İngiltere Sağlık Bakanı Sajid Javid ve Maliye Bakanı Rishi Sunak görevlerinden istifa etti.
İngiltere Sağlık Bakanı Sajid Javid ve Maliye Bakanı Rishi Sunak, Başbakan Boris Johnson’ın yönetimine karşı “güven kaybettiklerini” söyleyerek görevlerinden istifa etti. Javid yaptığı açıklamada, “Sağlık ve Sosyal Bakımdan Sorumlu Devlet Bakanı olarak istifamı sunmak için Başbakanla görüştüm. Bu rolde hizmet etmek çok büyük bir ayrıcalıktı, ancak artık vicdanım rahat devam edemediğim için üzgünüm” dedi.
“Benim güvenimi kaybettiğinizi açıkça görüyorum”
Javid, Johnson’a yazdığı istifa mektubunda, “Biz (Muhafazakar Parti), her zaman popüler olmayabiliriz. Ancak ulusal çıkarlar için hareket etme konusunda yetkindik. Ne yazık ki, mevcut koşullarda halk, şu anda ikisinde de yetkin olmadığımız sonucuna varıyor. Geçen ay yapılan güven oylaması, çok sayıda meslektaşımızın aynı fikirde olduğunu gösterdi. Ancak şunu üzülerek belirtmek isterim ki, bu durumun sizin liderliğinizde değişmeyeceğini ve dolayısıyla benim de güvenimi kaybettiğinizi açıkça görüyorum” ifadelerini kullandı.
“Bu standartlar için savaşmaya değer olduğuna inanıyorum ve bu yüzden istifa ediyorum”
Javid’in istifa duyurusunun hemen ardından Sunak’ta istifa ettiğini açıkladı. Sunak yaptığı açıklamada, “Halk, haklı olarak hükümetin düzgün, yetkin ve ciddi bir şekilde yürütülmesini bekliyor. Bunun benim son Bakanlık görevim olabileceğinin farkındayım, ancak bu standartlar için savaşmaya değer olduğuna inanıyorum ve bu yüzden istifa ediyorum” dedi.
“Halkımız, bir şey gerçek olamayacak kadar iyiyse, o zaman onun doğru olmadığını biliyor”
Sunak, Başbakan Johnson’a yazdığı istifa mektubunda, “Ülkemiz çok büyük zorluklarla karşı karşıya. Halkın bu gerçeği duymaya hazır olduğuna inanıyorum. Halkımız, bir şey gerçek olamayacak kadar iyiyse, o zaman onun doğru olmadığını biliyor. Daha iyi bir geleceğe giden bir yol varsa bunun kolay olmadığını bilmeleri gerekiyor. Gelecek hafta ekonomiyle ilgili ortak konuşmamıza hazırlanırken, yaklaşımlarımızın temelde çok farklı olduğu benim için netleşti. Hükümetten ayrıldığım için üzgünüm ama böyle devam edemeyeceğimiz sonucuna vardım” ifadelerini kullandı.
Başbakan Boris Johnson’a karşı “güven oylaması”
İngiltere Başbakanı Johnson, 2020 ve 2021 yıllarında Covid-19 kısıtlamaları sırasında uygulanan kuralları ihlal ettiğinin ortaya çıkmasından sonra hem lideri olduğu Muhafazakar Parti tarafından hem de muhalefet liderleri ve halk tarafından eleştirilmişti. Johnson, “Partygate Skandalı” olarak adlandırılan bir soruşturmada kendi hükümetinin yürürlüğe koyduğu kısıtlama kurallarını açıkça ihlal ettiği ortaya çıktıktan sonra lideri olduğu Muhafazakar Parti milletvekilleri tarafından haziran ayında “güven oylamasına” tabi tutulmuştu. 359 Muhafazakar Parti milletvekili arasından 148’i Johnson’a güvenmedikleri yönünde oy kullanırken, 211’i ise Johnson lehine oy kullanarak Johnson’ın Başbakanlık görevine devam etmesi gerektiğini savunmuştu.
Muhafazakar Parti Genel Başkanı da istifa etmişti
Haziran ayında Muhafazakar Parti Genel Başkanı Oliver Dowden, parlamentoda yapılan ara seçimden sonra istifa etmişti. Muhafazakar Parti’nin Parlamentodaki 2 koltuğunu kaybetmesinin ardından istifasını duyuran Dowden, Johnson’a yazdığı mektupta, “İşlerimizi her zamanki gibi sürdüremiyoruz” demişti.
Muhafazakar Parti milletvekillerine cinsel istismar suçlamaları
Öte yandan bazı Muhafazakar Parti milletvekilleri hakkında çıkan cinsel istismar suçlamaları eleştirilerin hedefi haline getiriyor. Muhafazakar Parti eski milletvekili İmran Ahmad Khan 2008 yılında 15 yaşındaki bir çocuğa cinsel saldırıda bulunma suçu nedeniyle istifa etmiş ve geçtiğimiz mayıs ayında cezaevine gönderilmişti.
Son zamanlarda adı cinsel istismar suçlamalarına karışan bir diğer Muhafazakar Parti milletvekili Chris Pincher ise, 2 kişiyi taciz ettiği suçlamalarının ardından 30 Haziran’da görevinden istifa etmişti.