Balıkesir Kadın Platformu’ndan Narin Güran açıklaması!

Balıkesir Kadın Platformu Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Gürman ile ilgili açıklama yaparak ülkedeki çocuk cinayetlerine dikkat çekti.

Balıkesir Kadın Platformu'ndan Narin Güran açıklaması!

Balıkesir Kadın Platformu Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe köyünde 20 gün önce kaybolan ve cansız bedeni dere yatağında bulunan 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili açıklama yaparak ülkedeki çocuk cinayetlerine dikkat çekti.

Ali Hikmet Paşa Meydanında gerçekleştirilen basın açıklamasında konuşan Balıkesir Kadın Platformu Dönem Sözcüsü Fidan Yılmaz her yıl binlerce çocuğun kaybolduğunu kaydederek çocukların takibinin devlet tarafından yapılmadığı çocukların gelişiminin sorumluluğunun ailelerin inisiyatifine bırakılmasının yanlış olduğu ifade edildi.

“ACIMIZDA ÖFKEMİZ DE BÜYÜK”

Balıkesir Kadın Platformu adına basın açıklamasında bulunan Dönem Sözcüsü Fidan Yılmaz şunları ifade etti:

“Bugün acımız da, öfkemiz de, isyanımız da büyük. Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe köyünde 20 gün önce Kuran kursu çıkışında kaybolan, dün cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran için buradayız. 19 gün boyunca defalarca aranan samanlıklar, evler, dereler, arabalardan hiçbir sonuca ulaşamayanlar, köyde yaşayan az sayıda insandan hiçbir bilgi alamayanlar en sonunda Narin’in cansız bedenine ulaştıklarını açıkladılar. “Bu ülkede dört şey olmayacaksın: Kadın, çocuk, ağaç, sokak hayvanı” der büyük usta Yaşar Kemal. İçinden geçtiğimiz günler sürekli bu tespite uygun akıp gidiyor. Her gün kadın cinayetleri, her gün kayıp çocuklar, her gün orman yangınları, her gün sokak hayvanlarının katledilmesi, daha 3-4 gün önce doğasına sahip çıkan Reşit Kibar’ın doğa talancısı şirketlerin tetikçileri tarafından katledilmesi. Bir çürümenin, her gün biraz daha dibe vurmuşluğun ortasındayız.

“HER YIL BİNLERCE ÇOCUK KAYBOLUYOR”

Narin, Müslime, Leyla, Ceylin, Ecrin, Irmak, İkra…Daha pek çok isim sayabiliriz. Her yıl kaybolan binlerce çocuk ..Çoğu kamuoyuna bile yansımıyor.

Narin; bugün aile içi istismara uğrayan binlerce çocuğun, ”bir oğlumun başı belaya gireceğine on kızım feda olsun” diyen,” ne yapsın, kadın olmayınca elbette bacısına gidecek” diyebilen zihniyetin kurbanı olan kız çocuklarının, “bir boğaz daha besleyemem,” diyerek küçük yaşta, yetişkin erkeklerin evlilik adı altında istismarına göz yumulan kız çocuklarının, bugüne kadar katledilen milyonlarca çocuğun simgesidir.

“NARİN’İN ÖLDÜRÜLMESİNDEKİ TÜMSORUMLULAR CEZALANDIRILMALI”

Narin’in ölümü bir kez daha gösterdi ki; çocukların takibinin devlet tarafından yapılmaması, çocukların tüm bakımının, gelişiminin sorumluluğunun ailelerin inisiyatifine bırakılması, çocuk koruma sisteminin etkin işletilmemesi, İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkılması, çocuk istismarı davalarında cezasızlık politikaları, çocukları cinsel istismardan koruyan Lanzarotte Sözleşmesinin hedefe konması… Tüm bunlar failleri cesaretlendiriyor, çocuklar için yaşamın her alanını daha güvencesiz hale getiriyor. Çocukları koruyacak mekanizmaların oluşturulması, etkin şekilde işletilmesi, çocukların güvenle büyüyebileceği bir yaşam için mücadeleyi sürdüreceğiz. Narin’in öldürülmesinde tüm sorumluların ortaya çıkartılması, cezalandırılması için sürecin takipçisi olacağız.

“SİYASİ İKTİDAR CANİLERE CESARET VERİYOR”

Siyasi iktidar söylemleri ile canilere cesaret vermektedir. AKP’nin bir milletvekili açık açık Narin’in ailesini 40 yıldır tanıdıklarını, aynı partilerde daha önce çalıştıklarını itiraf ediyor. Neden soruşturmaya yayın yasağı getirildi? Narin bir köyün içerisinde ortak bir sessizlik ile devlet-tarikat- siyaset üçgeninde bir cinayete kurban mı gitti? Biz onları ”bir defadan bir şey olmaz” “çocuğun da rızası vardır” söylemlerinden tanıyoruz. Nihat Behram diyor ki: “Öyle bir dönem ki:  İnsanlık pusuya düştü, karanlık koyulaştı.  Kötülük makam buldu, arsızlık legalleşti. Katliam yasallaştı, canilik kudurganlaştı! Cehalet örgütlendi, hainlik köpürüp taştı. Sistem adaletsiz, yoksul halk çaresiz, yurt savunmasız… İsyansız bu karanlık dağılmaz!” Ama biz diyoruz ki yurt savunmasız değil.

“KATLEDİLEN TÜM ÇOCUKLARINHESABINI VERECEKSİNİZ”

Leyla’nın da, Narin’in de, kaçırılıp, tacize, tecavüze uğrayan tüm çocuklarımızın da hesabını vereceksiniz. Koruduğunuz, kolladığınız kim ve ne varsa açığa çıkarana kadar mücadele edeceğiz. Bir gecede çıktığınız İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmeyeceğiz. 6284’ün ve Lanzarotte anlaşmalarının etkin uygulanması için mücadelemizden geri durmayacağız. Çocuk cinayetleri politiktir. Katilleri koruma, aklama, yargıla. Narin ve tüm çocuklarımız için adalet, adalet için mücadele.”

Exit mobile version