Suriyelilerin 13 yıldır süren vatan hasretinin sona ereceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yığılmaları önlemek ve trafiği kolaylaştırmak amacıyla Yayladağı Hudut Kapısı’nı bugün itibarıyla geçişlere açtıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantı, yaklaşık 3 saat sürdü.
Toplantının ardından basın açıklaması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar ise şöyle oldu:
“Sevinçte ve tasada bir olduğumuz, kaderimizin de, kederimizin de ortak olduğu, gönül ve kültür coğrafyamızdaki tüm kardeşlerime aynı şekilde muhabbetlerimi iletiyor, her birini yürekten selamlıyorum. Sözlerimin hemen başında, bu sabah Isparta Keçiborlu’da eğitim uçuşu esnasında kaza kırıma uğrayan askeri helikopterimizde şehit olan altı kahramanımıza Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Şehitlerimizin ailelerine, sevenlerine, silah arkadaşlarına ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize başsağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
“Türkiye zincirlerini tek tek parçalıyor”
Türkiye Yüzyılını, içeride ve dışarıda attığımız adımlarla günbegün gerçeğe dönüştürüyoruz. Şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim: Türkiye, ayağına ve iradesine vurulan zincirleri tek tek parçalamaktadır. Türkiye; özgüvenli, kararlı ve sabırlı bir şekilde hedeflerini gerçekleştirmektedir. Türkiye; güçlü demokrasisiyle, büyüyen ekonomisiyle, köklü kurumlarıyla, dünya meselelerinin seyrini değiştiren barışçı ve aktif politikalarıyla tarihe yön vermekte, hem kendi tarihini ve hem de insanlık tarihini yeniden yazmaktadır. Allah’a binlerce kez hamdolsun ki; Bugün dünden daha güçlüyüz. Bugün dünden daha özgürüz. Bugün dünden daha itibarlıyız. Bugün dünden daha özgüvenliyiz. İnşallah yarın her alanda çok daha iyi yerlerde olacağız. Milletimizi sığ sulara hapsetmek isteyen vizyonsuzlara inat; umuda tutunmaya, umudu büyütmeye devam edeceğiz.
“Daha kudretli bir Türkiye hayal ediyoruz”
Siyasi hayatımızın hiçbir döneminde milletimize hayal kırıklığı yaşatmadık. Bundan sonra da aziz milletimize mahcup olmayacak, milletimizi sükutu hayale bi-iznillah uğratmayacağız. Son 22 yıldır olduğu gibi Türkiye’yi başarıdan başarıya koşturacak; Türkiye’ye yeni rekorları, yeni sevinçleri, yeni heyecanları yaşatacağız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak, bir gerçeği tekrar vurgulamak durumundayım: 85 milyon olarak biz, muazzam ve muhteşem bir aileyiz. Hepimiz daha mutlu, daha müreffeh, daha kudretli bir Türkiye hayal ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz her hedefi, daha büyük hedeflerin mihenk taşı, başlangıç noktası olarak görüyoruz. Tamamladığımız, hizmete verdiğimiz, şehirlerimize kazandırdığımız her eser; yeni hizmetler, yeni projeler için azmimizi kamçılıyor; heyecanımızı artırıyor.
Son kabine toplantımızdan bu yana, iç siyasette ve dış politikada yoğun bir gündemle çalışmalarımızı sürdürdük. Diyanet İşleri Başkanlığımızın her 5 yılda bir düzenlediği Din Şuralarının 7’ncisinde hocalarımızla ve kanaat önderlerimizle bir araya geldik. “Dijitalleşen Dünyada Diyanet Hizmetleri” başlığıyla gerçekleştirilen Şura’nın küresel kültürün teşvik ettiği “yapay din” tehdidiyle mücadelede bir uyanışa vesile olmasını ümit ediyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülleri ile Yaşayan İnsan Hazineleri Ödüllerini takdim ettiğimiz üstat ve ustalarımızı bu vesileyle tekrar tebrik ediyorum.
“Deprem bölgemizi eskisinden daha dayanıklı bir şekilde ayağa kaldıracağız”
Bir depremzedenin elinden tutmak yerine kimi zaman hakaret ederek, kimi zaman afaki sözler vererek bu sürece köstek olanları tarih affetmeyecektir. “Erdoğan, bu enkazın altında kalır” diyerek tüm umudunu milletin sıkıntılarının çoğalmasına bağlayan kifayetsizleri, hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyoruz. Son depremzede hak sahibi kardeşimiz de güvenli yuvasına kavuşana kadar bize durmak, dinlenmek, soluklanmak yok. İnşallah devlet-millet birlikteliğiyle yaralarımızı saracak, deprem bölgemizi eskisinden daha dayanıklı bir şekilde ayağa kaldıracağız.
“Burs ve kredi tutarlarında yüzde 50 oranında artışa gittik”
7 Aralık Cumartesi günü Gaziantepli kardeşlerimizin misafiriydik. Millî Mücadelemizin meşale şehirlerinden olan Antep, bugün de üretim ve ticaret başta olmak üzere pek çok alanda adeta destan yazıyor. Gaziantep halkının, Suriyeli mazlumlara sahip çıkması zaten her türlü takdirin üzerindedir. Gaziantep’te ilk önce 5 bin 113 konutun anahtar ve tapu teslim törenini yaptık. Ardından Partimizin 8’inci Olağan İl Kongresini, her zamanki gibi yine büyük bir coşkuyla gerçekleştirdik. Türkiye’nin ikinci büyük kütüphanesi olan Şahinbey Millet Kütüphanesini açarak, gençlerimizle hasbihâl ettik.
Bu vesileyle 2024-2025 Akademik Yılında üniversite öğrencilerine verilen burs ve kredi tutarında yüzde 50 oranında artışa gittiğimizin müjdesini paylaştık. Buna göre; ön lisans ve lisans için 2 bin lira olan rakamı 3 bin liraya, yüksek lisansta 4 bin lira olan miktarı 6 bin liraya, doktora öğrencilerimiz için 6 bin lira olan tutarı 9 bin liraya çıkardık. Yeni burs miktarlarının üniversite öğrencilerimize ve ailelerine hayırlı olmasını temenni ediyorum.
“Baas diktatörlüğü tamamen çöktü”
Komşumuz Suriye’de 13 yıldır devam eden iç savaş, dün itibarıyla artık yeni bir boyut kazandı. Halep, Hama, Humus ve son olarak Şam, Suriye’nin asıl sahiplerinin kontrolüne geçerken; 61 yıldır kanla, zulümle, baskıyla ve zorbalıkla ayakta kalan Baas diktatörlüğü de tamamen çöktü. Verilen sözlere rağmen yıllardır bölücü örgütün işgali altında bulunan Tel Rıfat ve Mümbiç’in teröristlerden arındırılmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Tabii eski rejimin, çekilirken dahi kimi şehirleri bölücü terör örgütünün Suriye uzantısına bırakması, aralarındaki kirli ittifakı bir kez daha teyit etmiştir.
Şunu milletimizin ve uluslararası kamuoyunun bilmesini isterim: Türkiye, Suriye ihtilafının başından beri komşuluk hukukunun ve büyük devlet olmanın icaplarını harfiyen yerine getirmiştir. Daima barıştan, özgürlükten, diyalogdan, adaletten, Suriye’nin bir an önce huzura kavuşmasından yana olduk. “Devrik rejimin” hasmane tutumuna rağmen, her şart altında Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının korunmasını savunduk. Elbette haksızlığa, hukuksuzluğa, baskıya, zulme karşı sesimizi yükseltmekten, tepkimizi ortaya koymaktan hiçbir zaman çekinmedik. Ama bunu açık bir düşmanlığa, kör bir husumete de asla dönüştürmedik.
“Suriyeli kardeşlerimizin vatan hasreti artık son bulacaktır”
Suriye’de zalim Esed rejimiyle beraber, ülkemizde mülteci düşmanlığını körükleyen necis zihniyet de kaybetmiştir. Burada şunu özellikle vurgulamak istiyorum: Suriye’yi etkisi altına alan kuvvetli değişim rüzgarının, başta muhacirler olmak üzere tüm Suriye halkı için hayırlı sonuçlara vesile olacağına inanıyorum. Suriye istikrara kavuştukça, inşallah gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli geri dönüşler de artacaktır. Suriyeli kardeşlerimizin 13 yıldır süren vatan hasreti, inancım ve duam odur ki, artık yavaş yavaş son bulacaktır. Bunun şimdiden emarelerini görmeye başladık.
“Yayladağı Hudut Kapısı’nı geçişlere açıyoruz”
Yığılmaları önlemek ve trafiği kolaylaştırmak amacıyla Yayladağı Hudut Kapısı’nı da bugün itibarıyla geçişlere açıyoruz. Muhacirlerin gönüllü geri dönüş sürecini de yine tarihimize, kültürümüze ve 13 yıllık müstesna ev sahipliğimize yaraşır şekilde yöneteceğiz. Hiç kimsenin bu insani sürece leke bulaştırmasına müsaade etmeyeceğiz. Suriye kriziyle ilgili politikası dün itibarıyla iflas eden ana muhalefet, kendilerini hesaba çekmek, hatalarıyla yüzleşmek yerine, çok çirkin ırkçı bir dille Suriyeli mazlumlar üzerinden yeni istismar alanları oluşturmaya çalışıyor. Ana muhalefetin eski ve yeni yönetimine, Devrik Şam Rejiminin “yasını tutmaktan” süratle vazgeçip, Suriye halkının sevincine ortak olmalarını tavsiye ediyorum. Kendilerini hapsettikleri cam fanustan çıksınlar; dünyada ve bölgede olanlara kulak kabartsınlar; bir kez olsun hadiseleri “Ankara merkezli” okumayı denesinler. Yoksa partilerini trajikomik duruma düşürmeye devam ederler.
Dün itibarıyla artık Suriye’de aydınlık dönem başlamıştır. Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Alevi, Nusayri, Hristiyan fark etmeksizin Suriyelilerin tamamının sulh içinde yaşadığı Suriye, Türkiye’nin en büyük özlemi, hayali ve hedefidir. İstikrara kavuşmuş bir Suriye hem kendi vatandaşları hem de bölgedeki diğer ülkeler için güven kaynağı olacaktır. Bölücü örgütün Suriye uzantısının kargaşayı fırsata çevirmeye dönük aşırı heveskâr tutumunu dikkatle takip ediyoruz. Atalarımız güzel söylemiş, çakal ne kadar hile bilirse kurt da o kadar yol bilir. Türkiye sınırlarının ötesinde yeni terör çıban başlarının ortaya çıkmasına göz yummayacaktır.
Asgari ücret mesajı
Yarından itibaren asgari ücret tespit komisyonu görüşmelere başlıyor. Hem çalışanlarımızın beklentilerini gözetecek hem de ülkemiz ekonomisine taşınması ağır bir yük getirmeyecek bir anlayışla sürecin yürütüleceğini ümit ediyorum.
“Açık artırma” usulüyle asgari ücret açıklayan muhalefeti de, ülke ve millet hayrına bir iş yapacaklarsa, SGK’ye olan birikmiş borçlarını ödemeye davet ediyorum.”