Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Balıkesir Şubesi Milli mücadele döneminde kalemi ve silahıyla önemli katkılarda bulunan, Cumhuriyetin ilk yıllarında İmar ve İskan Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı yapan Mustafa Necati’yi 96’ncı ölüm yıldönümünde andı.
YKKED Yönetim Kurulu Üyesi Müzeyyen Atvur Mustafa Necati’nin milli eğitim bakanlığı döneminde öğretmenlik mesleğine kazandırdıklarının unutulmaz olduğunu söyledi. 35 yaşında hayatını kaybeden Mustafa Necati’nin unutulmayacağını da kaydeden Müzeyyen Atvur, O’nun isminin Necatibey Eğitim Fakültesine her zaman yaşayacağını dile getirdi.
“MUSTAFA NECATİ İZMİR’DE PARLAYAN BİR GÜNEŞTİ”
Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Müzeyyen Atvur Mustafa Necati’nin ölümünün 96’ncı yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada şunlara yer verdi:
“Onurlu Devlet Adamı Mustafa Necati, İzmir’de genç bir öğretmen, bir müdür, bir avukattı. Mustafa Necati o karanlık günlerde İzmir’de parlayan bir güneşti. İzmir’in gözü, kulağı ve atan yüreğiydi. 14 Mayıs 1919 gecesi İzmirlileri toplayarak Yunan işgaline karşı halkı direnmeye çağıran “Teslim olmayacağız! Ölmek var dönmek yok!” diye haykıran, şayak kalpaklı ateşli hatip, İzmir’in ve ülkemizin paylaşma masasına yatırıldığı bir sırada, bıkmadan, usanmadan, yılmadan halkı aydınlatmaya bilinçlendirmeye bir araya getirmeye çalışan bir vatanseverdir. Savaşın bitmesinden sonra terhis edilen yedek subayları güvenceye almak, bir araya getirmek için İhtiyat Zabitanı Dayanışma Cemiyet’ini kurar. Bu derneğe bağlı yedek subaylar 14 Mayıs 1919 akşamı Masatlık toplantısında büyük rol oynadıkları gibi Batı Anadolu’da Kuvayı Milliye’nin örgütlenmesinde çekirdek kadro ödevi görürler. Mustafa Necati’nin İzmir’de öncülük ettiği, hukuk danışmanlığını üstlendiği bir başka dernek de, itilaf devletleri tarafından işlerine son verilen demiryolu işçi ve memurlarının birlik cemiyetiydi. Memleketin yerli ahalisini teşkil eden Türk gençlerinin işten çıkarılmasına kazanılmış haklarının çiğnenmesine karşı çıkıyordu. Bu belge emperyalist güçlere karşı direnişin somut bir ifadesiydi.
“KALEMİ VE SİLAHIYLA MİLLİ MÜCADELEYE KATILDI”
İşgalin beşinci günü İzmir’den kaçabildi. İstanbul, Balıkesir, Soma, Bergama, Akhisar cephelerinden TBMM’ye uzanan çizgide kalemiyle, silahıyla milli mücadeleye önemli katkılarda bulundu. Meclise Saruhan Milletvekili olarak giren Necati; Kastamonu İstiklal Mahkemesi Başkanlığı, İmar-İskan, Adliye ve Milli Eğitim bakanlığı gibi görevlerde bulundu. Kendisini ölümsüz kılan başarılarla dolu bir devlet adamı olarak tarihimizde seçkin yerini aldı. Necati’ye göre harp bitmemişti. Çünkü memleketin semalarında kara bulutlar yükseliyordu. ‘’Şu güzel İzmir’imiz, şu latif limanımız, dağları, taşları, toprakları suları ile asırlardan beri seviştiğimiz şu mübarek ülkemiz için hain emeller besleniyor” demişti. Ama Mustafa Necati umutsuz değildi. “Bu memleket bizim. Bu toprak ve deniz bizim” diyerek yürekten sesleniyordu. Memleketin müdafaası için herkes üzerine düşeni yapmalı, göreve koşmalı, ulusal sorunlarda uzlaşılmalı, kin, nefret, ayrılık ölmeli diyerek örgütlenmenin önemini belirtiyordu.
“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI UNUTULMAZ”
Mustafa Necati’nin 20 Aralık 1925 Milli Eğitim Bakanlığı, ulusal eğitimimizde köklü adımların atıldığı Cumhuriyet eğitim sisteminin kurulduğu yıllar olmuştur. Bu dönem, ideolojisiyle, çağdaş eğitim anlayışının yerleşmesiyle, eğitim örgütünün kurulmasıyla, kadrolaşmayla, öğretmenlik mesleğinin kimlik ve saygınlık kazanmasıyla gerçekten unutulmaz bir dönemdir. Meslek ateşi ve idealini öğretmenlere “Aziz Muallimler, yarınki yaşam sizin elleriniz arasında doğacaktır. Gözlerinizden sevgiyle öperim” diyerek göreve yeni başlayan öğretmenleri “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” adlı kitabı ve yakalarına takmaları için gönderdiği birer yıldız ile sembolleştirmiştir. Maarif ordusunun erleri bu rozeti hiç yakalarından çıkarmayacaklar bir yıldız gibi parlayacaklardı.
Öğretmenliğin onurlu bir meslek haline gelmesinde büyük rol oynayan Necati Bey halkımızı bilgisizlikten kurtaracak olan yeni harflerin kabul edilmesinde, Millet Mekteplerinin açılmasında yoğun bir çaba gösterdi. Ne yazık ki bu büyük atılımın sonuçlarını görmeden 1 0cak 1929 tarihinde aramızdan ayrıldı. Henüz 35 yaşındayken ani ölümüyle, yenilikçi bir vatanseveri, az zamanda büyük işler başaran bir devrimciyi genç hayalleriyle kaybettik.
“MİNNET VE SAYGIYLA ANIYORUZ”
Yaşamının en anlamlı günlerinin geçtiği ve çok sevdiği Balıkesir’de kendi kurduğu okullardan biri olan Necati Bey Eğitim Fakültesinde adın hep yaşayacak. Her ne kadar tüm uğraşlarımıza rağmen Fakültenin önündeki caddeye adını yazdıramasak da, bu onurlu devlet adamını ölümünün 96’ncı yılında minnetle, saygıyla anıyoruz.”