TRT’nin uluslararası dijital platformu “Tabii”nin tanıtımı Beykoz Kundura Fabrikası’nda yapıldı.
Tanıtım etkinliğine Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı, Anadolu Ajansı (AA) Genel Müdürü Serdar Karagöz ve AA Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Özhan’ın yanı sıra sanat, sinema, siyaset, spor, iş ve reklam dünyasından çok sayıda isim katıldı.
TRT’nin uluslararası dijital platformu “Tabii”nin isminin ve logosunun tanıtıldığı etkinlikte konuşan TRT Genel Müdürü Sobacı, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralananlara ise şifa dileyerek sözlerine başladı.
Sobacı, TRT olarak uluslararası dijital platform için uzun suredir titizlikle çalıştıklarını ifade ederek, “Dijital alanda daha adil bir dünya mümkün şiarıyla yola çıkarak geliştirdiğimiz dijital platform ülkemizin uluslararası arenada yeni bir markası olması için bugün küresel yolculuğunun ilk adımını atıyor.” dedi.
“7 Mayıs’ta izleyicilerimizin ilgisine sunulacak”
TRT’nin Türkiye’nin işitsel ve görsel hafızasını oluşturması bağlamında bir bellek olduğuna dikkati çeken Sobacı, şunları kaydetti:
“Bugün gelinen noktada sesimiz 18 televizyon, 17 radyo kanalı, 7 uluslararası dijital haber platformu, çok sayıda uygulama, ulusal ve uluslararası düzeyde onlarca etkinlik ile 41 dil ve lehçede dünyanın 7 kıtasında yankılanmaktadır. TRT, bugünlere dönüşerek, gelişerek, büyüyerek gelmiştir. Her daim çağın gereksinimlerini ve ortaya çıkan potansiyelleri değerlendirerek hareket etmeyi temel ilke olarak benimsemiştir. Günümüzde dünya çok büyük bir dijital dönüşümün içerisinde. Yayın ve yapım alanı ise bu dönüşümün merkezinde yer alıyor. Kendi değerlerini, ilkelerini varoluş nedenlerini koruyarak bu dönüşüme uyum sağlayan kurumlar ve ülkeler ayakta kalmakta, diğerleri ise izleyici konumunu sürdürmektedir. Dijital yayıncılık pazarının 2022 yılı itibarıyla 500 milyar doları bulduğu ve her yıl ortalama yüzde 20 oranında büyüdüğü düşünüldüğünde bu küresel pazardaki dönüşümü yakalamanın pek çok fırsata gebe olduğunu görüyoruz.”
Sobacı, Türkiye’de dijital platform kullanımının son yıllarda yüzde 347 oranında arttığına da işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyadaki aile odaklı içerik ihtiyacını karşılayacak öncelikli mecra olacağız. Film ve dizilerimizin yanı sıra emanet zihinler ve kalpler olarak gördüğümüz çocuklarımız için yepyeni animasyon içerikleriyle bize güvenen ailelerimizin yeni dijital evi haline gelecek. Bu vizyon çerçevesinde belirtmek isterim ki TRT uluslararası dijital platformumuz tüm insanlığı aynı suda yıkamak isteyenlere karşı açılmış saf, doğal ve yeni bir kaynaktır. Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlarken, bölgesinde ve dünyada söz sahibi olan, teknolojisiyle oyun bozan, kendi değerleriyle yükselen Türkiye’nin TRT’si olarak yayıncılık alanında küresel meydan okuma yapıyorsak bu meydan okuma gerçek ve önemli verilere dayanıyor. Dijital platformumuz sayesinde ülkemizde, bölgemizde ve önümüzdeki süreçte tüm dünyada Türkiye’nin TRT’sine ve yapımlarına insanlar istediği yer ve zamanda ulaşabilecek. Ülkemizin yapım sektörü yenilikçi bir perspektifle, yeni hikayeler ve projelerle canlanacak. Platformumuzun güzel vatanımızın tanıtımından turizmine, ekonomisinden kültür zenginliğinin paylaşılmasına önemli katkıları olacak. TRT uluslararası dijital platformu ilk aşamada Türkçe, İngilizce, İspanyolca, Urduca ve Arapça dillerindeki içeriklerden oluşacak. 30 yeni yapım ve 184 bölüm ile açılış aşamasında en zengin orijinal içeriğe sahip platform unvanını taşıyacak. İyi projelerimizin yanı sıra TRT’nin sevilen yapımlarının da yer alacağı platformumuz ülkemizde 7 Mayıs’ta izleyicilerimizin ilgisine sunulacak.”
Sobacı, TRT’nin uluslararası dijital platformu “Tabii”ye “www.tabii.com” adresinden ulaşılabileceğini ve ilk etapta Türkiye’deki kullanıcılara ücretsiz olacağının da müjdesini verdi.
Orijinal içeriklerle meraklıların karşısına çıkmaya hazırlanan uluslararası dijital platformda aksiyondan komediye, tarihi dramadan animasyona kadar birçok içerik izleyiciyle buluşacak.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “TRT dijital platformu, küresel alanda çok ciddi bir aktör olarak rekabet edecek.” dedi.
TRT’nin uluslararası dijital platformu “Tabii”nin tanıtım etkinliği Beykoz Kundura Fabrikası’nda yapıldı.
Altun, burada yaptığı konuşmada, böylesine önemli bir etkinlikte olmaktan çok büyük mutluluk, heyecan ve gurur duyduğunu söyledi.
Hatırı sayılır bir süredir, büyük bir gayretle gelmesini bekledikleri bir günü ve anı yaşadıklarını aktaran Altun, “Çok şükür bu anı hep birlikte siz dostlarla birlikte tecrübe ediyoruz. Birlikte bu anı yaşıyoruz. Hamdolsun. Elbette TRT, yıllardır kurulduğu günlerden bugüne hep yeniliklere imza atmış, hep öncü olmuş bir kurum. Hem ulusal anlamda hem de son dönemde Türkiye’nin geliştirdiği kapasiteyle birlikte, uluslararası alanda çok ciddi öncülükler yapmış, çok başarılı işlere imza atmış bir kurum. TRT esas itibarıyla bir kamu yayıncısı fakat özel sektörle uluslararası alanda yarışabilen bir kamu yayıncısı. Bu yönüyle bir yandan kamu çıkarını gözetirken, öte yandan da özel sektörün o sert rekabet ortamında ayakta durabilen ve bu süreçte de çok başarılı işlere, öncü işlere imza atabilen bir kurum.” diye konuştu.
Bugün itibarıyla bu kurumun gerçekleştirdiği yeni bir projeyi, TRT’nin uluslararası dijital platformunu açtıklarını dile getiren Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada bu önemli etkinliğe ‘Hayırlı olsun’ diyoruz. Bu proje gerçekten bizim için çok ama çok önemli bir proje, çok hayati bir proje. Her şeyden önce Sayın Cumhurbaşkanımızın çok yakından takip ettiği, anbean takip ettiği ve gerçekleşmesi için de her tür kolaylığı sağladığı bir proje. O yüzden ben de sözlerimin başında öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımıza, bu değerli projenin hayata geçmesine, ortaya çıkmasına verdiği katkılar dolayısıyla sonsuz teşekkürler ediyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar.
Bu proje, büyük ve güçlü Türkiye’nin gurur projelerinden, şeref projelerinden biridir. Çok açık ve net ifade etmek istiyorum. TRT’de yeni yönetim göreve geldiğinde birlikte ciddi müzakerelerde bulunduk. ‘Bu yeni yönetimin gerçekten marka projesi ne olacak?’ diye tartıştık. Çok müzakere ettik. Sonuçta böylesi bir uluslararası dijital platformun, TRT’nin öncü rolüne yakışacağını ve Türkiye’de çok ciddi anlamda bir ihtiyaç halini alan bu projenin de hayata geçirilmesinin TRT’ye yakışacağını kararlaştırdık.”
Altun, bu süreçten sonra TRT Yönetim Kurulu’nun bu misyonu benimsediğini ve hayata geçmesi için gerekli tüm kolaylıkları sağladığını vurgulayarak, öncelikli olarak TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı, Genel Müdür Yardımcısı Ziyad Varol ve TRT çalışanlarına teşekkür etti.
“Teknolojik, bilişim altyapısıyla çok muhteşem bir proje çıktı”
Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu projeyi desteklerken her zaman, Türkiye’nin uluslararası, bölgesel ve küresel gücüne yaraşır bir proje ortaya çıkarmalarını istediğini ifade etti.
Bu dijital platform oluşurken her şeyden önce teknolojik altyapısının oluşturulduğuna değinen Altun, “Çok ciddi gayretler gösterildi. Bu güçlü teknolojik altyapıyla, bilişim altyapısıyla çok muhteşem bir proje çıktı. Böylesi bir projenin, yerli, milli bir dijital, teknolojik altyapısı olmamış olsa bu gerçek anlamda sizin projeniz, gerçek anlamda bizim projemiz, gerçek anlamda bu ülkenin projesi olmazdı.” dedi.
Altun, bu projenin yerli, milli ve teknolojik altyapısıyla Türkiye’nin, milletin olduğunu vurgulayarak, “Bunun yanında elbette yine bir kısmını sadece küçük bir kısmını izledik. Çok nitelikli içerikler oluşturuldu. Dijital platform hayata geçmeden önce içerikleriyle ön plana çıktı. Şu tercihte bulunulabilirdi, TRT zaten çok güçlü yapımları elinde bulunduran bir kanal ve zaten elde olan güçlü yapımlarla böylesi bir dijital platform açılabilirdi. Fakat bunun ötesine geçildi. Bu platform için özgün, güçlü içerikler oluşturuldu.” diye konuştu.
“Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası sürecine katkı vermeye devam ediyoruz”
Bir yıl öncesinden başlayan bu sürecin bugün meyvelerini topladıklarını söyleyen Altun, daha da toplayacaklarını ifade etti.
Altun, projenin aslında şubat ayında kamuoyuna duyurulacağını hatırlatarak, 6 Şubat’ta “asrın felaketi” olarak nitelenen depremin yaşanması nedeniyle 14 milyon insan, 11 il ve 60’ın üzerinde ilçeyi etkileyen felaketin yaralarını sarmak için Cumhurbaşkanı’nın önderliğinde gece gündüz demeden çalıştıklarını vurguladı.
Söz değil, gerçek anlamda iş yaptıklarına dikkati çeken Altun, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanımızın sözünü yerine getirmek için her birimiz kendi alanımızda gayret ediyoruz. Fakat öte yandan elbette bugün bu projede de görüldüğü gibi kendi alanlarımızda büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası sürecine katkı vermeye de devam ediyoruz. TRT dijital platformu, küresel alanda çok ciddi bir aktör olarak rekabet edecek. TRT dijital platformu, Türkiye’deki dizi ve film sektörünün daha da güçlenmesine, daha nitelikli, gerçek, toplumsal, kültürel zemini olan içerikler çıkarmasına katkıda bulunacak. Bütünüyle hem sektöre hem ülkemize hizmet edecek. Diğer yandan bu dijital platform aynı zamanda Türkiye markasının gücüne de güç katacak”
“Projenin hayata geçirilmesi büyük ve güçlü Türkiye’nin varlığı sayesinde oldu”
Bugün bu projenin hayata geçirilmesinin büyük ve güçlü Türkiye’nin varlığı sayesinde olduğunu dile getiren Altun, “Bu, büyük ve güçlü Türkiye’nin mimarı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan sayesindedir. Tekrar ifade ediyorum, en büyük teşekkürü ona yapmalıyız. Cumhurbaşkanımız bizi ilgilendiren iki önemli seferberlik ilan etti. Bir dijitalleşme seferberliği, iki iletişim seferberliği. Bu çabamız, bu iki seferberliğin esas itibarıyla bir uzantısıdır. Bu iki seferberlik bizim için yol gösterici mahiyettedir. Bu seferberlik çerçevesinde elbette bir yandan teknolojik altyapımızı güçlendirmeye yönelik çok ciddi bir gayret gösterdik. Baktığımızda sadece bugün itibarıyla değil, 20 yıllık süreçte medya alanında, iletişim alanında, dijitalleşme alanında Türkiye’nin çok ciddi bir teknolojik atılım yaşadığını, çok ciddi kapasite arttırdığını hepimiz görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye Yüzyılı, kültürel altyapımızı güçlendireceğimiz bir dönem olacak”
Altun, bir ödevlerinin daha olduğunu kaydederek, şunları söyledi:
“Türkiye Yüzyılı, bu noktada bizim kültürel altyapımızı güçlendireceğimiz bir dönem olacak. Bu çerçevede ortaya koyacağımız çok ciddi gayretler söz konusu olacak. Zira Batıcı, kültürel hegemonya bugün itibarıyla dünyayı tek tipleştirmekte, dünyayı gerçek anlamıyla tatsız bir mekana dönüştürmektedir. Bizim gayretlerimiz özgün, çok boyutlu, güçlü içerikler üreterek bu dünyayı gerçek manasıyla renklileştirmektir. Bu dünyayı gerçek anlamda yaşanabilir kılmaktır. Dünya şu anda Batılı küresel içerik üreticilerinin, kartellerinin hegemonyasıyla yüzleşmektedir. Medya alanında, iletişim alanında, popüler kültür alanında kendisini gösteren adaletsizlik, bizim mücadele ettiğimiz, etmeye de devam edeceğimiz bir adaletsizliktir.”
Altun, Batıcı hegemonya içerisinde her şeyden önce sınırlı temsilden ve yine adaletsiz bir bölüşümden bahsedildiğini vurgulayarak, “Biz bölüşümün adaletli olması gerektiğini, temsilin çoğullaşmayla paralel, koşut bir şekilde yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bütün uluslararası alandaki toplum kesimlerinin temsil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Mazlumların, mağdurların, madunların da temsil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. O nedenle sessizlerin sesi olmaya gayret ediyoruz. Bu platformla uluslararası alana bir iddia ile çıkıyoruz, bir alternatif ortaya koyuyoruz.” dedi.
“Bu projenin, Türkiye Yüzyılı’na çok yakıştığını düşünüyorum”
Altun, bu alternatifin her şeyden önce Batılı sömürge düzenine meydan okuma olduğunun altını çizdi.
TRT dijital platformunun sadece bir dilde değil, 5 dilde yayın hayatına başladığını kaydeden Altun, platformun yeni dillerle de yoluna devam edeceğine inandığını söyledi.
Altun, artık küresel alanda sadece tüketen değil üreten konumda olunduğunu ve bunu kültürel alanda da somut bir şekilde ortaya koyduklarını vurgulayarak, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bir ve beraber olduğumuz için güçlüyüz. Yıllar yılı özellikle batılılaşma döneminden bu yana ne yazık ki bu toplumsal birliği, ülkemizi bölmek, zayıflatmak için bozmaya çalışanlar hep olageldi. Biz yine kendi alanımızda bu dışarıdan yönetilen çabayı bertaraf ediyoruz. Bertaraf etmek için elimizden geleni yapıyoruz ve bizi birleştiren hikayelerle 85 milyona hitap ediyoruz. Bizi birleştiren hikayelerle tüm dünyaya hitap ediyoruz. Ben bu projenin Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına, Türkiye Yüzyılı’na çok yakıştığını düşünüyorum.”