KUDUZ AŞISINA ULAŞAMAMAK CİDDİ BİR SORUN

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Balıkesir Tabip Odası ve Balıkesir Veteriner Hekimler Odası birlikte düzenledikleri ortak basın açıklamasıyla kuduz hastalığına dikkat çekti. Türkiye’de kuduz aşısının bulunmadığı belirtilen açıklamada hastalığın bulaşışı, teşhisi, tedavisi ve korunma yolları hakkında bilgiler verildi.

 

Kuduz hastalığının insan sağlığına etkileriyle ilgili Tabip Odası Başkanı Necdet Uçan açıklamalarda bulunurken, hayvan sağlığına etkileri konusunda da Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hüdayi Tanrıkulu bilgiler verdi. Her iki oda başkanının ortak noktası kuduz aşısının eksikliği oldu.

 

UÇAN: “KUDUZ YÜZDE 100 ÖNLENEBİLEN BİR HASTALIKTIR”

Balıkesir Tabip Odası Başkanı Necdet Uçan kuduz hastalığının belirtileri, teşhis, tedavi ve korunma yolları hakkında yaptığı açıklamada şunlara yer verdi:

“Kuduz, hem insan hem de hayvan sağlığını etkileyen zoonotik karakterli bir enfeksiyon hastalığıdır. Bilinen en eski hastalıklardan olan Kuduz, insanlık tarihinde korkutucu yönüyle sürekli dikkatleri üzerine çekmiştir. Kuduz, önlenebilir bir zoonoz hastalığıdır. . İlk belirti gözlendikten sonra yüzde 99 ölümcül olan bu hastalık doğru bir aşılama protokolü ile günümüzde yüzde 100 önlenebilmektedir. Kuduz vb. zoonotik hastalıkların kontrolünde aşılamanın en önemli ve sonuç alıcı bir yaklaşım olduğu gerçeği çerçevesinde hastalıklarla mücadelede aşının etkisinin bir kanıtı olması açısından kuduz dikkatle takip edilmesi gereken bir hastalıktır. Kuduz Tek Sağlık konseptiyle çözülebilecek küresel bir sorundur. Kuduz yüzde 100 önlenebilir bir hastalık iken kuduz hastalığı nedeni ile her gün 160 kişi, her 10 dakikada bir kişi ve yüzde 40’ı çocuk olmak üzere yılda 59 bin kişi hayatını kaybetmektedir. Bunların yüzde 40’ı özellikle Afrika ve Asya’da beşeri hekimlik ve veteriner hekimlik hizmetlerinin etkin bir biçimde sağlanamadığı kırsal bölgelerde yaşayan çocuklardır.

 

 

 

“KUDUZ NEDİR?”

Kuduz, merkezi sinir sistemini ağır şekilde etkileyen ve hayvandan insana geçen viral bir hastalıktır. Genellikle enfekte hayvan tarafından ısırılmalar sonucu bulaşır. Hastalık, insanlarda ilk önce halsizlik, ateş, iştahsızlık, bulantı, baş ve boğaz ağrısı gibi hastalığa özel olmayan belirtiler başlar. Isırık yeri ve çevresinde ağrı ve kaşıntı görülebilir. Yutak felci sebebiyle kuduzun karakteristik belirtisi olan sudan korkma görülür. Daha sonra hasta komaya girer ve ölüm meydana gelir. Hastalığın kuluçka süresi sekiz günden iki yıla kadar değişebilir. Ortalama kırk gündür. Bu devrede kuduz aşısı veya anti serumu yapılırsa hastalık belirti vermeden önlenebilir. Aşının amacı vücutta çabuk ve yüksek seviyede antikor üretilip virüsün nötralize edilmesidir. Klinik belirtiler çıktıktan sonra aşıdan fayda beklenemez.

 

“KUDUZ BUGÜN İÇİN DE ÖLDÜRÜCÜ BİRHASTALIKTIR”

Tüm sıcakkanlı hayvanlar kuduz virüsü ile enfekte olabilirler, ancak hayvanlar kuduz virüsüne karşı aynı oranda hassas değildirler. Aynı zamanda temas sonrası bulaştırma riski açısından da türler arasında fark bulunmaktadır. Örneğin kuduz kurt, tilki ve çakal teması en yüksek riskli grubu oluştururken, köpek teması kuduz riski bakımından orta risk gruplarında yer alır. Ancak köpekler, hala dünyanın pek çok bölgesinde özellikle gelişmekte olan ülkelerde kuduzun bulaşmasındaki en önemli aracılardır. Hastalığın gelişme riski yüzeysel bir yaranın enfeksiyöz salya ile temasında düşükken, enfekte bir kurt tarafından baş boyun bölgesinden ısırılmada yaklaşık olarak yüzde 100’dür. Kuduz bir hayvanın enfeksiyöz salyası ile ısırılma ve hatta sağlam mukoza yolu ile temas, yaklaşık olarak yüzde 30-40 oranında enfeksiyonla sonuçlanır. Etkeni ve patogenezi yaklaşık yüz yıl önce belirlenmiş olmasına rağmen kuduz, bugün için de öldürücü bir hastalıktır.  Enfeksiyonun çıkış süresi ısırık yarasının beyine yakınlığı, yaranın derinliği, yara ve ısırık sayısına, yara bölgesine ulaşan virüs sayısı ve virulansa göre değişim göstermektedir. Hastalığın çıkış süresi 2-8 hafta arasında değişim göstermektedir. Literatürde kuduz klinik tablosu geliştikten sonra iyileştiği bildirilen 15 vaka vardır, ancak bunların da bazılarının tanısı hakkında şüpheler bulunmaktadır.

 

 

 

“RİSKLİ KİŞİLER”

Temas öncesi profilaksi, kuduz ile karşılaşma riski mesleki veya diğer nedenlerle artmış olan kişilere önerilir. Kuduz açısından yüksek riskli işlerde çalışanlar (Kuduz araştırma laboratuvarında çalışanlar, kuduz aşısı üretiminde çalışanlar vb.), – Kuduz açısından riskli işlerde çalışanlar (Veteriner hekimler, hayvan bakıcıları, hayvan barınaklarında çalışan personel, mağara keşfi konusunda çalışanlar ve yarasa kolonileri üzerinde çalışanlar vb.) ve kuduz riski olan hayvanlarla sık temas edenler, – Yaban hayat ile temas riski yüksek olan doğa sporları yapanlar, – Köpek kuduzunun yüksek olduğu ve kuduz riskli temas halinde uygun tıbbi yaklaşımın verilemeyeceği bölgelere seyahat edenler.

 

“KUDUZ AŞI UYGULAMASI”

Kuduz aşısı hem etkili, hem de güvenilirdir. Tüm yaş grupları tarafından güvenle kullanılabilir. 4 Dozluk Aşı Şeması:  0., 3., 7. günlerde birer doz ve 14 ile 28. günler arasında dördüncü doz olmak üzere toplam dört doz uygulanır. Aşı Şeması: 0. gün 2 doz, 7. ve 21. günlerde birer doz olmak üzere toplam dört doz olarak uygulanır. Aşı şemaları sağlıklı bireylerde ve immün sistemi baskılanmış bireylerde farklı seçilir.

 

“KORUNMA”

Hayvan 10 gün boyunca karantinaya alınıp takip edilir. Bu süre içinde belirtiler gözlenirse hayvan itlaf edilir. Evcil hayvanlarımız veya yaban hayvanlarıyla temas halinde oluşabilecek ısırık vakalarında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıyız. Yaban hayatındaki hayvanlarla temastan kaçınmalı veya tedbirli davranmalıyız. Sağlam kedi ve köpeklere her yıl periyodik kuduz aşısı yapılmalıdır. İlk aşılar köpeklerde 3 ay; kedilerde 6 aylık iken yapılmalı ve yılda bir kez tekrarlanmalıdır. Yaban hayatında kuduz mücadelesi programlı bir şekilde yapılmalıdır.”

 

TANRIKULU: “KÖPEKLER DE İNSANLAR KADAR HASTALIKTAN MAĞDUR”

Balıkesir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hüdayi Tanrıkulu da hastalıkla ilgili verdiği bilgilerde şunları kaydetti:

“Kuduz hastalığında köpekler hastalığın kaynağı değil bilakis insanlar gibi mağdurlarıdır. Bu ölümcül hastalığı önlemek, hayvan sağlığını ve halk sağlığını korumak amacıyla toplumsal farkındalığın artırılması, sahipli hayvanlara her yıl kuduz aşılarının yaptırılması, takip edilmesi ve kayıt altına alınması, sahipsiz hayvanların kısırlaştırma, aşılama, kimliklendirme işlemlerin aksamadan düzenli bir şekilde yürütülmesi, yaban hayatına yönelik oral aşılama çalışmalarının uygulanması gibi bir bütüncül yaklaşımla,  tüm kurum ve kuruluşların işbirliği, iletişimi ve koordinasyonu altında yapılmalıdır.

 

“VETERİNER HEKİMLER RİSK ALTINDA”

Kuduzla ilgili olarak biz veteriner hekimler ise sürekli risk altındayız. Çünkü kuduz riskli temasta en çok bulunan meslek grubuyuz. Son günlerde yaşanılanlar göz önüne alındığında sağlık çalışanlarının kuduz aşısına ulaşamama, kuduz aşısını olamama gibi bir durumla karşı karşıya kalmamamız gerekir. Kedi ve köpeklerin kimliklendirilmesi amacıyla mikroçip uygulama çalışmalarının yoğunlaştığı bu dönemde veteriner hekim meslektaşlarımızın ısırılma olayları artmaktadır. Böylesi riskli bir dönemde kuduz aşısına ulaşmamak ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Hem insanlar hem de insanlar için koruyucu sağlık hizmetleri yaygınlaştırılmalı ve hizmet almak kolaylaştırılmalıdır.”

 

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
KUDUZ AŞISINA ULAŞAMAMAK CİDDİ BİR SORUN
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!