Balıkesir’in Havran İlçesi’ne bağlı Eğmir Köyü’nde yaşayan vatandaşların kullandığı 200 dönüm mera arazisinin belediye tarafından Mısırlılara satıldığını ortaya çıkaran İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve İYİ Parti Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez, bu defa Bandırma Yeni Yenice Köyü’ndeki arazilerin yüzde 35’ini yabancıların satın aldığını açıkladı. Köyde arazi alıp hayvancılığa başlayanlar arasında Afganlar da var.
Turhan Çömez, İYİ Parti Bandırma Belediye Başkan adayı Orhan Can, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Türker Yörükçüoğlu ile beraber Bandırma İlçesine bağlı Yeni Yenice Köyü’ne taziye ziyaretinde bulundu. Vefat eden köy muhtarı İbrahim Okyay’ın oğlu Erdi Okyay ile görüşen Çömez ve beraberindeki partililer dikkat çeken bir bilgi edindi.
Köy Sakinleri Yabancılara Satışı Anlattı
Vefat eden muhtarın oğlu Erdi Okyay, köyde bulunan arazilerin yüzde 35’inin yabancılar tarafından satın alındığını belirtti. Okyay, arazilerin genelde avukatlar ve emlakçılar tarafından vekaletle alındığını belirtti. “Arazilerin gerçek sahiplerinin çoğunu bilmeyiz. Köylü artan maliyetlerden dolayı tarım ve hayvancılıktan para kazanamayınca arazilerini satmaya başladı. Yabancılar da piyasanın biraz üzerinde teklifte bulununca arazileri satın alabiliyor. İçlerinde Araplar dışında Afganlar da var.” dedi.
Erdi Okyay ve köy sakinlerinden aldığı bilgi üzerinde Turhan Çömez ve beraberindeki partililer, çiftlik kurup hayvancıllık yapan bir Afgan’a ait çiftliğe gitti. Turhan Çömez ve beraberindeki partililer Vahid Vahidullah isimli çiftlik sahibi Afgan ile tanıştı.
Arazi Sahibi Afgan, Türk İşçi Bulamamaktan Dertli
Balıkesir’in Bandırma İlçesi 17 Eylül Mahallesi’nde ev ve dükkan, Yeni Yenice Mahallesi’nde de 50 dönüm arazi alıp eşi ve çocuklarıyla Türk vatandaşı olduğunu belirten Vahidullah, 7 yıl önce köylüden aldığı 50 dönüm araziye kurduğu çiftlikte hayvancılık yaptığını söyledi. İthal angus yetiştirdiğini söyleyen Afganlı, yanında 3 Afgan genci çalıştırdığını belirtti. Vahid Vahidullah, çiftlikte çalışacak Türk işçi bulamamaktan da dert yandı.
İngiltere’nin Vatandaşlık Vermediği Afgan’a Taşınmaz Satışıyla Türk Vatandaşlığı Verildi
Afgan Vahidullah ayrıca, İngiltere’de kaldığını ama vatandaşlık alamadığını itiraf etti. Turhan Çömez de yabancıların Avrupa’da vatandaşlığı bu kadar rahat alamadığını belirterek, “Bakın İngiltere’de uzun yıllar kalan Afgan, orada İngiliz pasaportu alamamaktan dertli. Çünkü orada bir nizam var. Buradaki gibi değil. Önüne geleni ülkeye almıyorlar, vatandaş da yapmıyorlar. dedi.
Çiftlikte Kaçak Afganlar Çalışıyor!
Çiftlikteki Afgan çalışanların çalışma ya da oturum izni olup olmadığını soran Turhan Çömez’in aldığı yanıt ise “Hayır, ülkeye kaçak geldiler. Kaçak da çalışıyorlar.” oldu.
Türk Vatandaşı Olduğu için 31 Mart’ta Oy Kullanacak
Vahidullah, Türk vatandaşı olduğu için oy kullanma hakkına da sahip. Türkçe ile derdini anlatamıyor ama belediye seçimlerinde onun oyu da seçimlere etki edecek.
Oy Hakkı İstanbul’da…
Beylükdüzü nüfusuna kayıtlı olduğunu belirten Vahidullah, Turhan Çömez’in, “Muhtemelen oyunu Erdoğan’a vereceksin değil mi?” sorusunu ise kafasını sallayarak onayladı.
Çömez, Kaçak İşçilerle Konuştu
Turhan Çömez, kaçak çalışan İhsan ve İzzet isimli iki Afgan ile sohbet etti. Türkiye’ye kaçak olarak gelen İhsan ve İzzet, Kabil’den yola çıkmış ve aynı güzergahı kullanarak Türkiye’ye girmiş. Afganlı gençler, Kabil’den çıkıp önce İran’a geçtiklerini, İran’dan da Ağrı Doğubeyazıt’a geldiklerini söyledi. Kaçakçılar yardımıyla Türkiye’ye giren Afganlardan İhsan, kaçakçılara 2 bin ABD doları, İzzet de 3 bin ABD doları vermiş.
Eğitime Ve Sınava Girmeden Ehliyet de Almış
Türk kimliği ve ehliyeti olan Vahid Vahidullah, ehliyetini kursa gitmeden ve sınava girmeden aldığını söyledi. İngiltere’den aldığı ehliyeti, Türk makamlarına verip Türk ehliyetiyle değiştirdiğini belirtti. Turhan Çömez, Türkiye’de bu kadar kolay ehliyet alan Vahid Vahidullah isimli Afgan’a uzun yıllar yaşadığı İngiltere’de ehliyet almanın Türkiye’deki gibi kolay olmadığını söyledi. İngiltere’de, Türk ehliyetinin geçersiz olduğunu belirterek, “Değişim durumu bile yok.” dedi. Çömez, ehliyet alabilmek için sürücü kursuna gittiğini ardından da sınava girip başarı elde ettikten sonra ehliyet alabildiğini anlattı. Vahid Vahidullah isimli Afgan da Çömez’i doğrulayarak Türk ehliyetinin başka ülkelerde kabul edilmediğini belirtti.
Erdi Okyay ayrıca vahim başka bir bilgiyi daha paylaştı. Yeni Yenice Köyü’nde hayvancılığın yüzde 70 oranında azaldığını belirten Okyay, “Bunun sebebi girdi maliyetlerimizin, gübre ve yem fiyatlarının artması. Bunu küçük çiftçiyi bitirme politikası olarak görüyorum çünkü buradaki büyük çiftliklere Avrupa Birliği desteği sağlanıyor. Mandıralar gelip sütü bizden 8 liraya alıyorsa onlardan büyük çiftlik olduğu için 10 liraya alıyorlar. Özetle; ayakta kalmak için sütü büyük çiftliklerden ucuza satmak zorundayız. Büyük şirketlere, devlet desteği de var. Köylü geçinemediği için artık göç ediyor. Gençlerin çiftçilik yapmasının önü kesiliyor.” dedi.
Çömez, “Bunun adı ihanet projesi” diyerek duruma tepki gösterdi ve sözlerine şöyle devam etti: “Çiftçiye diyor ki sen üretme kardeşim. Ben seni bitirmeye ve batırmaya kararlıyım. Sen hayvancılık ve çiftçilik yapma. Ben büyük şirketlere, Yahudi şirketlere bunları vereceğim. Türk çiftçisi planlı bir şekilde tüketiliyor. İşte bu da bir örnek. Sütün en önemli girdi kalemi yem. Yemin de yüzde 60’ı ithal. Yem fiyatlarıyla mücadele etmeniz tabi mümkün değil. Süt fiyatları da düşük olduğu için hayvanlar kesime gidiyor. Çiftçilerin yaş ortalaması 58 oldu. Çobanların çoğu Afgan. Türk köylüsü kendi topraklarında artık maraba yapılıyor. Tarım ve hayvancılık artık yabancıların elinde.”
İlk Satış Değil
AKP iktidarı, 30 Mart 2014’te dikkat çeken bir karara imza attı. 6360 sayılı Kanun ile birlikte Türkiye’de büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırı olarak belirlendi. Bu sınırlar içinde yer alan köylerin tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüştürüldü. Köylerin mahalle haline dönüştürülmesi, köylerde yaşayan vatandaşların mülkiyetleri üzerinde ciddi tehdit oluşturdu. Köylünün kullanımındaki mera arazileri, belediyelere ve hazineye devredildi. Ardından belediye ve hazine tarafından yok pahasına satılmaya başlandı. Tarım ve hayvancılık bitme noktasına geldi. Üretim olmayınca da Türkiye ithalata mahkum edilen bir ülke oldu. Bu satışlardan biri de eşsiz doğaya sahip Balıkesir’in Havran İlçesine bağlı Dereören ve Eğmir Mahallesi’nde yaşandı. Olayı yerinde inceleyen İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turhan Çömez’i karşılayanlar, onu AKP’li sanınca satışın perde arkasını anlatmıştı. Bir zamanlar Eğmir Mahallesi sakinlerinin kullandığı 200 dönümlük mera arazisinin Mısırlılara satıldığı öğrenilmişti. Araziyi alan Mısırlının da bu sayede Türk vatandaşı olduğu ortaya çıkmıştı.
“Rastgele Bir Satış Değil Bu”
Turhan Çömez daha önce yaptığı açıklamada, “Kaçak göçmenlerin bu ülkeye yerleşmesi için planlı bir çalışma söz konusu. Bu bir proje. BM’nin raporlarını inceledim. O raporda açıkça deniyor ki Türkiye, Tarım ve Orman Bakanlığı ile bir proje yürütüyoruz. Bu proje çerçevesinde Türkiye’de özellikle tarımın güçlü olduğu yerlerde Suriyelilerin kalıcı olması için onlara destek olacağız. Onlarla birlikte çalışacağız.’ Türk tarımının çökertilmesi için ülke ithalata bağımlı hale getiriliyor. Hayvanlar yurtdışından ithal ediliyor. Şimdi arazi satışı başladı. Rastgele bir satış değil bu. Bu satışın arkasında bir plan var. Bu planın uygulayıcısı Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve Türkiye Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı. Araziler el değiştiriyor. Havran’ın Eğmir Köyü’ne ait mera alanı da bu şekilde Mısırlılara satıldı. Bu merayı köylüden alıp haraç mezat sattılar. Balıkesir hayvancılığı çökertilip yabancılara peşkeş çekiliyor.” açıklamasında bulundu.
İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve İYİ Parti Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez, büyük tarım arazilerinin ve köylüye ait meraların göçmenlere satıldığına dair TBMM’ye yazılı soru önergesi vermişti.
Çömez’den 5 Soru
Çömez, 13 Şubat’ta verdiği soru önergesinde Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve Türkiye arasında göçmenlerin Türkiye’ye uyumu için çalışma olup olmadığını sormuştu. Çömez’in Meclis’e sunduğu soru önergesinde şu hususların aydınlatılması istenmişti:
1- Tarım ve Orman Bakanlığı ile BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) arasında ülkemizdeki kaçak göçmenlerle ilgili yürütülen ortak bir çalışma var mıdır?
2- Bu çalışmanın detayları nelerdir? Neleri içermektedir?
3- Söz konusu çalışma, ülkemizde tarım ve hayvancılık alanında öne çıkmış bazı belgelerde hazine arazilerinin, belediye arazilerinin ve kimi özel sektör arazilerinin göçmenlere tahsisini veya kiralanmasını öngörmekte midir?
4- Bu projenin uzun vadeli hedefleri arasında, kaçak göçmenlerin ülkemizde kalıcı olmalarını sağlamak da yer almakta mıdır?
5- Söz konusu plan hangi bölgeleri kapsamaktadır? Planın kapsadığı iddia edilen 5 ilimizden birinin Balıkesir olduğu doğru mudur?
