CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, 41 maden emekçisinin hayatını kaybettiği kazayla ilgili “Amasra Maden Faciası” adlı bir rapor hazırladı. Raporda CHP heyetlerinin Amasra’daki çalışmaları ve ziyaretleri, Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun yapısı ve kurumun AK Parti döneminde işlevsizleştirilmesi, Amasra faciasının oluş şekline ilişkin iddialar, resmi raporlarda yer alan bulgular ve madenci ailelerin faciayla ilgili tespitlerine yer verildi.
Raporda Türkiye’ye Soma’da en büyük iş cinayetini yaşatan AK Parti’nin 8 yılda iş güvenliği konusunda adım atmaması nedeniyle yeni faciaların yaşandığına dikkat çekildi. Dünya madencilik literatüründe grizu patlamalarından kaynaklı kazalar özellikle gelişmiş ülkelerde son 40-50 yıldır hiç yaşanmadığına dikkat çekilen raporda, AK Parti iktidarında 100’lerce işçinin ölümüyle sonuçlanan grizu patlamalarının önüne geçilemediği vurgulanarak “Amasra’da meydana gelen kaza AK Parti’nin 20 yıldır bu konuda aldığı tedbirlerin yetersiz olduğunu göstermektedir” değerlendirmesi yapıldı.
TTK’NIN YAPISI KAMUDAN RANT EKSENİNE DÖNDÜ
Raporda; AK Parti iktidarının TTK’yı kamu yararı ekseninden çıkararak maden sahalarının özel şirketlere devredilmesiyle birlikte kar-zarar ekseninde bir yapıya dönüştüğü; madencilik faaliyetlerinde iş güvenliği yerine rantın öne çıktığı vurgulandı. Yıllar içinde TTK’nın kamu madenciliği işlevinin yok edildiğine işaret edilen raporda, “TTK bünyesindeki 5 kurumuna son 12 yılda 677 milyon lira tutarında yatırım yapıldığı açıklanmıştır. Buna göre yılda 56 milyon lira, kurum başına ise ortalama bir yılda 11,2 milyon lira tutarında yatırım yapılmıştır. TTK bünyesindeki işletmelere bu tutarda yatırım yapılması kurumun yıllar içinde nasıl etkisizleştirildiğinin göstergesidir” denildi.
KAYIPLARI HAVALANDIRMA SİSTEMİ ARTIRDI İDDİASI
Raporda, facianın oluş şekliyle ilgili de değerlendirmelere yer verildi. Madende yaşanan grizu patlaması nedeniyle oluşan yangın ve buna bağlı olarak dumanın yanlış havalandırma sistemi planı nedeniyle diğer koridorlardaki madencileri de etkilediği ve bu nedenle kayıpların arttığına işaret edildi. Grizu patlamasına neden olan metan gazının sensör ölçümlerine göre nasıl bir anda ortaya çıktığı konusunda kamuoyunun aydınlatılması gerektiğine işaret edildi. Sayıştay’ın Amasra’yla ilgili uyarılarına yer verilen raporda, madendeki havalandırma konusunda pek çok soru işareti bulunduğu ifade edildi. Raporda, madende patlama sonrası çıkan yangın ve buna bağlı olarak dumanın yarattığı etkilerin kapsamlı bir şekilde ele alınması gerektiği kaydedildi.
FACİADAN ÜÇ GÜN ÖNCE DE DENETİM YAPILMIŞ
Raporda, facianın yaşandığı madenin Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 21 Ağustos 2022 ile 27 Ağustos 2022 tarihleri arasında denetlendiğinin açıklandığı ancak madenin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından da 4 Ekim 2022 ile 11 Ekim 2022 tarihleri arasında faciadan 3 gün önce de denetlendiğine dikkat çekildi. Raporda, “İktidar yetkilileri faciadan yaklaşık 2 ay önce gerçekleşen denetimlere atıf yaparken, faciadan 3 gün önce gerçekleştirilen denetimle ilgili kamuoyunu aydınlatıcı bir bilgi vermemektedir” denildi.
FACİAYLA İLGİLİ GÜNLERDİR ORTADA SORUMLU YOK
Raporda, başlatılan adli süreçle ilgili de kamuoyunda pek çok soru işareti bulunduğuna dikkat çekildi. Raporda, idarecilerin müesseseye giriş çıkışlarının kontrol altına alınmasında, tüm delillere el konulması konusunda geç kalındığı iddialarına dikkat çekildi. Soruşturma kapsamında günlerdir tek bir idari görevlinin görevinden el çektirilmediğine dikkat çekilen raporda, İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan sözde dezenformasyon bülteninde de faciadan doğrudan sorumlu olan iktidarın aklanmaya çalışıldığına işaret edildi.
SON 5 YILDA TTK’DA BİNLERCE KAZA 13 ÖLÜM
Raporda TTK bünyesindeki 5 işletmede meydana gelen iş kazalarına dikkat çekildi. Bu kapsamda Armutçuk işletmesinde son 5 yılda bin 520, Amasra işletmesinde son 5 yılda 807, Kozlu işletmesinde son 5 yılda 3 bin 80, Üzülmez işletmesinde son 5 yılda 3 bin 117, Karadon işletmesinde de son 5 yılda 4 bin 442 iş kazasının yaşandığına dikkat çekildi. Kazalarda toplam 13 işçinin hayatını kaybettiğine işaret edildi.
MADENCİ AİLELERİN DİKKAT ÇEKEN TESPİTLERİ
Raporda hayatını kaybeden madencilerin ailelerinin faciayla ilgili tespitlerine de yer verildi. Bu kapsamda aliler, hayatını kaybeden madencilerin madende gazı gidermek için çalışma yapılacağı ve bu nedenle izin kullandırılacağını söylediğini ifade etti. Aileler, hayatını kaybeden madencilerin kendilerine “Madende ihmal var. Dinamit patlatıldıktan sonra gaz ölçümü yapılmadan madene iniyorlardı” dediğini aktardı. Başka bir aile ise patlamanın gerçekleşmesinden yarım saat önce bir elektrik kesintisinin meydana geldiğini, bu süreçte muhtemelen gaz yoğunluğunun arttığını ve trafoda görevli işçinin trafoyu çalıştırdığı anda büyük bir patlamanın gerçekleşerek bu işçinin de feci şekilde can vermesi ile kazanın gerçekleşmiş olduğunu ifade etti.
RİSK HARİTALARI HER İŞLETME İÇİN ÇIKARILMALI
Raporda, alınması gereken önlemlere de yer verildi. AK Parti’nin Soma faciasının ardından bugüne kadar madenlerde iş güvenliğini artırarak kazaları engellemeye yönelik hiçbir adım atmadığına dikkat çekildi. Amasra’da yaşanan facianın diğer madenlerde de yaşanabileceği gerçeğinden hareketle derhal madenlerde güvenliğin artırılmasına yönelik eylem planının hayata geçirilmesi gerektiği ifade edildi. Raporda “TTK gibi kamu kurumları her türlü siyasi baskıdan arındırılarak madencilik işletme kurallarına göre yönetilmelidir. Madencilik sektöründe acil durum planı ve risk haritaları her kurum, işletme ve bütün işyerleri için ayrı planlanmalı ve uygulanmalıdır. Tüm madenler İLO standartları göz önünde tutularak iş güvenliği açısından iyileştirilmeli, bu standartlarla yeniden denetlenmelidir” ifadeleri yer aldı.