Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “İnşallah Milli Uzay Programı ile hedeflediğimiz tüm projeleri birer birer gerçekleştirecek hem bu alanda stratejik bağımsızlığımızı tahkim edecek hem de küresel uzay ekonomisinden yıldan yıla daha fazla pay alacağız.” dedi.
Bakan Kacır, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı ile Balıkesir Üniversitesi Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Fethi Sekin Salonu’nda düzenlenen Gençlik Buluşması’na katıldı.
Etkinlikte konuşan Kacır, Türkiye’nin Çanakkale ruhundaki tam bağımsızlık, iddia ve idealini bir milim bile geri adım atmaksızın sürdürdüğünü belirterek, bu alanda yürütülen çalışmaların artık meyvelerini verdiğini söyledi.
Türkiye’nin en kıymetli varlığının genç, inançlı ve çalışkan nüfusu olduğunu belirten Kacır, “Bütün dünyayı değiştiren, dönüştüren teknolojilere genç insanlar imza atıyor. Genç insanların kurduğu teknoloji girişimleri, kurdukları teknoloji takımları dünyayı değiştiren teknolojileri ortaya çıkarıyor. İşte bu anlayışla Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde sürdürdüğümüz Türkiye’yi kritik teknolojileri yerli ve milli olarak geliştirebilen, üretebilen ve rekabetçi şekilde dünyaya ihraç edebilen bir ülke kılmak adına hayata geçirdiğiniz Milli Teknoloji Hamlesi kapsamındaki tüm işlerin merkezinde siz gençler varsınız.” ifadesini kullandı.
Kacır, Türk gençliğinin önü açıldığında neleri başarabileceğini bütün dünyaya gösterdiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“İşte gökyüzüne Türk’ün imzasını Türkiye’nin öz evlatları, Türkiye’nin mühendisleri, teknisyenleri, bilim insanları attı. Bayraktar, ANKA, Akıncı, Aksungur, Hürküş, Hürjet, Atak, Gökbey, Kızılelma ve KAAN ile Türkiye gökyüzüne damgasını vurdu. Daha yapacak çok işimiz var. Aslında maalesef 20. yüzyılda büyük fırsatlar kaçırdık ve aslında Türkiye’nin havacılık tarihi adeta akamete uğratılmış hikayeler tarihi. Biz TEKNOFEST’ler düzenliyoruz. Bir yıl Anadolu’da, bir yıl İstanbul’da düzenliyoruz. 2023’te Cumhuriyet’imizin 100. yılı olduğu için 3 büyük TEKNOFEST düzenledik, İstanbul, Ankara ve İzmir’de. Bizden 60 yıl önce Atatürk Havalimanı’nda yine TEKNOFEST’ler düzenlenmiş. Nuri Demirağ tarafından 60 yıl önce Türkiye’nin yerli uçaklarını üretecek mühendisler, teknisyenler yetişsin, Türkiye’nin yerli uçaklarını uçuracak pilotlar yetişsin diye Gök Şenlikleri düzenlenmiş.”
Nuri Demirağ’ın ürettiği uçakların toprağa gömüldüğünü, 1941’de Ankara Etimesgut’ta kurulan uçak fabrikasının 1949’da kapatıldığını hatırlatan Kacır, “1948’de Türkiye’ye sözüm ona kalkınma yardımları gelmeye başlamış. ABD öncülüğünde Batı ülkelerinden. Kalkınma yardımlarını Türkiye’ye verenler demişler ki ‘Sizin böyle uçak üretmek gibi yüksek riskli, yüksek maliyetli işlerle meşgul olmanıza gerek yok. Size uçak lazım olduğunda bize söylersiniz, biz onu size belki veririz ama siz bizim verdiğimiz kaynaklarla bizim size layık gördüğümüz işleri yapacaksınız.’ Daha sonra Etimesgut Uçak Fabrikası 1949’da kapatılmış.” diye konuştu.
– “Yerli ve milli ürünler üretmek bu ülkenin öz evlatlarına nasip oldu”
Kacır, Vecihi Hürkuş’un da İstiklal Savaşı kahramanı olduğunu, ürettiği uçakların uçuşuna izin verilmediğini belirterek, şunları kaydetti:
“İşte böylesi akamete uğratılmış hikayelerle dolu bir sanayi tarihimizin, havacılık tarihimizin sonrasında çok şükür ki son 20 yılda Milli Teknoloji Hamlesi’ni adım adım gerçekleştirmek, hava, kara, deniz ve uzay platformlarında yerli ve milli ürünler geliştirmek, üretmek bu ülkenin gençlerine, bu ülkenin öz evlatlarına nasip oldu. İnşallah ümit ediyoruz ki nasıl havacılıkta destan yazdıysak, uzay bilimi ve teknolojilerinde de büyük bir başarı hikayesi ortaya çıkaracağız. Bu alan hem taşıdığı stratejik değer açısından bizim için çok kıymetli hem de yıldan yıla büyüyen bir ekonomik değer taşıması, ölçek oluşturması açısından bizim için çok önemli. Yılda 600 milyar dolara erişti, küresel uzay ekonomisi. Türkiye olarak yüzde 1 pay alabilirsek 6 milyar dolar kazanırız. Yüzde 10 pay alabilirsek 60 milyar dolar kazanırız. İnşallah Milli Uzay Programı ile hedeflediğimiz tüm projeleri birer birer gerçekleştirecek hem bu alanda stratejik bağımsızlığımızı tahkim edecek hem de küresel uzay ekonomisinden yıldan yıla daha fazla pay alacağız.”
Türkiye’nin uzay alanında son 20 yılda adım adım ilerlediğini vurgulayan Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık geri sayımdayız. Türksat 6A ilk milli haberleşme uydumuz. Önceki Türksat uydularını biz yurt dışından aldık ama yeri geldi biz yurt dışından uyduları alırken pek çok engellemeyle karşılaştık. Nihayetinde bugün haberleşme uydularını yerli ve milli olarak geliştirebilen dünyadaki 10 ülkeden biri oluyor Türkiye. ‘İmece’ dediğimizde 600 kilogramlık bir uydudan bahsediyoruz. Yaklaşık 600 kilometrede görev yapan. Türksat 6A dediğimizde 4,5 tonluk bir uydudan bahsediyoruz, yaklaşık 36 bin kilometrekarede görev yapan. Şimdi Ay Programı’nda milli roket motorumuzla geliştirdiğimiz bir uzay aracını Ay’a eriştirmeyi hedefliyoruz. Bu defa 380 bin kilometre ötede Ay’a erişecek Türkiye’nin geliştirdiği teknoloji. O teknolojiyi dünyada geliştiren ilk 4 ülkeden biriyiz. Eğer başarabilirsek uzayda o teknolojiden yararlanabilen ilk ülke olmayı hedefliyoruz. Sonrasında uzayda uyduları yörüngeler arası transfer edebilecek araçları o hibrit roket motor teknolojisiyle geliştirerek uzay ekonomisinden pay almayı hedefliyoruz.”
Türkiye’nin Alper Gezeravcı ile Türk bayrağını uzayda dalgalandırdığını ifade eden Kaçır, “Bu bir ilk adımdır ama son olmayacak. İnşallah önümüzdeki dönemde yeni uluslararası uzay istasyonu projelerine dahil olmak yine Türkiye’nin önemli hedeflerinden biri olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Programda, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da gençlerle uzaya ilişkin tecrübelerini paylaştı.
Etkinliğe, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, AK Parti Balıkesir Milletvekili Ali Taylan Öztaylan, Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile çok sayıda öğrenci katıldı.