Ayvalık Belediyesi ve Ayvalık Tabiat Derneği’nin Balıkesir’in Ayvalık ilçesi, Bağyüzü Mahallesi’nde taş ocağı açılması ve işletilmesi amacıyla verilen, “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir.” kararının iptali için ortaklaşa açıkları davada, Balıkesir 2’nci İdare Mahkemesi iptal kararı verdi.
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, kentin güzelliğinin, estetiğinin, doğallığının bozulmaması için mücadeleye devam ettiklerini belirtti. Ayvalık’ı gelecek kuşaklara, Ata’larından aldığı gibi emanet edeceğini vurgulayan Başkan Ergin, iptal kararının, benzer girişimde bulunmak isteyenlerin hevesini kursağında bırakacağını söyledi. Başkan Ergin, “Ayvalık Adaları Tabiat Parkı sınırları içinde yapılacak olan günübirlik tesisleriyle ilgili ihalenin iptali, Karakoç Deresi’nin sulak alan statüsünde kalması, pirina kokusu yayan fabrikanın önlem alması, Karahayıt’ın madencilere depo olmaması için, göreve geldiğimiz günden beri mücadele ediyoruz, mücadeleyi sürdürmeye de devam edeceğiz” dedi.
“TAŞ OCAĞI HER ŞEYİN ÜSTÜNE TUZ BİBER EKİYOR!”
Son bir yılda pirina havuzlarının patladığını, demir madeni duvarlarının yıkıldığını, hortum, orman yangını ve son olarak 21 Mayıs günü büyük bir afetin yaşandığını, yüzlerce teknenin parçalandığını ve 50 Milyon Türk Lirası maddi kayıp yaşandığını hatırlatan Başkan Ergin, Kozak Bölgesi’nin en güzel yerlerinden olan Bağyüzü köyünde taş ocağı madeni açılmak istenmesinin artık yapılanların üstüne tuzu biber ektiğini vurguladı.
2020 yılında Bertaş Granit Ocağı projesi için verilen, “ÇED gerekli değildir” kararının iptali için dava açtıklarını dile getiren Başkan Ergin, geçtiğimiz Mart ayında proje alanında keşif yapıldığını hatırlattı. Çam fıstığı üretiminden gelen zenginliği ve yemyeşil doğasıyla bilinen Kozak Yaylası’nda 100 hektarlık ruhsat alanında 24,72 hektar için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptal sürecini değerlendiren Başkan Ergin şunları söyledi:
“SÜRECE KATKI VEREN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
“ÇED sürecini gerekli kılan 25 hektarlık alan sınırından kaçınmak amacıyla belirlendiği, kümülatif etkinin değerlendirilmediğini anlattık. Ruhsat sahasının 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planında tarım arazisi ve orman alanı olarak gösterildiğini ortaya koyduk. Proje sahasının Madra Barajı uzun mesafeli koruma alanı ikinci kısmı içinde yer aldığını gösterdik. Çok yakın mesafede yer alan kurulu yerleşim birimlerinde yürütülen tarım ve hayvancılığı olumsuz etkileyeceğini gözler önüne serdik. Bölgede yaşayan insanların temiz hava ve temiz içme suyuna ulaşma haklarını çiğneyeceği gerekçesi ile açtığımız davada sonucun bizim lehimizde olacağına inancımız tamdı ve beklediğimiz haber geldi; Balıkesir İdare Mahkemesi “ÇED Gerekli Değildir” kararlarının iptaline karar verdi. Bu büyük mutlu haberi Ayvalıklı hemşehrilerimle keyifle paylaşıyorum. Sürece katkı veren her kişi ve kuruma çok teşekkür ediyorum. 22 adasıyla, tabiat parklarıyla, doğal güzellikleriyle, pırlanta kumsallarıyla, birbirinden güzel koylarıyla, mezeleriyle ünlü mutfağıyla, papalinasıyla, zeytiniyle, zeytinyağıyla, sabunuyla, kırmızı mercanlarıyla, sualtı zenginlikleriyle ve tarihi kent dokusuyla gündemde kalmak istiyoruz. Gözü üstümüzde olanlara sesleniyorum, elinizi, gözünüzü Ayvalık’ın üzerinden çekin.”
