla dolaştık az biraz çarşıda; arabayı park edip bir çay içelim dedik kafelerden birinde.

Hem Karesi Fırını da var orada, buram buram pişmiş ekmek kokuyor, ekmek de alırız eve.

Fırından ekmeğimizi aldık, çay içimlik yer arıyoruz.

Her yer dolup taşmış. Ta lise zamanından bir grup arkadaşı gördük, Efendi Kafe’de oturmuşlar dertleşiyorlar. Biz de onlara dahil olduk. Sohbet, muhabbet uzadı, saatler ilerledi.

Kalabalık hiç eksilmiyor; aksine artıyor.

Sonra takım elbiseli, beyaz gömlekli, yanki traşlı, gölge sakallı gençler geldi oturdu. Kalabalığa kalabalık kattılar varlıklarıyla.

Bakan’ı dolaştıran ekipteki parti gençlermiş.

Yine bir başka kalabalık grup da Cami’nin bahçesinde, ayakta duruyor. Hayli kalabalıklar.

Besbelli Bakan Bey’i çevrelemişler, muhabbet, sohbet…

Eh, biz artık kalkalım dedik, saat on ikiyi geçti, sabah erkenden işe gideceğiz neticede.

Arabaya kadar yürüdük.. Ne görelim?

Meydan’ın yan tarafındaki caddeyi Bakan Bey ve efradı için kapatmışlar!

 

***

EVET EVET, yanlış duymadınız, caddeyi kapatmış arkadaşlar!

Orası tek yöndür malum. Develoncası’ndan girer, Yeni Çarşı tarafına erişirsin.

Lonca’dan Kanaat Lokantası’nın oraya kadar kakılı araba.

Sıra sıra park etmişler. Bazıları çalışır halde, içinde şoförler oturuyor.

Kiminin çakarları yanıyor, kiminin farları açık.

Bizim araba yol üstündeki park yerinde.

Arabaya binsek, onca araç ne zaman hareket edecek, biz ne zaman çıkıp ee gidebileceğiz, belli değil.

Bakan Bey ve çevresindekilerin kalkası yok zaten; kalabalığın cadde tarafına meyletmediğini görünce, “bunlar sabahçı sanırım” dedim.

Ama biz bu arkadaşları sabah namazına kadar bekleyemeyiz ki!

Ne yapalım, kalktığımız masaya geri döndük.

İçimizde ertesi gün erkenden işe gidecek bir arkadaş, “saatlerce bekleyemem” deyip yayan gitti evine.

Bir saat kadar bekledik; sonra yavaş yavaş hareket başladı.

Ortamın dağılıp yolun açılması için dakikalarca bekledik ama, saatlerce beklemekten iyidir!

 

***

BU nasıl bir kasabalılıktır?

Bakan geldi, dolaştırıyoruz, Millikuvvetler’in badanasını, Ali Hikmet Paşa Meydanı’nın şadırvanını, Zağnos Paşa Meydanı’nın Ravini Mermer’den hediye taşlarını göstermekse niyet, bunu daha sakin, daha şatafatsız ve araç – yaya trafiğini engellemeden yapın birader.

Gece öyle çok gelip geçen olmasa bile, koca cadde Bakan ve efradı için araç trafiğine kapatılır da otopark yapılır mı?

Meydan’da oturanlardan biri kalp krizi geçirse, ambulans yolu aşıp hastaya ulaşıncaya kadar adam ölür.

Arka tarafta bir yangın çıksa maazallah, itfaiye gelene kadar bina kül olur.

Bir de uzun uzun meydan incelemesi sürerken, gecenin geç vakti caddeye park etmiş araçların çalışır vaziyette bırakılmasına ne demeli?

Gar gar gar çalışıyor motorlar; hem gürültü, hem yakıt ısrafı, hem egzos salınımı.

Sonra ‘karbon ayak izi’ muhabbeti yapıyor bu arkadaşlar…

 

***

BU durum, adımızın büyük, şehrimizin küçük olduğuna dair küçücük bir örnek.

Adın ‘büyük’se, vizyonun da büyük olacak.

Dört senede çıka çıka aha işte bu meydan çıktı ortaya.. Onunla övünüp onunla devirlerini tamamlayacaklar galiba.

 

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
Adı büyük şehrin kasaba vizyonuna dair!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!