EKOLOJİK YIKIMI ACİLEN DURDURUN!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

TMMOB, CHP, TEMA VE ÇEVRE ÖRGÜTLERİNDEN ‘ÇED OLUMLU’ RAPORLARINA İTİRAZ

İvrindi, Altıeylül ve Havran’daki altın madenciliği projelerine ÇED olumlu raporu verilmesine itiraz var. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, CHP, TEMA Vakfı ve çeşitli çevre örgütleri, ÇED raporlarının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne ortak itiraz dilekçesi verdi.

 

 

 

TÜRK Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Balıkesir İl Koordinasyon Kurulu, CHP, TEMA Vakfı ve çeşitli çevre örgütlerinin temsilcileri, Balıkesir bölgesindeki altın madenciliği faaliyetleri için  ‘ÇED olumlu’ raporu verilmesine itiraz etti.

CVK Madencilik’in İvrindi Gökçeyazı ve Sofular ile Altıeylül’e bağlı Sarıalan’da, Bahar Madencilik’in ise Havran Büyükşapçı’da gerçekleştirmek istedikleri altın madeni projelerine itiraz eden TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, CHP İl ve ilçe örgütleri ile çevrecilerin itiraz gerekçelerini içeren dilekçeleri Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne teslim edildi.

Dilekçede, maden projelerinin baraj, su kaynakları ve yerleşim alanlarına yakınlığına dikkat çekildi; yaşanabilecek olumsuzluklar üzerinde duruldu.

TMMOB adına itiraz gerekçeleriyle ilgili açıklama yapan Balıkesir Mimarlar Odası Başkanı Betül Dikici, her iki madencilik faaliyeti için verilen ÇED olumlu raporlarının eksik, yetersiz ve belirsizlikler bulunduğunu ileri sürdü.

Dikici, şu açıklamayı yaptı:

 

“ÇED RAPORLARI HUKUKA AYKIRI”

“Anılan alanlar için düzenlenen ÇED raporlarında eksiklik, yetersizlik ve belirsizliklerin bulunduğu, bölgedeki içme ve kullanma amaçlı yerüstü ve yeraltı su kaynaklarını kullanmaya elverişsiz hale getireceği, sucul yaşamın devamını büyük ölçüde tehlikeye atacağı, bölgedeki orman varlığının yok edilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu,  gözlemlenen heyelanlardan yola çıkarak altın arama faaliyetinin; alanı heyelanlara açık hale getireceği, koruma alanlarının bu özelliklerini yitireceği sonucuna varıldığından, anılan proje için düzenlenen ÇED Raporlarında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Öte yandan, çevreye ilişkin olması, madencilik faaliyetleri ile çevre şartlarının önceki haline döndürülmesinin zorluğu ve ekolojik dengenin ve ekosistemin olumsuz yönde etkilenecek olması konuları dikkate alınmadığından telafisi güç zararlar meydana gelecektir.

Doğanın, ormanlık alanların ve yaban hayatının katledilmesi en önemli çevre ve insanlık suçlarından birisidir.

 

“YAŞAM ALANLARI YOK EDİLİYOR”

TMMOB ve Mimarlar Odası kuruldukları 1954 tarihinden bugüne “kamu ve toplum” yararı ilkesi ile yürüttüğü çalışmalar kapsamında; çağdaş, bilimsel bir planlamaya dayanmayan politikalar ve yatırım kararları ile; doğal çevrenin  yok edilmesine karşı mücadelesini sürdürmektedir.

Ülkemizde “doğa ve kültür değerlerin yağmalanmasını, yok edilmesini hedefleyen” ekonomi politikaları acımasız ve kuralsız bir şekilde yürütülmektedir. Tarihi kent merkezleriyle birlikte yurttaşların bin yıldır yaşadığı mahalleler, köyler eşsiz doğa güzellikleri ve bütün yaşam değerleri aynı anlayışla yok edilmektedir.

İda/Madra Dağlarında ve Cerattepe’de maden işletmelerinin sebep olduğu çevre katliamı, hidroelektrik santral (HES) projeleriyle kurutulan akarsular, Yeşil Yol Projesi ile yapılaşmaya açılarak betonlaştırılan yaylalar, Kuzey Ormanlarında ve pek çok ormanda devam eden ağaç kesimleri ve yangınlar, Salda Gölü’nü yok edecek Milet Bahçesi Projesi, Hevsel Bahçeleri, Hasankeyf, Munzur Dağları, Ovacık, Gezi Parkı, Atatürk Orman Çiftliği, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Kanal İstanbul ve Ayvalık Tavuk Adası gibi pek çok alanda çevre karşıtı yatırımlar ne yazıktır ki ülkemiz gündemindedir.

 

“BU YAŞANANLAR BİR ÇEVRE KATLİAMI VE İNSANLIK SUÇUDUR”

İda/Madra Dağları’nın maden sahası ilan edilerek; doğanın, ormanlık alanların ve yaban hayatının katledilmesi en önemli çevre ve insanlık suçlarından birisidir. Havran’daki maden alanı  İda’da, Altıeylül ve İvrindi’deki maden alanı Madra dağlarındadır, İda/ Madra Dağları; jeolojik ve morfolojik özellikleri, yerüstü ve yeraltı su rezervleri, sıcak ve soğuk su kaynakları, orman alanları, endemik bitki türleri, hayvan türleri, gen kaynakları ve koruma alanları ile dünya üzerindeki en önemli dağ ekosistemlerinden birisidir. Söz konusu maden alanlarının sınırları içerisinde, sayısız dere ve pınar ile akarsu bulunmaktadır. Jeolojik yapısı, bitki örtüsü ve iklimi ile dünyada Alpler’den sonra en fazla oksijen üreten dağlardır. Ayrıca

pek çok önemli antik yerleşimler ile çevrilidir.  Doğal, tarihsel ve kültürel değerleri açısından bir insanlık mirasıdır.

 

“İDA – MADRA DAĞLARI’NDA UYGULANAN

EKOLOJİK YIKIM ACİLEN DURDURULMALIDIR”

Bölgede planlanan maden işletmelerinin her birinde milyonlarca tonluk toprak ve kaya çıkarılacak, öğütülecek ve siyanürle işlenerek altına dönüştürülecektir. Bu işlem sırasında milyarlarca metreküp su kullanılacak; çıkarılan yığınlardan ağır metalli tozlar ve asitli sular doğaya yayılacaktır. Kazı ve patlamalar sonucu coğrafya değiştirilecek, biyolojik çeşitlilik ve ormanlık alanlar yok edilecek, insan sağlığı olumsuz etkilenecek ve telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacaktır.

Dünyanın en aktif faylarından birisi olan Kuzey Anadolu Fayı Hattının ve irili ufaklı pek çok fay söz konusu bu bölgede bulunmaktadır. Maden işletmelerinin bulunduğu bu alanlarda meydana gelecek depremler, yırtılmalara ve yüzey kırıklarına neden olacak; yırtıklardan gerçekleşecek siyanürlü çamur sızıntıları olumsuz sonuçlar doğuracaktır.

 

“İDA – MADRA DAĞLARI BÜTÜN DEĞERLERİ İLE

BİRLİKTE KORUNMALIDIR”

 Devletin öncelikli görevinin; Anayasa ve Uluslararası Sözleşmeler gereği “Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkını korumak,  çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevrenin kirlenmesini önlemek” olduğunu bir kez daha anımsatıyoruz.

Bu bağlamda; çevre karşıtı yatırım ve plan kararlarının ivedilikle durdurulması; tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunması için bölgedeki koruma alanlarının genişletilmesi gerekmektedir.

İnsanlığın ortak mirası olan İda / Madra Dağları ve çevresinin taşıdığı bütün değerlerle birlikte korunması için; ilgili uzmanlar, bilim insanları ve meslek örgütlerinin hazırladığı rapor, görüş ve öneriler dikkate alınmalı;  maden işletmeleri için verilen ÇED Olumlu kararları iptal edilerek proje ve uygulamalar derhal durdurulmalıdır.

TMMOB ve Mimarlar Odası olarak; çağdaş, bilimsel bir planlamaya dayanmayan politikalar ve yatırım kararları ile; doğal çevrenin sistemli bir şekilde yok edilmesine karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi; bu eşsiz doğa güzelliğinin korunması için her türlü hukuki ve demokratik girişimlerde bulunacağımızı önemle vurguluyoruz.

İda/Madra Dağları ve çevresinin korunması için duyarlı tüm kesimleri ve sorumluları harekete geçmeye ve sesimize kulak vermeye çağırıyoruz.”

 

 

EKOLOJİK YIKIMI ACİLEN DURDURUN!
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!