Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar sebebiyle Kızıldeniz’den Ege’ye gelmişti. Artık rotasını Marmara’ya çevirdi. Etrafa zehir saçıyor, insanlar için ölümcül…
İstanbul Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal, mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar nedeniyle Kızıldeniz’den gelip, Akdeniz’e yerleşen zehirli balon balığının Ege Denizi’nden sonra rotasını Marmara Denizi’ne çevirdiğini söyledi. İklim değişikliğinin denizlere etkisini değerlendiren Kartal, derilerinde veya karaciğerlerinde salgıladıkları zehirle insanlar ve diğer balıklar için öldürücü özellik taşıyan balon balığı, küresel ısınmanın etkisiyle rotasını Hint Okyanusu’ndan Marmara’ya çevirdi.
ROTASINI MARMARA’YA ÇEVİRDİ
İklim değişikliğinin denizlere etkisini değerlendiren Kartal, derilerinde veya karaciğerlerinde salgıladıkları zehirle insanlar ve diğer balıklar için öldürücü özellik taşıyan balon balığının küresel ısınmanın etkisiyle Hint Okyanusu’nu aşarak, Ege Denizi’ne geldiğini belirtti.
Kartal, bu balığın geldiği ortama hemen adapte olduğunu, işgalci bir tür olarak nitelendirildiğini ifade ederek, Ege’den sonra Marmara’ya yayılma riskinin olduğunu dile getirdi.
Küresel ısınmanın balıkların göç yönlerini değiştirdiğine dikkati çeken Kartal, “Isınma, balıkların boylarının uzunluğunu, üreme kalitesini, hatta rotasını değiştiriyor. Bu nedenle zehirli balon balığını çok kısa sürede Marmara’da, hatta Karadeniz’de görebiliriz. Bu tür çok hızlı ürüyor, zehirli olduğu için etrafındaki balıkların yaşama şansı olmuyor. Balıkçıların ağlarına da çok zarar veriyor.” dedi.
“MÜCADELE ETMEK OLDUKÇA ZOR”
Kartal, balon balığının denizlerde çeşitlilik açısından tehlike arz ettiğini, Tarım ve Orman Bakanlığının bunun zararlarını önlemek için kuyruklarını satın aldığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“İri olanlarına 12,5 lira ödüyor. 2023’te yaklaşık 15 bin civarında zehirli balon balığı Bakanlığa teslim edildi. Bakanlık, balığı toplatarak üremesini engellemeye çalışıyor. Hızlı üreyen bir tür olduğu için mücadele etmek oldukça zor. Balığın içindeki bir kesede zehir var. Bu zehir, insanları felç ediyor hatta öldürebiliyor. Bu balık asla yenmemeli. Profesyonel bir insan tarafından bu balığın ayıklanması lazım. Hatta hiç yenmese daha iyi, zaten lezzetli bir eti de yok. Hatta yüzerken bile denk gelirseniz uzak durun. Vücudunuzda açık bir yara varsa zarar verebilir. Bu yaz Akdeniz plajlarında görülme olasılığı çok yüksek. Bu vesileyle vatandaşlarımızı uyarmış olalım.”
“ZEHİRLİ BALON BALIĞININ KARAYA BİLE ÇIKARILMASI YASAK”
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Deval ise balon balıklarının 200’e yakın türünün olduğunu, bunların bir kısmının tatlı bir kısmının ise tuzlu suda yaşadığını söyledi.
Balon balıklarının zehirli olmayan türlerinin de olduğunu ancak zehirlilerin çok büyük tehlike arz ettiğini aktaran Deval, “Bizim sularımızda 8 farklı balon balığı türü var ve Süveyş Kanalı’ndan geliyor. Bunların 4 tanesi zehirli, diğer 4’ünde zehir bulunmuyor. Zehirli türlerde, zehir balığın sadece bir organında değil, kanat, kas, sindirim sistemi ve deri altlarında bile var. O yüzden ‘Balığı çok iyi temizlerim, ondan sonra yerim’ gibi bir hata yapılmamalı. Bu nedenle Bakanlık, balon balığının yakalanıp karaya bile çıkarılmasını yasakladı.” ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Deval, bu balıkların en zehirli türler arasında önde geldiğini ve Akdeniz çanağında 11 balon balığı türü bulunduğunu belirtti.
Türkiye’de suların giderek ısınmasının balon balığının adaptasyonunu kolaylaştırdığını vurgulayan Deval, şunları kaydetti:
“Süveyş Kanalı’ndan giren bu balıklar önce Hatay ve Mersin’de görüldü. Daha sonra Antalya ve Ege Denizi’ne geçti. Şimdi Marmara ve Karadeniz’e doğru ilerliyor. Aşırı avcılık nedeniyle diğer balık türlerini azalttık ve ortamda sadece bu zehirli balıklar kalmaya başladı. Zehirli balon balıkları diğer balık türlerini yiyor, keskin bir diş yapıları var. Çok fazla ürüyorlar. 1 kiloluk erişkin balon balığının 1 milyon yumurta bıraktığı tahmin ediliyor. Yendiği zaman balığın zehri hemen kendini gösteriyor. Önce insanın dili kuruyor, nefes darlığı, mide bulantısı başlıyor. Müdahale edilemezse yarım saat içinde ölüme neden olabiliyor. Bu nedenle kesinlikle yenmemesi gerekiyor.” AA