Konut endeksli şehircilik yaparsan şehir bir yerde şişip patlar.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hilmi DUYAR / POLİTİKA

 

Cumhuriyet Halk Partisi Edremit Belediye Başkan aday adayı Nevin Sayman Projelerini anlatırken, Edremit’in belediyecilik anlamında eksiklerini ve yapacaklarını açıkladı. Sayman, Tanrının bahşettiği cennet olan Edremit’in iyi yönetilemediğini vurgularken, konuta dayalı kalkınma planlamanın şehri şişirip patlatacağına dikkat çekti. Edremit’in başta göç olmak üzere, trafik, altyapı, hastane, arıtma sorunları yaşadığını, şehir plancısı olarak, meslek icabı sorunların çözüm odağı olduğunu kaydetti. Zeytin şehri Edremit’te, zeytin çarşısı bile bulunmadığını belirtip, hem çarşı, hem zeytin ürünleri imal eden bir fabrika kurmak istediğini açıkladı. Şehir plancısı olarak tüm körfez bölgesini, sokak sokak, adım adım tanıdığını, nerede yapılacak iş, tamamlanacak eksik varsa bildiğini ve çözümün de kendisinde olduğunu belirtti. Tarihten, turizmden, tarımdan, ipek yolu projesine katılmaya dek Edremit için pek çok projesinin olduğunu söyledi.

 

 

Nevin Sayman kimdir?

1970 İzmir Karşıyaka doğumluyum. Annem,  Makedonya Tikveş’ten Yugoslav göçmeni,  babam Havran, Kocaseyit köyünden. Babam Polis memuru olduğundan, Türkiye’nin dört tarafını dolaştık. 3 yaşına kadar Ankara’da kalmışız. İlkokula Diyarbakır Ergani’de başladım, Zonguldak Rüzgarlımeşe İlkokulu’ndan mezun oldum. Ortaokul ve Liseyi Aydın’da okudum. Aydın Cumhuriyet Kız Lisesi mezunuyum. 1986 yılında Gazi Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünü kazandım, 1991 yılında mezun oldum. Babam emekli olup Havran’a döndüğü için ben de baba ocağına yerleşmek için geri döndüm. 1992 yılında evlendim. 2 kız annesiyim. 1991 yılından bu yana serbest şehir plancısı olarak, Edremit Körfezi ve Balıkesir’de şehircilik hizmeti veriyorum. Kendi bölgemin dışında da Türkiye’nin pek çok yerinde şehir hizmeti vermiş ve vermekte olan bir şehir plancısıyım.

 

 

Yoğun işlerinizin arasında siyasete nasıl başladınız?

Uzun zamandır Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) içerisindeyim. Verilen her görevi gönül rahatlığıyla seve seve yerine getirmekteyim. 2009 yılında dönemin il başkanı Münir Balkanlı, yapılan bir kamu oyu yoklaması sonucu, halk arasında benim ön plana çıktığımı belirterek milletvekili aday adaylığımı gündeme getirdi. Benim için henüz erkendi fakat hiç düşünmeden kabul ettim. Çünkü benim bu şehre gönül borcum vardı. Hüseyin Pazarcı Balıkesir Kontenjandan birinci sıraya getirilince sıralama kaydı ve netice itibarıyla milletvekilliğim gerçekleşmedi. Tekrar mesleğime geri döndüm. Sivil Toplum Kuruluşlarında (STK) görev aldım. 3 yıl Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanlığı yaptım. Genel Başkanımız Türkan Saylan, “En genç dernek başkanım” derdi. Bundan çok onur ve gurur duyuyorum. Biz bu hükümetin başlattığı operasyon sonucu, Atatürkçü düşünceden yargılandık. İlk soruşturma Edremit’te başlatılmıştı, daha sonra Van’a kaydırıldı, bilindiği gibi ardından Türkan Saylan’la devam etti. Biz yargılanmada aklandık. ÇYDD üyeliğim devam ediyor. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin (ADD) üyesiyim.2 dönem kurultay delegeliği yaptım. 2019 yılında Edremit Belediye Başkanlığı’na aday adayı oldum. CHP Genel Merkezi’nin gönderdiği bir genelge vardı. “Eğer bu tip yerlerde görev alacaksanız, il,  ilçe yönetimlerine, girmeyin” diye. O yüzden de yönetimlerde görev almadım.

 

 

Belediye’yi CHP’nin yönettiği bir şehirde yaşıyorsunuz. Neyi beğenmediniz de aday adayı oldunuz?

Yönetim tarzını beğenmiyorum. Daha ilk başta beğenmediğim şeyler ortaya çıktı. Geçen dönem biz, 7 aday adayıydık. Diğer adayları bilmiyorum ama projelerini hazırlamış tek aday adayıydım. Çünkü 30 yılı aşkın süredir körfezde hizmet veriyorum. Edremit Körfezi’ni mahalle mahalle, sokak sokak biliyorum. Sıkıntılarını, sorunları biliyorum. Çözüm üreten bir mesleğe de sahibim. Çünkü belediyecilik bir şehri planlama işidir. Bu benim işim, benim mesleğim. Şehir plancıları sorunlara çözümler üretmek için vardır. Edremit’i nereden alıp nereye taşıyabilirim? Bize eğitim verilirken, “bir şehri planlarken aldığın nokta nedir? Getireceğin nokta nedir” diye eğitim veriyorlar.

Hasan Aslan bu konuda hazırlıklı bir belediye başkan adayı değildi. Bir şehirde belediye başkanlığına adaysan şehir için projelerinin olması lazım. Yani o şehri nereye taşıyacağını biliyor olman lazım. O şehre egemen olman lazım. O hakimiyeti projelerinde dile getirirsin, anlatırsın. Sorunları dile getirirsen, sorunların çözümlerini de dile getirirsin. Baktım ki bunlar yok. 5 yıl boyunca gördüğümüz olaylar maalesef Edremit’in eksiklikleri ve bu eksikliklere çözüm bulunamaması. Artık Edremit’e bir uzman elinin değmesi gerekir.

Sorun Hasan Aslan’da görülen eksiklikle başlayan bir süreç değil. 32 yıldır gördüğüm eksiklikler var. 32 yıl boyunca bütün belediye başkanlarıyla,  bütün meclis üyeleri ile çalıştım. Onlarda görmüş olduğum eksiklikler dedi ki, “Nevin, sen buranın ekmeğini yiyorsun,  Edremit’e bir borcun var. 32 yıldır Heybeye attıklarımız, biriktirdiklerimiz var. Ben bu bilgileri mezara götürmeyeceğim. Edremit halkına ve Edremit Körfezi’ne bu bilgimi, bu donanımımı kullanma zamanım geldi. Edremit’in de böyle donanımlı bir belediye başkanına ihtiyacı var. Belediyenin işi şehri planlamaksa, şehir plancılığı konusunda uzman, istekli, donanımlı, bilgili bir kişi var. Edremit bunu hak ediyor” diyerek aday adayı oldum.

 

 

Sizce Edremit’in en büyük sorunu nedir? Siz başkan olsaydınız ilk iş olarak ne yapardınız?

Edremit’in en büyük sorunu aşırı göç ve bu göç peşinden bir takım sıkıntıları beraberinde getiriyor. Göç alıyoruz ama neredeyse hiç göç vermeyen bir ilçeyiz. Pandemiden dolayı kalıcı göç almaya başladık. Sadece yazlık amaçlı gelen kişiler artık yaz kış kalmaya başladılar. Doğal gazın gelmesi bu süreçte mevcut nüfusun artmasına neden oldu. Doğası, kültürü, turizmiyle her anlamda bu bölge 1 numara. Memurundan tatilcisine herkes çok memnun kalıyor. Dönüp dolaşıp, muhakkak bir ev alıp buraya yerleşiyor. Buradaki en büyük sıkıntımız inşaat ağırlıklı planların yapılması ve Edremit’in inşaat ağırlıklı gelişiyor olması. Sadece konut yapımına yönelik binalar var.

Konut yapınca peşinden altyapı sıkıntısını getiriyor. Kanalizasyon problemi, yol problemi, otopark problemi var. Yeşil alan sorunu, sağlık hizmetleriyle ilgili sorunlar, eğitim, sosyal yaşam, kültürel hayat gibi pek çok sorunla karşılaşılıyor. Şehri planlarken sadece konut endeksli planlamaya girersen bu şehir bir yerde şişer ve patlar. Edremit’in yaklaşık 100bin kişi kapasiteli kanalizasyon arıtıma sistemi var. Bakıyorsun nüfus 200 binin üzerinde. Yetmiyor, yetiremiyorsun. İleri teknolojiyle arıtmanın yapılması gerekir. Arıtma için maalesef bir başlangıç göremedik.

Büyükşehirle olan sıkıntımız da bundan kaynaklı. Adamlar mevcut arıtmanın olduğu yeri, yeni bir arıtma alanı göstermeden yeşil alan yaptılar. Durum böyle olunca, arıtma çözülmeden daha çok kangren haline getirildi. Edremit Belediyesi arıtma yeri vermiyor diyerek, bütün suçu Edremit Belediyesi’ne atıyorlar. Arıtmayla ilgili Edremit’te mevcut bulunan Dalyan tarafındaki arıtmayla ilgili büyük bir sıkıntı yok. 57 dönümlük bir arazi var. Bu arazinin içerisinde yaklaşık 16 dönümlük arıtma tesisi mevcut. Geçmiş dönemlerde 57 dönümlük alanın etrafında arıtma yapılmak amacıyla tahsis edilmiş 80 dönüm arazi var. Bu araziler dikkate alınsaydı ve büyükşehir belediyesi gerçekten arıtmayı çözmek istiyor olsaydı mevcut arıtmayı iyileştirerek ileri teknoloji yeni bir arıtmanın temelleri atılabilirdi. Ama atmadı. Çünkü yanında Dalyan hazine arazisi var.

Bu hazine arazisini parselleyip satma derdine düştüler. Arıtma bu hazine arazisinin yanında olduğu için katma değerini düşüreceği düşünüldüğünden dolayı arıtmayı yok etme derdine girildi. Amaçları arıtmanın yanındaki yeri pazarlamak. O yer halkın kullanımına ayrılmış olan yeşil alan. Bu yeşil alanı konut alanına çevirip pazarlama derdine düştüler. Ve bunun savaşını veren 4 yıl uğraşan bir Nevin Sayman var. Netice itibarıyla da mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı aldırdık. Edremit Belediye Başkanı olursam, Ahmet Akın Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda bizim ilk işimiz Dalyan’daki mevcut arıtmanın olduğu yeri işler hale getirip ileri teknoloji arıtmanın da temellerini atıp en kısa sürede Edremit halkına yeni arıtma tesisi kazandırmak.

 

 

Kanalizasyon Arıtma Tesisi sorunu sadece Edremit’te değil, Edremit Körfezi’nin pek çok yerleşim alanında var. Bu konuda ne yapacaksınız?

Edremit’in Kanalizasyon Arıtma Tesisi sorunu en kısa sürede hallolur. Diğer arıtmaların da kolektif bir şekilde ele alınması gerekir. Güre, Altınoluk, için bir fizibilite raporu çıkarılıp nerede arıtma tesisi yapılması gerekiyorsa önceliğimizin oradaki arıtmalarla başlaması gerekiyor. Ama ben konuyu küçük ölçekte düşünmüyorum. Edremit Körfez’i, Ayvalık’tan başlıyor, Gömeç, Burhaniye ve Edremit’i içine alarak C harfi şeklinde Küçükkuyu’ya uzanıyor. Diğer belediyelerle birlikte ortak hareket ederek körfezin arıtma sorununu çözmemiz şart. Yalnız Edremit’in sorunu değil arıtma. Netice itibariyle denize akan bir arıtma var. Biz temiz olarak akıtmaya çalışacağız ama diğer taraf bu sorunu çözmezse Lodos estiği zaman, kokuyu alır, olduğu gibi Dalyan’dan başlar, Edremit’in içine kadar, o kokuyu, o pisliği, alır getirir. Çözüm için diğer belediyelerle iş birliği şart. Güre bu konuda çok bahtsız.  Hala vidanjörlerle foseptik çukurları boşaltılıyor. O da korkunç bir koku yayıyor. Güre’de acilen yerinin tespit edilip, bir an önce arıtma tesisi yapılması gerekiyor.

 

 

İvrindi, Havran, Burhaniye, Ayvalık’ta yeni hastaneler yapıldı, Edremit’te yeni hastane yok. Bu konuda düşüncenizi öğrenmek istiyorum?

Benim işimin bir parçası ve konum olduğu için bu alanda da gerekli projelerim var.  Şehir plancısı dediğin zaman, o şehre gerekli olan sosyal donatıların da yerlerini ayıran bir meslektir şehir plancılığı. Edremit’in modern hastanesi yok. Olanların bir kısmı kapatıldı. Edremit asker hastanesi, özel hastane, devlet hastanesi, SSK hastanesi ile hastane zengini bir ilçeydi. Çanakkale’den Edremit’e hasta gelirdi. Hangi mantıktır? Ne mantığıdır bilmiyorum, hastaneler kapatıldı. Hastane zengini olan Edremit hastanesiz kaldı. 2014 yılından beri hastane yeri aranıyor. Bir türlü yer bulunamadı. En sonda Havran, Bostancı kavşağının olduğu yere hastane yapılmasına karar verildi. Hastanenin yapılmasını herkesten çok ben istiyorum. Bir an önce olması gerekiyor ama seçilen yer yanlış. İmar planı olmayan, tamamen zeytin ormanının içerisine ve Edremit’in tamamen dışına, Havran ilçe sınırının bitişiğine hastane yeri koydular. Hükümetin uyguladığı politika gereği büyükşehir hastanelerinde olduğu gibi diğer devlet hastanelerini de şehir dışına atıyorlar. Vatandaş ulaşım zorluğu yaşıyor.

Yakınmaların olmasına rağmen ısrarla şehrin en uç noktasına atılan şehir hastaneleri var. Edremit’te bundan nasibini aldı. Hastaneye karşı bir plancı değilim. Öyle bir hale getirdiler ki sanki bunlar hastane yapıyorlar biz de hastaneye karşı çıkıyormuşuz gibi bir hava estirme derdindeler. Hastanenin yeri orası olmamalı. 700-800 kilometrekarelik bir alana sahip Edremit, Küçükkuyu’ya sınır olan Mıhlı’dan Bostancı Kavşağı’na gelene kadar, yaz trafiğinde acil kanamalı bir hasta ne kadar sağlıklı bir şekilde yetişebilir? 40 kilometrenin üzerinde bir yol gelecek. Hasta erişene kadar ölür. Hastanenin kendine ait bir yolu olsa hak verilir fakat cankurtaran araçları trafiğin içinden geçiyor.

 

 

Hastane nereye yapılmalı?

Büyükşehir belediyesine de önerdim. Zeytinli kavşağıyla, Kızılkeçili kavşağının arasında mevcut E87 karayolu geçiyor. Zeytinli tarafında, hazine, vakıf ve belediyeye ait imarlı araziler var. Olması gereken yer orası. Zeytinli kavşağı ve Kızılkeçili kavşağı Edremit’in orta noktası. E87 karayoluna alternatif yol yapıldığı takdirde, trafik sorunu da ortadan kalkacak.  Şehir planlarına baktığımda hastanenin olması gereken en uygun noktanın söylediğim yer olduğunu görüyorum. Maalesef en dibe attılar. Zeytin ağacı kesilecek, Hastaneye ulaşım için bağlantı yolu yapılacak.  Hastane planlanan yer İmar dışı. Hastane Bostancı kavşağı tarafına yapılırsa peşinden bir yığın istek olacak. Eczane gitmek isteyecek. Otel orada olmak isteyecek, medikal gelmek isteyecek, taksi durağı, lokanta aklınıza gelebilecek her türlü ticari faaliyet oraya gelmek isteyecek ve kaçak yapılaşmanın önü açılacak. Benim önerdiğim yer imarlı arazi. Bu konuyu işin uzmanlarına bıraksınlar.

 

 

Edremit olması gerektiği yerde değil mi?

Edremit olması gerektiği yerde değil. Her anlamda zengin olan, turizm, tarım, doğal güzellikler, kültür, bin pınarlı İda Dağı’nın su kaynakları, jeotermal,  anlamda artısı olan ilçede planlama yok. Biz bunları düzgün bir şekilde planlayıp öne çıkamıyoruz. En büyük eksikliğimiz bu. Ben Edremit’i bir turizm şehri, bir tarım şehri, bir kültür şehri yapmak isterim. Edremit’in doğal güzellikleriyle ön plana çıkmasını isterim. Bunun için düzgün bir strateji belirleyerek planlı hareket etmek gerekiyor. Çok fazla tarım arazilerimiz var. Tarım arazilerinin bir şekilde planlanması lazım. O dönem ne ekilecek? En düzgün mahsulü, en randımanlı mahsulü nasıl alırız? Bunları ziraat mühendisi ve çiftçilerle, planlamak isterim. Üretileni hem Türkiye’nin içinde, hem de yurt dışında pazarlayabiliyorsak gelişme olur.

Planının projesinin yapılması gerekir. Ben buna talibim ve en büyük projelerimden bir de çok övündüğümüz zeytin ve zeytinyağını ön plana çıkarmak. Susurluk bir tost, bir ayran ile işi götürüyor. Susurluk tostunu herkes biliyor, güzergahta seyredenler,  tost yemek, ayran içmek için Susurluk’ta duruyor. Tatilciler zeytin ve zeytinyağı almaya geliyor fakat bizim bir zeytin ve ürünleri çarşımız olmadığından, Edremit Halkı, navigasyon gibi konuklara adres tarif ediyor. Hem merkezde, hem yol üzerinde, zeytin ve zeytin ürünleri çarşısı şart. Edremit Belediyesi’nin büyük arazileri ve ED-BEL diye bir şirketi var. Bu şirketin zeytin ve zeytinyağı fabrikası kurmasını, bu fabrikada özellikle kadınlarımızın istihdam edilmesini isterim. Sabunu, zeytini, yağı, salamurası, turşusu, ile Edremit zeytininin marka olmasını isterim ve böyle bir projem var.

 

 

Yurt dışına açılmak için atılım mı yapacaksınız?

Çin’in 2023 yılında yol kuşak projesi var. Çin batıya açılmak istiyor. 67 ülke ile anlaşma imzaladı. Bunların içerisinde Türkiye’de var. Türkiye’de olan değişiklikleri görüyorsunuz. Çanakkale Köprüsü yapıldı. Biz İpek Yolu’nun bir kültür yolunun üzerindeyiz. Çandarlı’ya Dünyanın en büyük 10 limanından biri yapılacak. Tam bu güzergahın geçiş noktasında olan Edremit’in bundan yararlanması gerekir. Çandarlı Limanı, Çanakkale Köprüsü, Marmaray, İstanbul Havalimanı, bunlar Çin’in projelerine altyapı hazırlığıdır. Ekonomik anlamda Edremit bundan neden faydalanmasın? Ben Edremit öncülüğünde büyükşehir belediyesiyle de bağlantıya geçerek Balıkesir’i de 1 numara yapmak istiyorum. Küçük düşünmemek lazım, büyük düşünmek gerekiyor. Onun için kendi fabrikalarımızı kuralım istiyorum.

Kendi kooperatiflerimizi,  satış marketlerimizi oluşturalım istiyorum. Körfezde üretilenleri pazarlayalım istiyorum. Turizm Bakanlığının 2023 master projesi var. Proje incelendiğinde Balıkesir’in de içinde yer aldığını görüyoruz. Bakanlık belediyelerin yer belirlemesini istiyor. Yer belirlendiği takdirde İnşaat halinde her türlü desteği verecek. Elektrik,  KDV gibi kalemlerde indirim olacak. Aynı zamanda sağlık turizmiyle bağlantılı hasta getirme olayında da destek veriyor. Termal kaynaklarımız var, belediyenin buralarda oldukça fazla yeri var. Öncülük yapıp turizm alanı olarak belirledikten sonra bakanlığa yerimiz olduğunu söylese Turizm bakanlığı her türlü desteği sağlayacak. Burada bize düşen görev önce yer, sonra istihdam sağlamak. Edremit’te baktığımızda herkes belediyeyi bir iş kapısı olarak görüyor. Öncelikle bu zihniyeti yok etmek lazım. Belediyeler tabii ki gerektiğinde işçi alır ama alınması gerektiğinden fazla talep var. 50 kişi alacaksın, 3 bin başvuru var. Demek ki iş alanları yaratmak gerekiyor. İş alanlarını sadece konut inşası yaparak yaratamazsın. Yatırım yapman gerekiyor. Turizm yatırımı yapman gerekiyor. Fabrikaların açılması gerekiyor.

 

 

Bu yatırımlar göçü ve beraberindeki sorunları arttırmaz mı? Yaz aylarında Trafik kilitleniyor.

E87 karayolu yapıldı. Çanakkale Köprüsü de açıldıktan sonra trafik daha da arttı. Yaz aylarında daha fazla artıyor. Karayollarını yapmak karayollarının işi ama kavşakların düzenlenmesinde belediyeler baskıcı olmalıdır. Altınoluk ve Akçay Kavşağı’nda sıkıntılar yaşanıyor. Çünkü bir kavşak düzenlemesi yok. Işıklarda trafik kilitleniyor. Karayollarının acilen çözüm bulması lazım. Zeytinli’de çözüm bulundu. Akıllı kavşak yapıldı. Bu kavşağın yapımının da büyükşehir belediyesine ait olduğunu gördük. Akıllı kavşak dedik ama gerçekten çok sorunlu bir kavşak haline geldi. Yani Karayolları üzerinde yapılan bu tür düzenlemeler belediyelere ait olan düzenlemeler değildir. Ben bir şehir plancısıyım ama kavşak düzenlemesi benim işim değil.

Çünkü Karayolları kendi bünyesinde yol mühendisleri barındırıyor. Sanat yapıları yapmak, kavşak düzenlemelerini yapmak, karayollarının işidir. İşi uzmanına bırakmak gerekiyor. Karayolları gevşek davranıyorsa, Edremit Belediyesi’nin, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi baskı yapmalıdır. Şehir içi trafiği ayrı bir felaket. Mevcutta kullanılan ana arterlerin yol boyu otopark olarak kullanılmasından kaynaklanan sıkıntılar büyük ve Edremit halkını perişan ediyor. Demek ki yol düzenlemesi yapmak yetmiyor. Yolu düzenlerken ileriye dönük düşünülmeli. Edremit’in en büyük ihtiyaçlarından biri otopark. Edremit’in ne girişinde, ne çıkışında otopark var. İyi bir ulaşım planlaması yapılarak mevcut ana arterlere destek sağlayacak yeni arterler üretilmeli. Merkezdeki trafik yoğunluğunu Edremit’in dışına atmak, alternatif yol üretilmesine bağlı. Yapılırsa sıkışıklık bir nebze giderilecektir.

 

 

Türkiye’nin gündeminde deprem ve kentsel dönüşüm var. Edremit için bu konuda neler yapılabilir?

Türkiye’nin pek çok yerinde olduğu gibi, Edremit’te 1’inci derece deprem bölgesinde yer alıyor. Türkiye genelinde iller, ilçeler bazında fay haritaları çıkmış değil. Şimdi MTA’nın hazırlamış olduğu büyük ölçekli, diri kırıkları gösterir bir harita var. Mikro ölçeğe indirgediğinde tam olarak nereden geçtiğini çok net göremiyorsun. 2 üniversite ile görüştüm bu konuyu. MTA haritalarında gördüğümüz fayların 1/1000 ölçekte haritalanmasını istiyorum.

Araştırmalar yapılarak hangi araziden, hangi parselden geçiyor? En küçük ölçüye kadar inip Edremit’te netleştirilmesini ve imar planlarına aktarılmasını istiyorum. Çünkü şehir plancılığı yaparken, arazide bir planlama yaparken fay hatlarını göremiyoruz. Sadece elimizde veriler var. O veriler doğrultusunda işlem yapılıyor. Kırıklar toprağın altından nereye gidiyor, nerede ne tarafa dönüyor? Nasıl şekil alıyor? Saptanmalı. Bu konuda etkili ve yetkili üniversiteler var. Sağa sola para çarçur edileceğine döner sermayelerine yatırılır, hatlar belli zaten. O hatlar üzerinde ölçümler yapılır ve 1/1000 ölçekli haritalara işlenir. Böylece imar planları yapılırken ve şehir şekillenirken bunlar göz önüne alınarak bina yapılmaması gereken yerler, imara açılmaması gereken yerler belirlenmiş olur, şehir ona göre şekil alır. Depreme dayanıklı dirençli şehirler yaratmamız gerekiyor. Ekip kurup Edremit bina stoklarında, depreme dayanıklılık belirlenmelidir.

Yıkılması gerekenler, güçlendirilmesi gerekenler var mı? Belirlemek gerekiyor. Toplanma alanlarımız yok. Ben bir plancı olarak yaptığım planlarda yeşil alan ayırıyorum. Belediyelere teslim ediyoruz, yerinde uygulamaya geçildiği zaman bakıyoruz ki o yeşil alanların yerinde yeller esiyor. Yeşil alanlar yeşil alan olarak kullanılamıyor. Deprem parkları oluşturulmalı. Bir alanda toplanıyorsun, krizi bir atlatıyorsun, panik ve kriz atlatıldıktan sonra yeşil alanlarda bir zaman geçirmen gerekiyor. Onun için deprem parkları oluşturmak istiyorum. İçinde çadırları, erzağı, hiltisi, aydınlatma takımları, depoları olan deprem parkları yaratmak istiyorum. Bununla ilgili Japonya’dan örnekler aldık. Arkadaşlarımızla beraber çalışmalarını yapıyoruz. Bunlar zor şeyler değil. Ne yapmak istediğini biliyorsan, şehri ona göre şekillendirirsin. Edremit artık bina kusuyor. Yeter bu kadar bina. Yaşamsal alanlar yaratmak lazım. Çocuklarımızın spor yapabileceği alanlar yeterli değil. Sayılarının arttırılmalı.

 

 

Turizm kenti Edremit için Turizm değerlendirmesi yapar mısınız?

Turizme öncelik verilmesi gerekiyor. Konferans turizmi, kültür turizmi, sağlık turizmi, av turizmi, doğa turizmi, bunların hareketlenmesi lazım ki Edremit’teki 3-4 aylık turizmi 12 aya yayabilelim. Edremit Körfezi deniyor fakat su sporları konusunda çok büyük eksiğimiz var. Su Sporları Merkezi açalım çünkü 47 kilometrelik sahil şeridimiz var. Havamız çok güzel ve bu nedenle Altınoluk’ta Astım Hastanesi açılacaktı, yılan öyküsüne döndü. Altınoluk’ta Antandros antik kenti ve burada yapılan kazılar var. Bu değere sahip çıkmamız gerekiyor.

Antandros kazı alanının etrafında kamulaştırmalar yapıp tarihi olduğu gibi gün yüzüne çıkararak bütün dünyaya duyurmamız gerekiyor. Aeneas’ın Antandros’tan çıkıp, Roma’ya gidişi, torunları Romus ve Romulus kardeşlerin Roma İmparatorluğu’nu kurmaları tüm dünyaya duyurulmalı. Bu olgular gün yüzüne çıkarmalı. Antandros geçmişten günümüze gelen bir şehircilik örneği. Turizm açısından, tarihi, doğayı, kültürü kullanmamız gerekiyor. Edremit’i yaşanabilir bir şehir haline getirmek istiyorum. Sağlıklı, mutlu, doğayla iç içe, insanla doğanın tamamen uyumunun sağlanmış olduğu bir şehir yaratmak istiyorum. Böyle bir donanımım böyle bir vizyonum var.

Çok iyi bir ekiple doğru insanlarla, doğru projelerle Edremit’i şu anda bulunduğu yerden çok ileriye taşıyacağıma inanıyorum. Bu arada eskiden yapılan, Altınoluk, Akçay, Güre ve Zeytinli’deki festivalleri tekrar canlandırmak gerekiyor. Edremit 3194 sayılı İmar Kanunu’nun bütün maddelerinden etkilenen bir şehir.  Bir tek Doğu Anadolu ve İstanbul Boğaziçi Kanunu hariç tüm yasalardan yararlanabiliyor. Bunun nimetlerinden projelerle yararlanmalı.

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
Konut endeksli şehircilik yaparsan şehir bir yerde şişip patlar.
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!