CHP’LİLER LUNAPARK ARSASINI SATMAYA HAZIRLANAN BÜYÜKŞEHİR’E “SATMAYIN, KENT MEYDANI YAPIN” ÇAĞRISI YAPTI. KEŞKE SU ZAMMINDA DA AYNI HASSASİYETİ GÖSTERSELERDİ…
BORÇ çarkını çeviremeyen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, kendi mülkiyetindeki değerli arsaları satma planları yapıyor. Bu arsalardan bir tanesi de yıllar önce Kültür Sarayı diye inşaatına başlanıp yarım kalan, ardından lunapark alanına dönüştürülen Cengiz Topel Caddesi’ndeki 7 dönümlük arsa. CHP Altıeylül ve Karesi İlçe Başkanları ortak açıklamayla arsanın satışından vazgeçilmesini, 7 dönümlük arsanın kent meydanı olarak şehre kazandırılmasını istedi.
ARSA konusunda hassasiyet ortaya koyan Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Şehirli, Karesi İlçe Başkanı Dilek Yalçın ve yönetimleri, geçtiğimiz haftalarda CHP’li Büyükşehir Meclis üyelerinin de onayıyla suya yapılan zam konusunda nedense aynı hassasiyeti sergilemedi. CHP’nin ortak açıklamasına katılan İl Başkanı Serkan Sarı ve CHP Milletvekili Ensar Aytekin de bu konuda tek laf etmedi. Lunapark arsasının satışına Balıkesir halkı adına karşı çıkan CHP’li başkanların su zammı konusundaki tavrı merak konusu.
CHP’LİLER ARSA SATIŞINA KARŞI ÇIKTI
Cumhuriyet Halk Partisi Altıeylül ve Karesi İlçe Başkanlıkları bugün Büyükşehir Belediye Meclisi gündemine gelecek olan arsa satışına tepki gösterdi. Büyükşehir Belediye Meclisi’nin bugünkü oturumuna gelmesi beklenen Gümüşçeşme Mahallesi’ndeki lunapark alanının satışına tepki gösteren CHP’liler, satılacak yerin kent meydanı olarak düzenlenmesini istedi.
CHP İl Başkanı Serkan Sarı ve Milletvekili Ensar Aytekin’in de destek verdiği basın açıklamasında Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Şehirli ve Karesi İlçe Başkanı Dilek Yalçın birer konuşma yaptı. Her iki ilçe başkanlığı tarafından düzenlenen ortak basın açıklamasında söz konusu taşınmazın Balıkesir halkına ait olduğu belirtildi.
Altıeylül ve Karesi İlçe Başkanlıkları tarafından düzenlenen basın açıklamasında konuşan Hakan Şehirli şunları söyledi:
“Altıeylül ve Karesi İlçe Yönetim Kurulları ve Meclis Üyeleri ile kent merkezinde yaşayanlar olarak 20 Ağustos 2019 tarihinde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Meclis gündemine gelecek olan Büyükşehir Belediyesine ait taşınmazın aşağıda belirttiğimiz nedenlerle satışının yapılmamasına katkınızı talep ediyoruz. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi mülkiyetindeki; tapuda Altıeylül İlçesi, Gümüşçeşme Mahallesi 10045 ada, 3’nolu parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde uzun yıllar Kültür Merkezi metruk inşaatı olan ve 2014 yılı sonlarında yıkılan halihazırda ise lunapark olarak kullanılan Atatürk Parkı karşısındaki ve Vergi Dairesi bitişiğindeki 7.114,54 m2’lik yüzölçümlü arsanın satışı için Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yetki verilmesi talebi ile 2019 Ağustos ayı Büyükşehir Belediye Meclisi gündemine alınmıştır.
Belediyelerin asli görevi satmak değildir
Belediyelerin asli görevi halka hizmet etmektir, Belediye ye ait arsaları satmak değildir. Büyükşehir Belediyesi mülkiyetindeki söz konusu taşınmaz Balıkesir kent halkınındır. Kent Halkının olan bu taşınmazın kent kullanımında olması gerekir. Kent halkının kullanımına açık olan en birinci alan, “Meydan Düzenleme” alanlarıdır. Meydanlar; o kentte yaşayanların, kentlerin kalbinin attığı, nabzının tutulduğu yerlerdir. Çağdaş ülkelerde kentler meydanları ile anılırlar. Toplumun ve bireyin özgürleşmesi içinde yaşadığı kentin mekân anlayışı ile biçimlenir. Bir meydanın kullanımını belirleyen temel koşul, kolay erişilebilir olması, yaşama alanlarına yürüme mesafesinde olması ya da kullanışlı toplu ulaşım olanağına sahip olması ve farklı kesimlerden ve yaş gruplarından kullanıcıları çekebilecek işlevsel çeşitliliği içermesidir. Ve bu alan tüm bu koşulları sağlayabilecek niteliktedir.
Meydan olarak düzenlenmeli
Kentimiz için en önemli eksikliklerin başında gelen Meydan yokluğu, bu alanın kamu elinde kalarak yakın çevresi ile bütüncül bir plan dahilinde değerlendirilmesi, kent yaşamına katılması, sosyal, kültürel ve sanatsal aktivitelerin merkezi haline getirilmesi çağdaş kent yaşamına önemli bir katkı sunacaktır. Atıl kalmış arazi ve mülklerin rant veya gelir amacıyla değil, kamu yararına değerlendirilmesi gerekir. Bu alanımız da vergi dairesine ve parkımıza yakınlığı düşülerek park, dinlenme alanı olarak düşünülebilir.
Belediyelerin borç ödemek, personel maaşı ödemek ancak çoğunlukla da “yandaşa kent rantı aktarmak” amaçlı olduğu iddia edilen taşınmaz satışları 31 Mart yerel seçimleri öncesinde daha da hızlanarak Ankara ve İstanbul başta olmak üzere çok sayıda belediye, taşınmaz satışı için ihale açmış, son yerel seçimden bu yana belediyeler 32 milyarlık taşınmazı elden çıkartmıştır.
Milyarlarca liralık yer satıldı
Maliye Bakanlığı’nın yerel yönetimlerin gelir ve giderlerine ilişkin bütçe gerçekleşme rakamlarına göre, belediyelerin taşınmaz satışlarında ilk sırayı arsa satışı aldı. Yerel seçimlerden önceki son bütçe yılı olan 2018’in ilk dört ayda 1 milyar 753 milyon liralık taşınmaz satışı gerçekleştiren belediyeler ikinci dört ayda 2 milyar 223 milyon, son dördüncü ayda da 2 milyar 60 milyonluk taşınmaz satışı ile 5 milyar 990 milyon liralık kamu malını elden çıkarttı. Bir yılda 4 milyar 851 milyon liralık arsa, 569 milyon liralık bina, 111 milyon liralık arazi, 10 milyonluk lojman, 950 bin liralık da sosyal tesis satıldı. 2014 yılında 6 milyar 629 milyon TL’lik, 2015 yılında 4 milyar 901 milyon TL’lik, 2016 yılında 6 milyar 200 milyon TL’lik, 2017 yılında ise 7 milyar 940 milyon TL’lik taşınmaz geliri elde edildi.
Taşınmazlar özelleştirme kapsamına alınarak tüketiliyor
31 Mart Yerel seçimlerinden önce ve sonrasında belediye meclislerinin ağırlıklı gündem maddesini taşınmaz satışları oluşturduğu görülmektedir. Kamuya ait ne kadar alan varsa, özelleştirme kapsamına alınarak tüketilmektedir. Oysa bu tür alanların kamunun ihtiyaçları doğrultusunda ve kamu yararına kullanılması temel ilke olmalıdır. Planlı yapılaşmanın temel ilkelerinden biri “Yaşam Kalitesini Yükseltmektir.” Bu ilke doğrultusunda; kentsel donatı alanlarının ve kamuya açık alanların kent bütününde yeterli ve dengeli olarak dağılması önemlidir. Bu şekilde toplumun tüm kesimlerinin bu alanlardan yararlanabilmesi esas olmalıdır.
Satışlara sessiz kalmayacağız
Bu satışlara sessiz kalırsak; kamusal alanlar giderek yok olacak, çok katlı beton binalar yükselecek, yeşil alanlar, yürüyüş yerleri, depremde toplanma alanları, çocuklarımız için oyun alanları kalmayacaktır. Satışın gerçekleşmesi halinde; bugünkü ekonomik koşullarda gerçek değerini bulamayacağı gibi, ileride böylesine bir alanın kent yaşamına katılması düşünüldüğünde kamu kaynakları yetersiz kalacaktır.”