FARKLILIKLAR bu ülkenin zenginliğidir.
Kendinden farklı olanı aşağıda görüp alaya almak.. Aşağılamak.. Hakaret etmek..
Irkçılıktır.. Faşistliktir.. İnsanlık suçudur yani!
Bölücülük sayılmalıdır ayrıca.
***
VURMALILARA ilgim var malum.
Bizim Romanlar kadar olmasa da çalarım yani.
Günün birinde meslekten bir arkadaşla atışırken, “darbuka da çalıyon zaten, çingenelik var sende” dediği için kızıp öfkelenmişliğim var.. Uzun süre konuşmadım.
Bu öfke, bana ‘çingene’ dediği için değil.. Aşağılama dili kullandığı içindi.
Yoksa çingene de olabilirdik.. Konar göçer bir çingene, iskan edilmiş bir Roman.. Olabilirdi yani.
***
TÜRKİYE Cumhuriyeti nüfus kağıdını taşıyan herkes bu ülkenin eşit yurttaşıdır.
Hiç kimse kimseden üstün ya da aşağıda değil.
Yurttaşlık hakları herkes için geçerli.
***
ALEVİ de bizim sünni de.. Boşnak da bizim Çerkes de..
Roman da bizim göçebe çingene de..
Türk, Kürt, Laz, Yörük, Manav, Muhacir, Mübadil.
Yetmiş iki çeşit milletin kardeşçe bir arada yaşadığı bu memleket bizim!
***
EKRANLARIN çok ve boş konuşanları var. Adamların hakaret dağarcığı çok geniş.
Bir gün ‘Boşnak’ muhabbeti çıkarıyorlar heybeden, bir gün ‘çingene’ lakırdısı.
Ağızlarından çıkanı kulakları duymuyor.
Tabi içeride bir yerde aşağılama, hor görme, hakaret etme duyuları sürekli çalışıyor.
N’oldu şimdi; “O teknik adan var ya, tam bir tiyatro. Böyle bir tiyatro görmedim ben. Burayı ne zannediyor; böyle çingenelik olur mu ya” dedin de n’oldu?
Bu ülkenin Roman yurttaşlarının tepkisini çektin; ülkenin dört bir köşesinden tepki yağıyor.
Yarın savcıya ifade vereceksin; öbür gün hakim karşısında terleyeceksin. Belki ceza alacaksın bu ayrıştırıcı dil için.
Bu arada tiyatroculukla çingeneliği de birlikte harmanlıyor ya.. Tiyatro sanatçıları da yarın tepki verecektir.
***
ZATEN bölüp parçalamak için içeriden dışarıdan ellerinden geleni yapıyorlar.
Bir de bu tarz yırtık don çıkışları acı soğan doğruyor üstüne!
***
TABİ bir gerçeğin altını çizmekte yarar var.
Bu ülkenin Romanları herkes gibi eşit haklara sahiptirler ama.. Yine bu ülkenin ‘kendilerini üstün görenler’ tarafından fiilen dışlanırlar. Roman dediğin onların nazarında çalgıcıdır, falcıdır, boyacıdır, sefil bir yaşam sürer; alt sınıftır.
Öyle değildir tabi.
Gerek kendi kültürü, gerekse yaşam koşulları nedeniyle bu tarzda olanlar varsa da..
Milletvekili de var içlerinde, bürokrat da var, doktoru, öğretmeni, mühendisi, iş insanı; hepsi var.
***
BİR DE, üstünlerin zorlamasıyla mı, koşulların dayatmasıyla mı bilinmez; şehirlerin çöküntü alanlarına mahkum edilir yaşamları. Nedense hep böyledir bu.
Sistem, doğrudan ‘potansiyel suçlu’ olarak bakar.
***
ASLINDA genel anlamda yokluk içinde zengin bir yaşam felsefesidir Romanlık.
Acıyı bal eylemektir. Hüzünle neşenin dostluğudur.
***
BUGÜNE kadar olmadıysa, bundan sonra yapın mutlaka.. Bir Roman arkadaş edinin.
Bir süre sonra yaşama çok farklı pencerelerden bakmaya başlayacaksınız emin olun.
***********
WhatsApp Telegram mevzuları
ZATEN yedi yirmi dört izleniyoruz.
WhatsApp’tan çıkıp Telegram’a geçmek kurtarmıyor yani.
Kargocu geliyor kapıya; imza attırırken vatandaşlık numaranı alıyor. İsim, adres hepsi var zaten.
Sonra, hiç alakası olmayan bir yerden arıyorlar; ürün pazarlaması yapıyorlar.
Telefon numarasını nereden buluyorlar?
Şirketler veriyor herkese.
Google’da bir arama yapıyorsun; sosyal medya hesabında o aramayla ilgili bir reklamla karşılaşıyorsun anında.
WhatsApp’ı terk ediyorsun, izlenmekten kurtuluyor musun?
İnstagram gibi video, fotoğraf paylaşılan dijital alemde sadece takipçilerin izlemiyor seni.
Takipçi olmayanlar da izliyor.
Bilgisayarına veya telefonuna yükleyip kullanım koşullarını kabul ettiysen..
Her yerden, her telden takip ediliyorsun demektir.
Kişiselmiş, özelmiş, yok öyle bir şey.
Kullandığın tek bir sözcük üzerinden hayatının kararması bile mevzubahis.
Bu dijital alem yönetiyor dünyayı artık.
Koskoca Amariga’nın başkanına bile posta koyuyor adamlar; Twitter hesabını donduruyor.
Zaten devletler de Twitter, Facebook gibi sosyal medya platformlarından yönetiliyor.
Devletleri yönetenler, sosyal medyadan mesaj veriyor halkına.
Biz gazeteciler, “Twitter’da yaptığı paylaşıma göre” diye giriyoruz haberlere artık.
Yani bu mecradan kaçış yok. Gizlilik yok.
Mecra değiştirenlere selam ederim.