Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB), hazırladığı son raporda, deprem bölgesindeki yeni araç teminlerinde ÖTV ve KDV indirimi yapılmasını talep etti.
Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB), hazırladığı raporla, deprem belgesindeki mükelleflerin vergi haklarından, sosyal konulara ilişkin birçok başlığı kapsayan önerilerde bulundu.
Birlikten yapılan açıklamaya göre, “Deprem Bölgesi Kalkındırılmasına Yönelik TÜRMOB Görüş ve Öneri Raporu” hazırlandı.
Rapor, “Kalkınma Temelli Bütüncül İktisadi ve Mali Tedbirler” ve “Sosyal Yaşamın Canlandırılmasına, Bölgeden Yaşanan Travmaların Atlatılabilmesine ve Demografik Yapının Korunmasına Yönelik Sosyal Tedbirler” olmak üzere 2 ana başlıktan oluşuyor.
Raporda, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen bölgenin kalkındırılmasına yönelik depremden en çok etkilenen il ve ilçelerde mücbir sebep hali süresinin uzatılması ve deprem illerine özel teşvik düzenlemelerinin hayata geçirilmesi önerildi.
Deprem illerindeki mükelleflere yapılandırma düzenlemesi kapsamında faizsiz ya da daha düşük faiz oranıyla taksitlendirme imkanı da getirilmesi istenen raporda, deprem bölgesindeki mükellefler için sermaye kaybı ve borca batık olma durumuna ilişkin yeni düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiği aktarıldı.
“KDV iade süreçleri hızlandırılsın”
Kredi Garanti Fonu’nun, bölge için etkin şekilde kullanılması istenen çalışmada, şu görüşler dile getirildi:
“Deprem illerindeki mükellefler ile bunlardan alım yapan mükelleflerin KDV iade süreçleri hızlandırılsın. Bu mükelleflerin zayi belgesi müracaat süresi uzatılsın, depremzede küçük esnafa ve serbest meslek erbaplarına destek sağlansın. İşyeri kira ödemelerinde vergi indirimi getirilsin. Deprem nedeniyle taşıtları hurdaya ayrılanların bu araçlar yerine yeni araç teminlerinde ÖTV ve KDV indirimi uygulansın. Vergi terkini müessesesi çalıştırılsın. Damga vergisi, emlak vergisi, MTV, çevre temizlik vergisi, harç, ücret gibi mali yükümlülüklerin belli bir süre ile alınmaması veya indirimli alınması sağlansın. Deprem illerinde bulunan mükellefler ile burada yeni yatırım yapacak mükellefler için amortisman oranları ile basit usul uygulamasına ilişkin hadler 5 yıllık süre için yüzde 100 artırılsın. Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alan bazı indirim ve istisnalara ilişkin yararlanma koşulları kolaylaştırılsın.”
Deprem illerinde bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri için vergi oranlarının indirimli uygulansması önerilen raporda, “Deprem bölgesindeki konut teslimlerine indirimli KDV’ye devam edilsin. Kamu görevlilerinin ücretleri depremden en çok etkilenen iller sıralaması göz önünde bulundurularak artırılsın. Deprem sonrası yeni yapılaşma ile ortaya çıkabilecek mülkiyet hukuku sorunlarına özel çözümler getirilsin. Sosyal aktiviteler teşvik edilsin, bölgeye psikososyal destekler sağlansın. Demografik denge korunsun ve eğitim faaliyetler kesintiye uğratılmadan sürdürülsün.” denildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜRMOB Genel Başkanı Emre Kartaloğlu, depremler nedeniyle bölgenin ekonomik ve sosyal yönden olumsuz etkilendiğine işaret ederek, depremden etkilenen illerden diğer illere yaşanan zorunlu göçler nedeniyle bölgenin demografik yapısının da olumsuz etkilenme riskinin ortaya çıktığını bildirdi.
“Görev ve sorumluluk almaya hazırız”
Raporu, söz konusu illerde ekonomik ve sosyal yaşamın canlandırılması, bölgeden yaşanan göçün engellenmesi ve bölgeye tekrar geri dönüşlerin sağlanmasına katkı sunulması amacıyla hazırladıklarını bildiren Kartaloğlu, şunları kaydetti:
“Raporda öngörülen eylemlerin, belirlenen takvim içinde her bir eylemden sorumlu ve ilgili kuruluşlar ile koordinatör olarak belirlenecek ilgili bakanlık veya kurulun koordinasyonunda yürütülmesi sonucunda deprem bölgesindeki illerimizin ekonomik ve sosyal yönden kalkındırılmasına ve yaralarının bir an önce sarılmasına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. TÜRMOB çatısı altında örgütlü, 8 yeminli mali müşavirler odasına ve 77 serbest muhasebeci mali müşavirler odasına kayıtlı yaklaşık 130 bin meslek mensubuyla, söz konusu rapor dahil, deprem nedeniyle oluşan yaraların sarılmasına katkı sağlayacak çalışmalara, ilk günden olduğu gibi bundan sonra da görev ve sorumluluk almaya hazırız.”