Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi’nin 15’nci olağan genel kurulu gerçekleştirildi. Mevcut Başkan M. Ali Özerk’in aday olmadığı seçimlerde Betül Dikici ve Yüksel Dağdemir’in listeleri yarıştı.
Divan Başkanı Ahmet Esen Balıbek’in yaptığı genel kurulun ilk önünde M. Ali Özerk ve yönetimi iki yıllık çalışmalarını anlattı. 14’ncü dönem yönetim kurulunun aklandığı genel kurulda Başkan M. Ali Özerk yaptığı konuşma ile bundan sonra Mimarlar Odası genel yönetiminde yer almak istediğini belirtti.
12-13 ve 14’ncü dönem Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi başkanlığı yürüten Mimar M. Ali Özerk yaptığı konuşmada görev süresini değerlendirdi. Başkanlık için adaylığını açıklayan Betül Dikici ise 14’ncü dönem başkan ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederek M. Ali Özerk’e plaket takdim etti.
HER ZAMAN YANLARINDA OLMAYA HAZIRIM
Ali Özerk Mimarlar Odası’nın 15’nci genel kurulda yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:
“25 yıldır Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi bünyesinde gerek yönetim kurullarında, gerekse birimlerinde ve üç dönem; yani altı yıldır da tamamen gönüllülük bilinci içerisinde yürüttüğüm başkanlık görevimin sonuna geldim. Tüm bu süreler içerisinde toplumcu mimarlık çizgisinden sapmadan ve mimarlığın etik değerlerine bağlı kalarak meslektaşlarımın ve mesleğimizin gelişimine katkı koyacak, mimarlığın sadece çizmek olmadığını, aynı zamanda entelektüel de bir uğraş olduğu bilincinden hareketle bir dizi etkinliğe; felsefe söyleşileri gibi mimar olmayanların da katılabildiği söyleşilere imza attım. Umarım bundan sonraki yönetimler de bu izden giderler. Her zaman arkalarında olacağımdan ve yardıma hazır olduğumu belirtmek isterim. Bugüne kadar bütün yönetim kurulundaki arkadaşlarımın ve meslektaşlarımın bana verdiği desteğe teşekkür ediyorum.
MİMARLIK MESLEĞİ KRİZDEN ETKİLENEN EN BÜYÜK ALAN OLDU
Sevgili meslektaşlarım; Mimarlar Odası’nın 65 yıllık tarihi, özgün bir deneyim ve birikim oluşturmuştur. Meslek örgütümüzün kuruluş yasasındaki mesleki kuralların belirlenmesi, standartların oluşturulması, meslek alanındaki düzenleyici, denetleyici rolü 60’lı yıllarda o günlerin toplumcu dinamiğinden de etkilenmiş ve 70’li yıllarda toplumcu bir nitelik kazanmıştır. 1980 askeri darbesiyle kısmen kesintiye uğrayan mücadele geleneği, toplumcu çizgiden grupların ortaklık sürecine dönüşmüş, örgütlenme geleneğinin yeniden genişlemesiyle 1990’ların başında kamu yararına toplum ve mimarlık politikası şiar edinilmiş, daha geniş bir tabanda hayat bulması çalışmalarıyla bugüne gelinmiştir. Ancak yıllardır sürdürdüğümüz bu çalışma ilkelerini yenilemek, dayanışmayı geliştirmek ve güçlendirmek, gerek mesleki gerekse toplumsal olarak içinden geçtiğimiz bu günlerde bir zorunluluk olarak karşımızda durmaktadır. Kültür ve doğanın iç içe geçtiği, dünya, mekan, canlı ilişkilerinin yeniden tariflendiği, çevresel, toplumsal duyarlılıkların ve en büyük ortak mekan dünyanın geleceğinin değerlendirildiği yeni bir zaman dilimindeyiz. Bugün sürdürülmekte olan küresel ekonomik ve sosyal politikalar dünyayı ve ülkemizi yeniden ve yeniden büyük krizlere sürüklemektedir. Bu politikalar sonucunda mimarlık mesleği en fazla etkilenen alan haline gelmiştir. Tüm dünyada ve ülkemizde insan ve diğer canlıların yaşamı ve eşit yaşam kaynakları yok olma tehdidi altındadır. Bizler otoriter bir rejimin inşa edildiği doğal, tarihi, kültürel varlıkların ve değerlerin tahrip edildiği, mimarlığın ve mimarlık miraslarının yok edildiği kentsel ve kırsal alanların metalaştığı, yapılı çevrenin ve yaban doğa alanlarının ranta açıldığı, seçilmişlerin, gazetecilerin, hukukçuların, sanatçıların, mimarların, mühendislerin, doktorların, öğretim elemanlarının; yani her alanda mesleğini etik ilkeler doğrultusunda yapmaya çalışan herkesin hukuksuzca yargılandığı, tutuklandığı, KHK’ler ile tüm hakları elinden alındığı, insan haklarının ihlal edildiği, hatta yok sayıldığı, cinsiyetçiliğin iktidar mekanizmaları ile yeniden üretildiği, yolsuzluğun yönetsel araç haline getirildiği ekonomik ve sosyal krizin boyutlarının toplu intiharlara vardığı bu dönemde tüm şubelerimiz ve nihayetinde genel kurulumuzla yeni bir döneme hazırlanıyoruz.
YENİ DÖNEM STATÜKOCULUKTAN UZAK OLMALI
Toplumcu ve eşitlikçi bir mimarlık anlayışı ile mimarlık öğrencileri ve tüm üyelerle iletişimi artıracak, zamanın kültürel, kavramsal değişimini yakalayabilecek, artık statükoculuktan uzak, mesleki eğitim ve araştırma olanaklarını geliştirebilecek uluslararası meslek örgütleriyle ve üniversitenin mimarlık bölümleriyle yeni bağlar ve ilişkiler kurabilecek, sergilemeden yarışmalara, etkinliklere tüm programları güncelleyecek, kent suçlarına karşı sürdürülen mücadeleyi kararlılıkla sürdürecek, ekonomik kriz koşullarıyla mücadele eden; ama küçülen değil, şubesi, temsilcilikleri, birimleri, çalışma komiteleri ve komisyonlarıyla güçlenen, mimarlığın evrensel ilke ve etkinliğini gözeten, kendi içine kapanan değil, tüm üyeleriyle iletişim içinde, yeniliğe açık, etkin, birbiriyle rekabet eden değil, dayanışmayı esas alan bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Bütün bunların ışığında mesleğimizin etik ilkelerini ve meslek alanını güvence altına alacak mimarlık yasasının bir an önce oluşturulup, önümüzdeki dönemde hayata geçirilmesi olmazsa olmazımız olmalıdır. Bu anlayışla ve saydığım ilkeler doğrultusunda başarılı bir genel kurul, bizlere yakışır bir seçim dilerim.”
Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi’nin olağan genel kurulunun ikinci günü ise seçimler gerçekleştirildi. Çarşaf liste şeklinde yapılan seçimler sonucunda Betül Dikici yeni Şube Başkanı oldu.