Hilmi DUYAR / POLİTİKA / Yazdığı kitaplarla ünü yurt dışına taşan, ulusal ve uluslararası ödülleri olan Ayşe Kulin, Burhaniye 4’üncü Kitap Fuarının açılışında yaptığı konuşmada, çocuklara tarihimizin öğretilmediğini, milli kimliğimizin adeta bir silgiyle silinir gibi silindiğini hatırlatıp, kitap fuarları ile bu açığı gidermek istediklerini söyledi. Kulin kitap fuarını düzenleyen Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler’e ve ayni yolda yürüyen belediye başkanlarına teşekkür etti.
Ayşe Kulin, kendisini çok şaşırtan, işgal yıllarını bilmeyen liseye gidecek olan bir genç kız ile yaptığı konuşmayı şöyle anlattı: “Ortaokulu bitirmiş, liseye gidecek bir genç kız, Benden kitap istedi. Ben gelip seçmesini istedim. Kitabı benim seçmemi isteyince ne tür kitap okumak istediğini sordum. Ne demok o diye sordu. Tarihi romanlar, aşk romanları, polisiye kitaplar, fütiristik kitaplar olduğunu söyledim. Hayatında ilk defa kitap okuyacağını söyleyince ben çok şaşırdım. Ben ona veda romanını seçtim. Tanıdığı bir insanın kitabını okursa diğer kitaplara da açılacağını düşündüm ve nenemi anlatan kitabı söyledim. Kitabın işgal yıllarını anlattığını açıkladım. Ne işgali olduğunu sordu. Açıklamamda İstanbul’un Güneydoğu Anadolu’nun Ege’nin işgal edildiğini söyledim. Üstelik dedesinin, babasının evi son işgali kazandığımız topraklarda. Hiç haberi yok. Tarih coğrafya okuyup okumadığını sorduğumda sayısalcı olduğunu söyledi. 16 yaşındaki bir çocuğun hiçbir bilgisi yok. Araştırdım okullardan Tarih coğrafya dersleri kaldırılmış. Çok şaşırdım” dedi.
Tarih ve coğrafya derslerinin lisede yani 9’uncu sınıftan itibaren başladığını, 10’uncu sınıfın 2’inci döneminde sayısal bölümü seçenlerin Tarih ve coğrafya dersleri alamadığını hatırlatan Kulin, Büyük tepki göstererek, “Tarihimizi okumuyoruz. Nasıl bir vatan kurduğumuzu bilmiyoruz. Bu hakikaten çok acı bir şey. Milli kimliğimizi, neredeyse bir silgi ile yavaş yavaş silmekteler. Ben ilkokula gittiğimde tarih coğrafya dersleri 4’üncü sınıfta başlardı. Ama ben 2’inci sınıftayken sanırım cumhuriyet bayramı sınıfı süslüyorduk. Bayraklar balonlar asarken başöğretmen geldi. Sınıf niye süslediğimizi sordu. Biz nereden bilelim çocuğuz daha . 10 dakikada, nasıl işgale uğradığımızı, Atatürk’ün nasıl Samsuna çıktığını, derdest edilmiş askerleri yeniden toparlamaya çalışarak kurtuluş savaşı verdiğini, bu savaşı nasıl kazandığımızı anlattı. Harfleri değiştirip her yerde millet okulları açarak, orta yaşlılara bile okuma yazma öğretildiğini anlattı. Ben o gün evime başka bir çocuk olarak döndüm. Artık benim çok değerli bir ülkem vardı. Çocuklarımızdan tarihimizi öğretmeyi esirgiyoruz. Biz okullara sızamayacağımıza göre kitap fuarları çok önemli. İnşallah bu kitap fuarları yüzyıllarca sürer. Okullara da eğitim geri döner. Dönmediği takdirde bu çocuklar tarihlerini, coğrafyalarını kitap fuarlarındaki kitaplardan öğrenecekler” diye konuştu. .
