Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde, “Doğa Koruma ve Alan Yönetiminde Yeni Yaklaşımlar” başlıklı UNESCO Jeoparkları Çalıştayı kapsamında Hisaralan jeosit alanında inceleme gezisi yapıldı.
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkan Vekili ve Jeolojik Mirası Koruma Derneği (JEMİRKO) Başkanı Prof. Dr. Nizamettin Kazancı ile Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden çalıştaya katılan akademisyenler ile yüzlerce öğrenci, Hisaralan jeositindeki inceleme gezisinde, doğaya saygılı yürütülebilecek projeler, uluslararası jeopark olma yolunda yapılabilecekler hakkında istişarelerde bulundu.
Prof. Dr. Kazancı, gazetecilere, daha önce sadece doğal oluşum halindeki İda Madra Jeoparkı’nın zamanla geliştiğini, sahayla ilgili önemli düzenlemeler yapıldığını gördüklerini ifade etti.
Bunun önemli bir gelişme olduğunu vurgulayan Kazancı, şunları söyledi:
“İda Madra Jeoparkı ulusal jeopark oldu zaten, küresel jeopark da olacaktır. Büyük zenginliği var. En önemli zenginliği de yerel yönetimlerin, başta Sındırgı Belediye Başkanı olmak üzere, Büyükşehir Belediye Başkanı ve ekibinin de bu konuda ısrarlı kararlı, samimi olmalarıdır. Bunun gelişmesini UNESCO Milli Komisyonu olarak da sonuna kadar destekliyoruz. Çünkü ülkemizin görünürlüğü olacaktır. Doğayı koruma konusunda da sadece yerel yönetimlerimize iş düşmüyor, her bir vatandaşımıza ayrı ayrı iş düşüyor. Özellikle bu alanları temiz tutarak bu doğa mirasına sahip çıkmalıyız. Burası yerel kalkınmanın da bir örneği olacak, Sındırgılı vatandaşların ekonomisine de büyük katkı sağlayacaktır.”
İda Madra Jeoparkı Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Abdullah Soykan da jeoparkının yol haritasını anlatarak, eşine nadir rastlanan oluşumları görmek için herkesi Hisaralan jeosit alanına davet etti.
– “Ulusal Jeoparklar Ağı’na dahil edildi”
İlçedeki turizm alanlarını ve jeotermal tesisleri de gezen heyete rehberlik ederek detaylı bilgiler veren Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş ise jeoparkta yüzlerce metre derinlikten 100 dereceyi bulan sıcaklıkta termal kaynağın yeryüzüne çıktığını dile getirdi.
Milyonlarca yılda suyun oluşturduğu şekillerin bu bölgede yer aldığını aktaran Yavaş, şöyle konuştu:
”Balıkesir’in tamamını kapsayan, Çanakkale ve İzmir’in belirli bölgelerini içine alan bir jeopark projesini geliştirdik. Balıkesir Üniversitesi, Büyükşehir Belediyesi ve 23 belediyeyi içine alan bir Jeopark Belediyeler Birliği de kuruldu. Şu anda yapılan çalışmalar neticesinde burası Ulusal Jeoparklar Ağı’na dahil edildi. Bugün de misafirlerimize bölgeyi tanıttık, istişarelerde bulunduk. Aslında bir yerel kalkınma modeli olarak jeoparkın önemi; halkın geçim kaynaklarını artırabilme, dışarıdan insan getirebilmek, yeryüzünde oluşan şekilleri insanlara tanıtabilmek. Böyle bir farkındalıkla dünyadaki 174 jeopark ağından biri, Türkiye’nin de ikinci uluslararası jeoparkı olma yolunda ilerleyen bir yer. Ulusal olduk, inşallah yakın zamanda uluslararası ağa dahil olacağız.”