KİRAZLI ATİKHİSAR’DA KANADALI ALAMOS GOLD ŞİRKETİ’NİN KAZDAĞLARI’NDAKİ TAHRİBATI GÜNDEMDEYKEN, ŞİMDİ DE HAVRAN’DA YENİ BİR ALTIN MADENİ DAHA AÇILIYOR.
BALIKESİR ve Çanakkale bölgesinin ortak değeri Kazdağları’nda ruhsat üstüne ruhsat alan maden şirketlerinin ardı arkası kesilmiyor. Günlerdir Kirazlı Atikhisar bölgesinde 195 bin ağacı kestiği ileri sürülen, yerel yönetimler ve çevre örgütlerinin protestolarıyla gündeme gelen Alamos Gold vakası devam ederken, şimdi de Havran bölgesinde yeni madencilik faaliyeti başlıyor. Demirtepe Altın madeni ve Açık Ocak İşletmesi, Havran Büyükşapçı bölgesinde altın çıkarmak için gün saymaya başladı. Ticaret Odası’na Bahar Madencilik A.Ş. adıyla kayıtlı şirket 6 Ağustos’ta Ankara’da yapılacak ÇED inceleme değerlendirme toplantısının ardından faaliyete başlayacak.
DEMİRTEPE Altın Madeni İşletmesi’nin Havran’daki maden sahası Büyükşapçı’ya 1.4, Eğmir’e 3.4, Küçükşapçı’ya 3.3 kilometre mesafede. Proje alanı 6 bin 886 dönüm. Maden sahasının büyük kısmının karaçam ormanlarıyla kaplı olduğu belirtiliyor. Binlerce ağacın kesileceği, devasa atık havuzlarının açılacağı alandaki köylerin yaşanmaz hale geleceği ileri sürülüyor. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, bölgedeki Değirmendere ve Gelinderesi aracılığıyla Havran Barajı ve Edremit Körfezi’nin kirleneceğini belirtiyor. Bölgede başka şirketlerin de altın arama ruhsatları var. Dernek yönetimi bölge adına ÇED toplantısına katılacak.
KAZDAĞI KORUMA DERNEĞİ BAŞKANI SÜHEYLA DOĞAN: “BU KADAR ÇOK ALTIN MADENCİLİĞİ BÖLGEYİ CEHENNEME ÇEVİRECEK”
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, Havran’da faaliyete geçecek olan yeni madenle birlikte neler olacağını şu sözlerle anlatıyor:
“Söz konusu projenin gerçekleştirilmesi planlanan sahanın büyük kısmı başlıca karaçam olmak üzere ormanlıktır. Bu nedenle proje alanında binlerce ağaç kesilecektir. Devasa çukurlar açılacak, yoğun ağır metaller ihtiva eden pasa dağları oluşacak ve siyanürlü atıksular için atıksu barajları yapılacaktır. Proje, ormanlarımızı ve içinde yaşayan yaban hayatını yok edecek, olası asit maden drenajları ile içme suyu kaynaklarımızı, Değirmen Dere ve Gelin Dere’yi ve Havran Barajı’nı ve Edremit Körfezini kirletecektir. Tarım ve hayvancılığımız olumsuz yönde etkilenecek, yakınındaki köylerimizi içinde yaşanılmaz bir duruma getirecektir. Birinci derece deprem bölgesi olan bölgemizde, olası bir deprem durumunda ise siyanürlü atıksu barajları büyük tehlike yaratacaktır. Kurulacak tesisin ne yöremize, ne de ülkemize hiçbir yararı ve maddi katkısı olmayacak, tam tersine ekip biçtiğimiz, hayvanlarımızı yetiştirdiğimiz, geçimimizi sağladığımız, ürünlerinden doyduğumuz topraklarımızı kaybetmemize neden olacaktır. Bölgemizin ekosistemi tümüyle olumsuz etkilenecektir. Havran, Kalkım ve Yenice’de, Balya’da, İvrindi’de, birbirine yakın yine Büyükşapçı’da, Halılar’da, Eğmir’de ve başka köylerde de altın madeni arama ve işletme ruhsatlarının olduğu bilinmektedir. Bu kadar çok altın madenciliğinin bir arada yapılması Bölgemizi cehemnneme çevirecektir ve bir an önce toplam etki değerlendirmesi yapılmalıdır.”