Kentte 3 milyonun üzerinde meyve veren ağaçtan elde edilen zeytinyağı, aroması, kendine has tadı ve sağlıklı olması nedeniyle mutfakların vazgeçilmezi arasında yer alıyor.
Zeytinyağı üretiminin yoğun yapıldığı ülkelerdeki kuraklık dolayısıyla gözler Türkiye’ye çevrildi.
Ülkedeki zeytin üretim alanlarından biri olan Kilis’te de bu sezon yağın hem verim hem de fiyat olarak üreticinin yüzünü güldürmesi bekleniyor.
Bölgedeki asırlık ağaçlardan elde edilerek, başta Arap ülkeleri ve ABD olmak üzere birçok ülkeye ihraç edilen Kilis zeytinyağında yeni hedef Avrupa pazarı.
“Aşırı sıcaklardan az etkileneceğini düşünüyoruz”
Kilis Zeytin Araştırma ve Geliştirme Derneği (KİZADER) Başkanı Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu, AA muhabirine, 4 bin 500 yıllık zeytin çekirdeğinin Oylum Höyük’te bulunduğunu belirterek, yapılacak olan genetik çalışmalar sonrası Kilis’in yağlık zeytin ağaçlarının dünyada zeytinin atası olarak kayıtlara geçeceğine inandığını söyledi.
“Kilis genelinde üretilen zeytinlerin gübre ve tarım ilacı kullanılmadan tamamen doğal yollarla yetiştiğini söyleyebiliriz.” diyen Şekeroğlu, yıllar itibarıyla bölgeye adapte olan Kilis yağlık zeytinlerinin iklim koşullarına göre gerek soğuktan gerek aşırı sıcaktan diğer zeytin çeşitlerine göre daha az etkilendiğini belirtti.
Şekeroğlu, Kilis’te bu yıl “yok yılı” olmasına karşın özellikle zeytinde çiçeklenme döneminin serin, döllenmenin de oldukça başarılı geçtiğini anlatarak, bundan dolayı verimin iyi olacağını düşündüklerini ifade etti.
“Kilis yağlık zeytinlerinin diğer çeşitlere göre aşırı sıcaklardan çok daha az etkileneceğini düşünüyoruz.” ifadesini kullanan Şekeroğlu, Kilis’te zeytin rekoltesinin ortalama 27 bin ton civarında olduğunu, bu yıl “yok yılı” olmasına rağmen bu rakamlara yakın zeytin veriminin alınacağını düşündüklerini kaydetti.
“Tağşişe dikkat edilmeli”
Zeytinde başarılı bir sezon olmasının yaklaşık 6 ila 8 bin ton zeytinyağı üretiminin olacağını gösterdiğini dile getiren Şekeroğlu, zeytin veriminin düşük, fiyatının ise yüksek olması nedeniyle zeytinyağında tağşiş olabileceği uyarısında bulundu.
Şekeroğlu, “Kilis’te yaklaşık 3 milyonun üzerinde verime yatan zeytin ağacı bulunuyor. Bu ağaçlardan da Kilis’te ortalama yağ verimi yüzde 30’un üzerinde. Hatta ilerleyen dönemlerde hasatta ocak ayına doğru yüzde 50 verime kadar gelebiliyor. Çünkü Kilis yağlık zeytin ağaçları, dünyada en fazla yağ oranına sahip zeytin ağaçları. İklim değişikliklerinden, çevre koşullarından daha az etkilenmesi, Kilis’te diğer bölgelere göre normal verimlerin alınacağını gösteriyor.” diye konuştu.
Geçen sezon Kilis’ten doğrudan veya dolaylı olarak yaklaşık 500 ton zeytinyağı ihraç edildiğini anlatan Şekeroğlu, Kilis’teki zeytinyağı pazarında hareketlenmenin başladığını ve birçok firmanın bölgeye yöneldiğini aktardı.
Prof. Dr. Şekeroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İhracat taleplerini karşılamak için tüccarlar Kilis’e gelip Kilis zeytinyağını alıp Avrupa’ya ve diğer ülkelere gönderiyor. Buradaki amacımız ihracatı doğrudan Kilis’ten yapabilmek. Bu konuda hem dernek hem de Valilik, belediye, üniversite ile yeni stratejiler geliştireceğiz. Kilis zeytinyağımızı dünyaya doğrudan Kilis’ten ihraç etmenin yollarını bulacağız. Zaten Kilis zeytinyağı son yıllarda aldığı altın madalyalarla dünya çapında tanınmaya başladı. Yaptığımız bilimsel çalışmalarla bulduğumuz özel yağ asitleri sayesinde omega 7 yağ asitleri, nervonik asit gibi özellikle Alzheimer, kanser gibi hastalıklarda faydalı bileşenlerin bulunmasıyla da önümüzdeki yıllarda ilaç ve kozmetik sektöründe ön plana çıkacak bir zeytinyağı ürünü olacak.”
Kilis zeytinyağının Türkiye’de de kalite olarak ön plana çıktığını belirten Şekeroğlu, burada üretilen yağın önümüzdeki süreçte dünya piyasalarında da aranan bir zeytinyağı konumuna geleceğini kaydetti.
Şekeroğlu, “Türkiye’de iç tüketimde yoğun şekilde Ege ve Marmara bölgesi yağları kullanılıyor. Dolayısıyla Kilis yağı kaliteli olduğu için tamamen ihracat odaklı kullanılabileceğini düşünüyoruz.” dedi.