AYLAR ÖNCE YAPTIĞI SİYASİ BİR ESPRİYİ “PARTİSİNİ HEDEF GÖSTERDİ” ŞEKLİNDE YANSITMAYA ÇALIŞTILAR!
YÜCEL YILMAZ’A TV100 OPERASYONU
BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nin dönem açılışındaki panelde Belediyeciliği, kentleşmeyi, hedeflerini anlatmıştı. Başkan Yılmaz panelde mizahi bir üslupla “makam sahibi olmak için ya Trabzonlu olacaksın, ya da İmam Hatipli” şeklinde bir cümle kurmuştu. İzleyenlerin kahkahalarla güldüğü bu konuşmayı aylar sonra TV100 video haber olarak yayına verdi; “Yücel Yılmaz partisini hedef gösterdi” havası yaratmaya çalıştı.
ESPRİ olsun diye kurulan cümlenin önünü arkasını makaslayıp Yücel Yılmaz’ın hedef yapıldığı video haber sosyal medyada da dolaşıyor. Balıkesir bu tarz yayınlara yabancı değil, yakın geçmişin siyasi hesaplaşmalarında aynı yöntemin kullanıldığını herkes biliyor. Yılmaz’a yönelik bu algı operasyonunun arkasında siyasi hasımların olma olasılığı yüksek. Yapılan bir espri üzerinden Yücel Yılmaz’ı kurban etmeye çabalayanlara bu mevzudan ekmek çıkmaz…
********************
MEYDAN / Ş. TARIK SÜRMELİOĞLU
Yücel Yılmaz.. Trabzonlular.. İmam Hatipliler.. Falan filan…
BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Yücel Yılmaz demiş ki:
“Siyasette makam sahibi olmak için ya Trabzonlu olacaksın, ya da İmam Hatipli olacaksın…”
Kurduğu cümle tam böyle.
Çok da yanlış değil yani; Trabzon’da mantar gibi siyasetçi fışkırıyor topraktan.
İktidarıyla, muhalefetiyle her yerdeler.
İmam Hatipliler ona keza; siyasette, bürokraside çok kalabalıklar.
Bunu söylemek suç değil.
‘Partiyi hedef almak’ hiç değil.
Yani böyle bir cümleyle hedef alırsın belki ama, Yücel Yılmaz’a gelene kadar daha niceleri var, ciddi ciddi bu cümleyi kuracak.
Yücel Yılmaz’ınki ciddi değil.
İroni yapıyor, makaraya sarıyor.
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’ndeki bir panelde konuşmacı.
Belediyeciliği, siyaseti falan anlatıyor.
Karşısında protokol var, akademisyenler var, öğrenciler var.. Mevzu siyasete gelince, “makam sahibi olmak için ya Trabzonlu olacaksın, ya İmam Hatipli” diyor.
Millet gülüyor tabi.. Yücel Yılmaz da gülerek anlatıyor zaten.
Sen bu cümleyi al, önünü arkasını montajla, eski görüntüleri birbirine ekle, kırp.. Video olarak servis et!
“Yücel Yılmaz partisini hedef aldı!”
Brehbrehbreh…
***
ADAM mizah yapmış; hem kendisi gülmüş, hem dinleyenleri güldürmüş.
Video kırpıcıları durumdan vazife çıkarıp, “vaaay, sen misin o lafı eden”modunda dayılanıyor.
Al sana, al sana…
İyi de birader o cümleyi ne zaman kurmuş Yücel Yılmaz?
Aylar önce.. Bandırma’da..Onyedi Eylül Üniversitesi’ndeki panelde.
Yeni değil.. Dün söylememiş yani.. Eskimiş, küflenmiş.
Yeni olmuş gibi servis ediyorlar.
Ayrıca ülke gündeminin bu yoğunluğunda nasıl zaman bulup da ‘Yücel Yılmaz’a çakma eylemi’ni gerçekleştiriyorlar, meraktayız!
‘Taze haber’ değil yani.. Bayatın bayatı.. Küflü!
***
VARDIR bir sebebi.
Ne olabilir?
Durduk yerde, hani eskimiş kokmuş bir mevzuyu ısıtıp kamuoyunun önüne sürmek için mutlaka bir sebep olması gerekir.
Yücel Yılmaz’ın siyasi hasımlarını da hesaba katmak lazım tabi.
Eski bir taktiktir bu; zaman zaman Yücel Yılmaz da kullanır, biliriz.
Yerel medya kesmez, ulusal arenada sürdürmek lazımdır hesaplaşmayı.
Eli kolu oralara uzanan hatırlı abilerin mutlaka tanıdığı, bildiği kalemşorlar vardır o mevkilerde.
Aranır, hal hatır sorulur, durum izah edilir, son fasılda “sen bilirsin işini” denir.
Ertesi gün ekranda görürüz, gazetede okuruz, internette karşımıza çıkar.
***
YÜCEL YILMAZ’ın Trabzonlu – İmam hatip muhabbeti yaptığı haber videosunu TV100’de izledik cümleten.
Geçende Çamlık projesiyle ilgili bir çakma haber vardı, başka kanalda.
Önü arkası yok, sağı solu yok.. Mevzunun muhatabının iki satır görüşü, açıklaması, cevabı falan yok.
Çamlık projesi yarım kalmış, yüz elli milyon lira para akıtılmış ama Yücel Yılmaz açılışı yapmıyormuş, çünkü projeyi O’ndan öncekiler başlatmış, falanmış filanmış.
Arayıp sorsalar, Çamlık projesiyle ilgili son durum hakkında bilgi sahibi olacaklar.
Ama o zaman da haber değeri kalmayacak.
Daha doğrusu ‘çakma’ eylemi gerçekleşmeyecek.
Maksat çakmak çünkü, kamuoyunu bilgilendirmek değil.
***
BU Trabzon – İmam Hatip mevzusu da öyle.
Hiç yeri değilken, bir anlamı yokken, mevzunun üstünden haftalar aylar geçmişken, gülücükler eşliğinde kurulan bir cümleyi ısıtıp servis etmek ne demek?
Siyasi hasımlar açısından bakarsak, ‘düğmeye basılmış’ denilebilir.
Yani Yücel Yılmaz’ı delik deşik edip siyaset sahnesinde gözden düşürme projesinde iki can alıcı hamle!
***
KOSKOCAFatih Altaylı..Uğrunda yazacağı dünya kadar mevzu var önünde.. Balıkesir taşrasındaki Çamlık projesine dair kalem oynatıyor.
Fatih Altaylı’ya bu bilgiyi kim veriyor?
Bugüne kadar Balıkesir’le ilgili tek satır yazmayan Altaylı, ne diye Çamlık projesini diline doluyor?
***
DİKKAT ettim, Yücel Yılmaz hayli ürkmüş görünüyor.
Hani taşrada, yerel medya ortamında yazılıp çizilenlere her an bir cevabı olur, ya da ‘adam yerine koymadığı’ havası yaratarak hiç oralı olmaz, dikkate almamış gibi görünür.
Ulusal bir televizyon kanalı, ulusal bir haber sitesi, ulusal bir gazeteden gelince çakış..
Sesi kısılmış bizim Başkan’ın!
Telefonda hırıltılı, kısık ve çatlak bir tonda konuştu.
Üşütmüş.
Kafaya takmamış gibi görünüyor ama fena halde taktığından eminim.
Belli ki benzer çakmalar peşi sıra gelecek.
***
ELEŞTİRİYE eleştiri.. Hani biz de zaman zaman “o niye öyle, bu niye böyle” diye yazıp çiziyoruz, eleştiriyoruz Yücel Yılmaz’ı.
Ama böyle bir mevzuda ters köşe yapmak aklımızın ucundan geçmez.
Sonuçta kabak gibi ortada ki, adam mizahi bir üslupla o cümleyi kuruyor.
Belediyeciliği, kente bakışı, planı programı anlatırken oluşan ciddiyeti, mizahi bir cümleyle dağıtıp insanların yüzüne bir kuplecik gülücük konduruyor.
Yani, böyle bir mevzudan kimseye ekmek çıkmaz.
Yücel Yılmaz da bu cümleyi kurdu diye AK Parti’den dışlanıp aforoz edilmez.