MUHARREM İNCE HEM İKTİDARI HEM MUHALEFETİ ELEŞTİRDİ
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce Balıkesir’e gelerek esnafın nabzını tutarak vatandaşların sorunlarını dinledi. Çarşamba Pazarı’nda miting yaparak vatandaşlara seslenen Muharrem İnce ülkenin içinde bulunduğu zor şartlar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
İktidar ve muhalefet partilerini de eleştiren Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı’ndan aynı anda kurtulmak gerektiğini ileri sürdü. AK Parti hükümetini zamlar üzerinden örseleyen Muharrem İnce, muhalefet partilerini de TSK’ya yönelik suçlayıcı açıklamaları üzerinden sert dille eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun birbirlerini kurtardığını dile getiren Muharrem İnce, “Erdoğan, Kılıçdaroğlu’ndan, Kılıçdaroğlu’da, Erdoğan’dan gayet memnunlar. Mutlu, mesut yaşıyorlar” diye konuştu.
Mezun olduğu okulu ziyaret etti
Eski Kepsut Caddesi’nde partililer tarafından konvoyla karşılanan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce daha sonra şehrin en kalabalık caddelerinden biri olan Milli Kuvvetler ve Anafartalar Caddesi’nde esnaflarla hayırlı işler dileyerek vatandaşlarla fotoğraf çektirdi. Yıllar önce yüksek öğrenimini tamamladığı Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi’ne de giden Muharrem İnce burada da öğrencilerle bir araya gelerek eski günlerini yad etti. İnce Balıkesir programının en sonunda Bahçelievler Mahallesi’nde kurulan Çarşamba Pazarı’na giderek vatandaşlara hitap etti.
“TATLINIZI YERKEN ONA DA ZAM GELEBİLİR”
Konuşmasına ekonomiye değinerek başlayan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce şunları söyledi:
“Ülkeyi dönüştüreceğiz, değiştireceğiz, Türkiye’yi ayağa kaldıracağız, onlara matematik, fizik, kimya öğreteceğiz. Hayallerimiz buydu. Bunları yaptık yıllarca öğretmenlikte. Sonra milletvekili olmayı hayal ediyordum. Dört sene önce bu meydanlarda millete dedim ki Erdoğan bir daha seçilirse dolar 10 lira olur dedim. Bana güldüler, dolar 4 liraydı o zaman. Ben de tutturamadım dolar 20 lira oldu. Şimdi Erdoğan bir daha seçilirse ne olur? Bir daha seçilirse dolar 40-50 lira mı olur bilmem. Ama pazara el arabasıyla para götürürsünüz. Lokantaya gittiğinizde lokantada çorbayı söyleyip kuru fasulyeyi, tas kebabını daha sonra söyleyeyim demezsiniz. Garson gelir bir çorba, bir tas kebabı, bir pilav, bir Kemalpaşa dersiniz. Hepsini aynı anda söylersiniz. Çünkü Kemalpaşa yerken zam gelebilir. Türkiye’nin durumu budur. 20 yıl önce bizim SEKA’mız vardı. Artık yok. 20 yıl önce TEKEL’imiz vardı, PETKİM, TÜPRAŞ’ımız vardı. Limanlarımız, bankalarımız, sigorta şirketlerimiz vardı, değerli arazilerimiz vardı. Bunların hiç biri bugün yok. Erdoğan 20 yıl önce geldiğinde dolar 1,60 TL’ydi, şimdi 18,60 oldu Borcumuz katlandı, satacak bir şey kalmadı, evdeki halıları dahi sattık.”
“TÜRKİYE’DE HER ŞEY ÇÖKTÜ”
AK Parti iktidarının 20 yıllık yönetimini değerlendiren Muharrem İnce şunları ifade etti:
“Bu arada bu 20 yılda neler yaptı? Balıkesir Türkiye’nin kendine özgü en değişik kentlerinden birisidir. Maden dersen maden var. Tarım dersen tarım var. Turizm, hayvancılık hepsi var. Tek başına Balıkesir’i planla koca Türkiye’ye baksın. Olabilir bu. Fakat 20 yıl içerisinde bir kanun çıkardılar. GSMH’nin yüzde 1’i tarımı desteklemeye ayrılır diye kanun çıkardılar. Hiçbir zaman uymadılar. Tarımı bir stratejik sektör olarak görmediler. Gübre fiyatları yüzde 300 artmış, mazot yüzde 184 artmış. Domates de peynir de pahalı. Çiftçi geçinemiyor, memur alamıyor. Tarlada ucuz, rafta pahalı. Neden söyle oldu? Çünkü bunların kafası şöyle çalışıyor. Diyorlar ki paramız var ekilmese de olur, dışarıdan alırız. Alamazsın. Gün gelir paran da işe yaramaz, satmazlar. Pandemi olur, savaş olur bulamazsın. Bu toprakların anavatanı buğday, dışarıdan alıyoruz. Mercimek ilk kez Türkiye’de ekilmiş, mercimeği de dışarıdan alıyoruz, samanı da dışarıdan alıyoruz. İlaç dışarıdan, civciv, yem dışarıdan, çoban Afgan o da dışarıdan, Erdoğan’a sorsan yerli ve milli. Ama yerli ve milli hiçbir şey yok. Üretmeyen, üretemeyen, dışa bağımlı bir ülkeyiz. Bizim okuldayken öğretmenlerimiz Türkiye kendi kendine yetebilen 7 ülkeden birisi diye anlatırdı. Türkiye’yi bize böyle anlatırlardı, ama bugün öyle değil. Ayçiçeğini dışarıdan alıyoruz. Türkçede bunun 6- 7adet adı var. Bir dilde 6-7 ismi bulunan bir ürün bu, onu bile dışarıdan alıyoruz. Simidin susamını dışarıdan alıyoruz. Nohudu dışarıdan alıyoruz. Tarımı çökerttiler. Tarımda çalışan kişi sayısı 500 bine geriledi. Peki, eğitimi ne yaptılar? Çocuklarımız kaçak kurslarda, yurtlarda tacize uğruyor. Eğitim de çöktü. Sağlıkta ne oldu? Hastaneye gidiyorsun, sıra veriyorlar Allah için alabilirsen. Önceden kuyruklar hastanenin önündeydi şimdi kuyruklar evde. Hastaneye gittin, muayene ediyorlar ama tedavi etmiyorlar. Muayene olmak serbest tedavi olmak yasak. Türkiye’nin durumu budur.”
“MÜLTECİLERİ GELDİKLERİ GİBİ GÖNDERECEĞİM”
Ülkedeki mülteci sorununu çözeceğini de ifade eden İnce, “Peki, Türkiye’nin Erdoğan gelmeden önce de ekonomik sorunları vardı. Tamam anladık. Terörle ilgili sorunları vardı evet, doğru. Türkiye’nin bir sorunu vardı, yani 20 yıl önce hiç olmayan bir sorunu vardı. Neydi? Suriyeliler, Afrikalılar, Pakistanlılar. Türkiye’nin böyle bir sorunu yoktu. Bu sorunun mucidi Erdoğan’dır. Açık kapı politikası uyguladı, gelene geç dedi, sınırlar kevgire döndü, sokaklar mülteci dolu. Her 10 kişiden birisi sığınmacı. Size söz veriyorum; Memleket Partisi’nin iktidarında Allah’ın izni, milletin isteğiyle ben cumhurbaşkanı olursam hepsini geldikleri gibi göndereceğim” dedi.
“20 YILDIR SORUNLARI ÇÖZEMEYEN ERDOĞAN SORUNLARINIZI ÇÖZECEĞİM DİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20 yıldır yapamadıklarını önümüzdeki seçimden sonra yapacağını dile getirmesini eleştiren Muharrem İnce şunları kaydetti:
“20 yılın sonunda eğitimi bitiren, tarımı çökerten, sokakları mülteci dolduran, Hazine’yi boşaltan, çocuklarımızın sınavda sorusunu çalan, Hazine’den paramızı, sandıkta oyumuzu, sınavda sorumuzu çalanlar şimdi çıkmış 20 yıl sonra diyor ki ben sizi düze çıkarırım. Enflasyonu ben dizginlerim, doları ben düşürürüm, mazotu ben ucuzlatırım diyor. Niye yapmadın 20 yıldır, elini tutan mı vardı? Bakanları, valileri, genel müdürleri sene atıyorsun. Talimat veriyorsun ‘faizi indir’ diyorsun indiriyorlar. Merkez Bankası’nın politika faizleri indirdiğinde siz bankaya gittiğinizde düşük faizli kredi alabiliyor musunuz? Hayır. 10,5 olmuş ne işe yarıyorsa. Politika faizi 10,5 2023 bütçesi var mecliste orada faize ayrılan para 565 milyar TL. İki katına çıkmış. Faiz düşüyorsa, faiz harcaması neden artıyor? Demek ki sen bu millete yalan söylüyorsun. 20 yıldır çözemeyen Erdoğan şimdi ben sorunlarınızı çözeceğim diyor.”
“ERDOĞAN’IN ESKİLERİYLE Mİ SORUNLARI ÇÖZECEKSİNİZ”
Muhalefet partilerini de yapacakları yüzünden eleştiren Muharrem İnce şunları dile getirdi:
“Öbür tarafa geçiyorum, muhalefete; Kılıçdaroğlu diyor ki o çözemez, ben çözerim diyor. Kiminle birlikte çözersin? Erdoğan’ın eskileriyle birlikte çözerim. Babacan’ı alırım, Davutoğlu’nu alırım ben çözerim diyor. Çözseydi Erdoğan onlarla çözerdi zaten. Suriyelileri Davutoğlu’yla mı çözeceksin? Suriyelileri başımıza o bela etmedi mi? Ekonomiyi Babacan’la mı çözeceksin? 20 senenin 13 senesi ekonomiyi Babacan yönetti. O özelleştirmeler yapılırken Babacan bakan değil miydi? Devlet Planlama Teşkilatı kapatılırken altında kimin imzası vardı? Şimdi bir araya gelmişler altılı masa ayda bir toplanıyorlar, çeyrek altın götürüyorlar, kısır yapıyorlar, zeytinyağlılar yiyorlar ama ne konuşuyorlar? Memleket aç, buzdolapları boş. Ev almak gibi hayalleri kalmadı gençlerin, kirayı nasıl ödeyeceğiz diye düşünüyorlar. Erdoğan ev sahipleri kiracılara zulmediyor diyor. Uyanık, ev sahiplerine zulmediyor da mazota, benzine zammı ev sahipleri mi yapıyor? Elektriğe, doğalgaza zammı ev sahipleri mi yapıyor? En büyük zulümcü başı sensin. Madem ev sahipleri zulüm yapıyor sen niye zulüm yapıyorsun millete, sen yapma. “
“ERDOĞAN KILIÇDAROĞLU’NDAN KILIÇDAROĞLU ERDOĞAN’DAN MEMNUN”
Altılı masa ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı birlikte göndermek gerektiğinin altını çizen Muharrem İnce şunları belirtti:
“Bu altılı masayı da Erdoğan’ı da beraber göndermek lazımdır. Birbirinden memnun bunlar. Bakın CHP’deki eski dostlarıma sesleniyorum. Siz benim kardeşimsiniz, sizinle yıllarca birlikte mücadele ettik. Ama büyük oyunu görün. Ben ayrıldım, siz de büyük oyunu görün. Büyük oyun ne? Kılıçdaroğlu partide sıkıştı Muharrem İnce genel başkan adayı diyelim. Hemen Kılıçdaroğlu’nun önüne bir mermi koyuyorlar. Ya bir yumruk atıyorlar ya bir fezleke gönderiyorlar hemen parti Kılıçdaroğlu’nun etrafına gidiyor “Genel başkanımızı yedirmeyiz, sahip çıkacağız” diyorlar. İyi sahip çık al senin olsun, tepe tepe kullan. Erdoğan sıkışınca ne oluyor? Herkes pahalılığı konuşuyor, Erdoğan sıkışmış gidecek, yıkılacak artık. Kılıçdaroğlu çıkmış ‘başörtüsü’ diyor. Ne yapıyor? Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürüyor. Erdoğan diyor ki “oh be Kılıçdaroğlu rahatladım.” Doğalgaz, elektrik, gübre, mazot, ilaç okul, kira hepsi unutuldu. Ne yapacakmış? Başörtüsüyle ilgili kanun getirecekmiş. Herkes zaten takıyor, bu konu kapandı. Niye kaçıyorsun? Erdoğan’ın hazır eline fırsat geçmiş, ‘Kanun yetmez, anayasayı değiştirelim’ diyor. Kılıçdaroğlu, ‘Anayasayı’da değiştirelim’ derse ona da ‘Yetmez, laikliği de kaldıralım’ diyecek. Devam edecek, bunu görememesi mümkün değil. Erdoğan, Kılıçdaroğlu’ndan, Kılıçdaroğlu’da, Erdoğan’dan gayet memnunlar. Mutlu, mesut yaşıyorlar. Bir büyük oyun var, bu oyunu bozacağız. Bize ayrıldın gittin laf edenler oluyor mu oluyor. Bana laf edenler Erdoğan’a oy verenlere ‘koyun’ diyor mu? Diyorlar. Kendilerini bir gözden geçirirlerse çok mutlu olurum. Öyle millete demek kolay. Kendini bir gözden geçir. Bir büyük oyunun parçası olmayın.”
“ONLAR TRİLYONLARI ALACAK BİZ ADAY OLMAK İÇİN PARA ÖDEYECEĞİZ”
TBMM’de grubu bulunan partilerin Hazine’den alacakları yardımlara değinen Muharrem İnce onların devletten para alacakken kendisinin aday olması durumunda szeçim kuruluna 1 milyon yatıracağını kaydetti. İnce şunları söyledi:
“Ben bu şehre 17-18 yaşından beri geliyorum, 40 benedir bu şehre geliyorum. Bu şehir benim için özel. Her geldiğimde de okuluma uğruyorum. Burada size derdimi anlatmak isterim. Bir büyük oyun var ve bunu bozacağız. Osmanlı İmparatorluğu 1699’dan 1922’ye kadar 223 yıl hep kaybetti. Karlofça’dan 30 Ağustos 1922’ye kadar kaybetti. 30 Ağustos 1922’de sarı saçlı mavi gözlü dev geldi ülkenin kaderini değiştirdi. Yola 18 kişiyle yola çıkmıştı. Erzurum-Sivas kongrelerini yaparken delegelerden birisi 18 yaşındaki Tıbbiyeli Hikmet’ti. Herkes görüşlerini söyleyiş, Paşa henüz söylememiş Hikmet, “Paşam, manda falan kabul etmeyiz bağımsız bir devlet kuracağız” diyor. Sonun için Atatürk “Bütün ümidim gençliktedir” diyor. Gençlerle, kadınlarla birlikte bunu başaracağız. Milyarları, trilyonları alacaklar seçimde. AKP’si, CHP’yi İYİ Partisi, HDP 500 milyar alacak. CHP 1 milyar, AKP de 1,5 milyar lira olacak. Biz ne alacağız? Sıfır. Bir de üste para vereceğiz. Ben 100 bin imzayla aday olacağım. İnşallah hepiniz seçim kuruluna gidip imza vereceksiniz. Onlar katrilyonları alırken biz bir de seçim kuruluna 1 milyon lira para yatıracağız. Mutsuz musun? Hayır. Yüzde kaç oy alacaksın Muharrem İnce? Yüzdesiyle ilgilenmiyorum. Ama barajı geçeceğimizi biliyorum. Yüzde 7’yi geçeceğiz. Neden indiremiyorsun? Çünkü haklı olduğumuzu biliyorum, haklı bir davanın peşindeyiz. Haklıyız. Kimsenin hakkını yemiyoruz.”
“ATATÜRK’ÜN PARTİSİNE YAKIŞMIYOR”
CHP’nin söylemleri nedeniyle partiden ayrıldığını dile getiren Muharrem İnce şunları kaydetti:
“Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyoruz. Mesela Libya’da ne işimiz var demiyoruz, Libya’ya asker gönder Erdoğan diyoruz. Niye? Akdeniz’deki hakkımızı korumak için. CHP gibi, Azerbaycan’a niye yardım ediyorsun demiyoruz. Onun için CHP’den ayrıldım zaten. Azerbaycan’a daha fazla yardım edilmesini istiyoruz. Libya teskeresine İYİ Parti ‘Evet’ oyu veriyor. CHP ‘Hayır’ oyu veriyor. Biri çıkıyor, Kürdistan diyor, biri çıkıyor ‘Türk Silahlı Kuvvetleri kimyasal silah kullandı’ diyor. Terbiyesize bak, kimyasal silah TSK’nın envanterinde yok. Hiçbir zaman kullanmamış, PKK’ya yağcılık yapıyor. Hepsine yakışıyor da Atatürk’ün partisine yakışıyor mu? Bence yakışmıyor. Bu yüzden dolayı ben de kendimi oraya yakıştıramadım için ayrıldım.”
“UMUDUNUZU KAYBETMEYİN”
Memleket Partisi’nin gelecek için umut olduğuna değinen Muharrem İnce şu sözlerle konuşmasına son verdi:
“Umutsuz olmayın, umutlarınızı yüceltin, yükseltin, yeşertin. Buna inanıyorum ben insanüstü bir gayretle çalışacağız. Akşam bir TV kanalındaydım gece 12.00’de eve gittim, yatmam 01.00 oldu. Sabah 06.00’da kalktım önce Ankara’dan İstanbul’a geldim, İstanbul’dan Balıkesir’e geldim, şimdi buradan tekrar İstanbul’a gideceğim, yarın akşam Ankara’ya geçeceğim. Memleketi gezmeye devam edeceğim. Her bir kişi gördüğümde konuşurum. Bir oy bir oydur.”