GÖNEN ÇAYI KOALİSYONU

CHP Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Ahmet Akın, Türkiye’nin bir çok yerinde olduğu gibi su kirliliğinin Balıkesir’de de büyük bir tehdit oluşturduğunu, başta Gönen Çayı’nın kirliliği olmak üzere çevre ve insan sağlığına tehdit oluşturan koşullardan kurtulmak için çok ciddi adımlar atılması gerektiğini söyledi. Akın, “Yıllardır, hemşehrilerimle birlikte bunun mücadelesini veriyorum. Bıçak kemiğe dayandı. Artık kulağının üstüne yatma zamanı değil. Halkın sesine kulak verme zamanı” dedi.

 

 

CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Balıkesir ve ilçelerinde sürdürdüğü çalışmalarına Kurban Bayramında da ara vermedi, hemşehrilerileri ile bayramlaştı, düzenlenen etkinliklere katıldı. Ahmet Akın bayramın ilk gününden itibaren Susurluk, Bandırma, Havran, Gömeç, Burhaniye, Ayvalık, Karesi, Altıeylül, Gönen, Edremit, Balya ilçelerinde partililerle ve hemşerileri ile bir araya gelerek bayramlarını kutladı.

CHP’li Ahmet Akın Gönen’de su kirliliğine dikkat çekti. Gönen Çayı’nın kirliliğinin önlenmesi ile ilgili verilen mücadeleyi hemşehrileri ile birlikte yıllardır sürdürdüklerini anlatan Ahmet Akın, Gönen Çayı’nın temizlenmesi için çalışmaların bir an önce başlatılması gerektiğini ifade etti. Gönen Çayı’nın temizlenmesi için Adalet ve Kalkınma Partisi Balıkesir Milletvekili Yavuz Subaşı ile diğer partilerin ilçe başkanları görüşen Ahmet Akın, “Gönen Çayı kirliliğine siyasi değil siyaset üstü bir bakış açısıyla yaklaşmalıyız. Bu sular bizim sularımız, bu topraklar bizim topraklarımız. Zaman kulağımızın üstüne yatma zamanı değil” diye konuştu.

Ekim ayının başında açılacak TBMM’de Gönen Çayı ve Türkiye’nin su kaynaklarının korunmasını sağlamak ve ulusal bir su politikasına temel dayanak oluşturacak araştırma komisyonu kurulması için verdikleri önergelerin gündeme alınmasını isteyeceklerini belirten Akın şunları dile getirdi:

“Türkiye, su zengini bir ülke değildir ve su kaynakları eşit oranda dağılım göstermemektedir. OECD raporlarına göre kişi başına düşen yenilenebilir tatlı su kaynakları OECD ortalamasının altındadır. Zengin olmadığımız halde su kaynaklarımızı hızlıca kendi ellerimizle kirletiyoruz. Önlemler alıyormuş gibi yapıyoruz. Çok ciddi olarak harekete geçilmeli. Kaybedecek ne zamanımız ne de bir damla suyumuz var.”

Exit mobile version