AP’de kabul edilen Suriye tasarısında Türkiye hakkında skandal ifadeler

Tasarıda, Suriye halkının demokratik istekleriyle ülkenin birliği, toprak bütünlüğü ve egemenliğine destek vurgulanırken, BM’nin siyasi çözüm çabalarının Esed rejiminin tutumu nedeniyle ilerlememesinin endişeyle karşılandığı ifade edildi. Milletvekilleri, soruna askeri çözüm bulunamayacağını, insani krizin endişe verici olduğunu, BM öncülüğünde ateşkes izleme mekanizması kurulması gerektiğini kaydetti.

Tasarıda, sahada ilerleme olmadıkça Suriye rejimi ile normalleşmeye karşı çıkıldığı, rejimin cumhurbaşkanlığı seçiminin güvenilirliğinin bulunmadığı, yaptırımların rejimin yanı sıra İranlı ve Rus yetkilileri kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiği belirtildi.

RUSYA VE İRAN SURİYE’DEN ÇEKİLSİN

Esed rejiminin insan hakları ve uluslararası hukuk ihlalleri kınanırken, Rusya ve İran’ın yanı sıra Türkiye’nin de ihlallerde bulunduğu iddia edildi. Tasarıda Rusya, İran ve Hizbullah’ın güçlerini Suriye’den çekmesi çağrısı yer aldı ve rejimin sivil halka baskısına Rusya ile İran’ın destek vermesinden üzüntü duyulduğu aktarıldı. 

TÜRKİYE’YE ‘İŞGALCİ’ DENİLDİ

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinden askerlerini çekmesi istenen tasarıda, Türkiye’nin bu bölgeyi yasa dışı şekilde işgal ettiği ve bunun Suriye’de, Orta Doğu’da, Doğu Akdeniz’de barışı tehlikeye attığı ileri sürüldü.

Rusya’nın 2 bini çocuk 6 bin 900 kişinin ölümüne yol açtığı belirtilen hava saldırılarının şiddetle kınandığı tasarıda, rejimin 130 bin siyasi tutukluyu serbest bırakması, insani yardıma izin vermesi istendi.

AP milletvekilleri, terör örgütü DEAŞ’ın hala bölgede aktif olduğunu belirterek DEAŞ ile mücadele uluslararası koalisyonuna desteklerini ifade etti ve terör örgütü YPG/PKK güdümündeki Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) “bir müttefik olarak DEAŞ ile mücadeleye ciddi katkı yaptığını” savundu.

SURİYE HALKININ YÜZDE 90’I FAKİRLİK SINIRININ ALTINDA

Suriye’de halka karşı işlenen suçların cezalandırılması için AB ülkelerinin çabalarını artırması talep edilen tasarıda, Suriye halkının yüzde 90’ının fakirlik sınırının altında yaşadığı, halka insani yardımların ulaştırılmasının AB’nin önceliği olması gerektiği vurgulandı.

Tasarıda, Suriyelilere yardım sağlayan komşu ülkeler Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak’ın dayanışması övülürken AB ülkelerinden bu ülkelerdeki insani yardım programlarına fon sağlamayı sürdürmeleri istendi.

Milletvekilleri, Suriye’nin güvenli olmadığı için dönüşlerin gönüllü olması, Suriyelilere verilen koruma statüsünün değiştirilmemesi gerektiğini kaydetti ve Suriye’de bulunan AB ülkesi vatandaşı çocukların ülkelerine getirilmesini istedi.

Exit mobile version