Türkiye’de yüksek enflasyon ve kur artışlarının etkileri sürerken, Merkez Bankası’nın yeni bir hamleye hazırlandığı iddiası gündeme damga vurdu.
Eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Babuşçu, 500 TL’lik banknotların basılacağını ve piyasaya sürüleceğini öne sürdü.
2025’te 500 TL’lik Banknotlar mı Geliyor?
Yüksek enflasyon nedeniyle Türk Lirası’nın değer kaybettiği bir dönemde, yeni ve daha büyük banknotların basılması ihtimali tartışılıyor. Prof. Dr. Şenol Babuşçu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Merkez Bankası’nın 500 TL’lik banknot hazırlıklarını tamamladığını iddia etti. Babuşçu paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“200 TL’lik banknotun en parlak yılı 2024 oldu. 2025 yılında artık yeni, daha büyük banknot geliyor. Merkez Bankası hazırlıkları tamamladı. 2025 yılı ilk aylarında 500 TL’lik banknotu basıyor.“
Ekonomide Yeni Bir Dönemin Habercisi mi?
Son yıllarda enflasyonun yükselmesi ve Türk Lirası’nın alım gücündeki düşüş, daha büyük kupürlerin dolaşıma girmesini kaçınılmaz hale getirmişti. 200 TL’lik banknot, 2009 yılında piyasaya sürüldüğünden bu yana en büyük kupür olarak kullanılıyordu. Ancak artan fiyatlar ve ekonomik dalgalanmalar, bu banknotların günlük alışverişlerde yeterli olmamasına neden oldu.
Babuşçu’nun iddiasına göre, 2025 yılının ilk aylarında 500 TL’lik banknotların piyasaya sürülmesi bekleniyor. Bu adım, hem para dolaşımını kolaylaştırmak hem de artan enflasyona adaptasyon sağlamak için atılabilir.
Uzmanlar Ne Diyor?
Ekonomistler, daha büyük kupürlerin dolaşıma girmesinin, enflasyonun ekonomik sistemdeki etkilerini yansıttığını belirtiyor. Ancak, bu adımın psikolojik olarak enflasyonu daha da artırabileceği yönünde uyarılarda bulunuluyor. Yeni banknotlar, yüksek enflasyon dönemlerinde alışveriş ve nakit taşıma kolaylığı sağlasa da, para biriminin değer kaybının gözle görülür bir şekilde kabul edilmesi anlamına geliyor.
Şenol Babuşçu’nun sosyal medya paylaşımı sonrası Merkez Bankası’ndan henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak bu iddialar, ekonomide alınacak yeni tedbirler ve para politikalarının nasıl şekilleneceğine dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.
