İliç’teki maden faciasının bir benzeri Kazdağlarında yaşanabilir!

CHP Balıkesir 26. Dönem Milletvekili Namık Havutça, Erzincan İliç’te yaşanan maden faciasının bir benzerinin de Kazdağları ve çevresinde yaşanabileceğine dikkat çektib Namık Havutça,  “Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği,  TEMA Vakfı açık ve net uyarıyor daha ne desinler? Kazdağları  yöresinin 1.697.062 hektar alanın 1.294.335 hektarı yani  %79’u madene ruhsatlandırılmış ve TEMA uyarıyor; ‘bu yoğunlukta bir madencilik Kazdağları’nın ekolojik, kültürel ve doğal yapısını büyük ölçüde tahrip eder.’ Bu siyanür tehlikesi Kazdağlarında da her an, çok büyük bir tehdit” dedi.

İLİÇ-FACİASI-KAZDAĞLARI

CHP Balıkesir 26. Dönem Milletvekili Namık Havutça, Erzincan İliç’te yaşanan maden faciasının bir benzerinin de Kazdağları ve çevresinde yaşanabileceğine dikkat çektib Namık Havutça,  “Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği,  TEMA Vakfı açık ve net uyarıyor daha ne desinler? Kazdağları  yöresinin 1.697.062 hektar alanın 1.294.335 hektarı yani  %79’u madene ruhsatlandırılmış ve TEMA uyarıyor; ‘bu yoğunlukta bir madencilik Kazdağları’nın ekolojik, kültürel ve doğal yapısını büyük ölçüde tahrip eder.’ Bu siyanür tehlikesi Kazdağlarında da her an, çok büyük bir tehdit” dedi.

 

CHP 26. Dönem Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, konuyla ilgili görüşlerini şu sözlerle açıkladı:

 

“Kazdağı ve çevresi, Çanakkale ve Balıkesir İlleri ne yazık ki madencilik projelerinin yoğun

tehdidi altında. Bu projeler arasında metalik madencilik, taş ocakları, mermer ocakları, kömür ocakları

yer alıyor. Bölgede bulunan Koza Altın ve Gümüş Madeni, Alamos Gold Kirazlı Altın Madeni, Cengiz Holding Halilağa Bakır Madeni ile Alamos Gold Ağı Dağı Çamurt Altın Madeni’nin birbirlerine uzaklığı 600 metre ile 7 kilometre arasında değişiyor. Halilağa Bakır Madeni Projesi ile yörede 19 bin futbol sahası büyüklüğünde bir maden alanı varlığından söz ediyoruz.

Kaz Dağları’nda yapılan maden çalışması ve ağaç katliamına ki şirket 25 bin ağaç kesildi derken TEMA 195 bin ağacın kesildiğini tam bir doğa katliamı yapıldığını tespit ediyordu. 2019 yılında  Çanakkale‘de yapılan Su ve Vicdan Buluşması’nda on binlerce duyarlı insanımızla birlikte bu doğa katliamına karşı “Havama, suyuma dokunma” diye haykırdık, hep birlikte bu katliama durun dedik. Fazıl Say da maden sahasında bir konserle bu doğa katliamı protestosuna  destek oldu.

Çanakkale Barosu da Barolar Birliği ile bundan 11 yıl önce  2013 tarihli raporunda tehlikeyi açıkça ortaya koydu. Bacalarından zehir yayılan  termik santraller ve siyanürlü altın  işletmeciliği doğal yaşamı yok etmektedir.Biga Yarımadası ve Kazdağlarında ve ülkemizde doğal yaşama telafisi imkansız zararlar veren madencilik, altın arama, sondaj ve işletme faaliyetlerinin derhal durdurulması yaşamsal bir zorunluluktur.

 

Bandırma‘nın içme suyu, Gönen çayında bulunan  barajdan geliyor. Gönen Barajı 17.553 hektarlık bir alana tarımsal sulama hizmeti verirken, Biga Ovalarına ve çevresine bu sularla beslenen Gönen çayı hayat veriyor. Gönen çayı Kazdağlarından süzülerek gelen sulardan, derelerinden oluşuyor. Erzincan İliç‘de yaşanan büyük felaket sonrası Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ”İLİÇ FELAKETİ HER AN BÖLGEMİZDE DE YAŞANABİLİR” diye haykırıyor. Daha ne desinler?

Kazdağı ve çevresinin % 79’u metalik madencilik ruhsatları ile kaplanmış durumda. Kazdağları ve  Biga Yarımadasında yaşanması olası tehlikeleri ve olası  felaketi on yıl önce ortaya koyan Barolar Birliği ve TEMA raporlarını bir kez daha altını çizerek okumak ve herkese haykırmak ve harekete geçmek gerekiyor. Çok geç olmadan.”

Exit mobile version