Altıeylül Belediyesi’nin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla düzenlediği “15 Temmuz’u Anlamak” isimli konferansta bir dinleyicinin sorduğu soru Nedim Şener’in dengesini bozdu. “Bir tecrübeli gazeteci olarak Fethullah Gülen’in darbeye kadar Amerikan ajanı olduğunu anlayamadınız” diye soran dinleyiciye cevap veren Nedim Şener “bundan sonra soru sorarken birisine birincisi onu tanı, ikincisi daha önce cevapları verilmiş soruları sorma” dedi. FETÖ’nün siyasi ayağını sürekli gündeme getirenlerin muhalefet olduğunu ileri süren Gazeteci-Yazar Nedim Şener, “Bu tartışma bizim muhalefetin FETÖ ile mücadele etmemek için taraftarlarını aptal yerine koyduğu bir sorudur. Bu soruyu sorarak çok zeki olduğunu zannediyorsun ama seni aptal yerine koyduklarının hiç farkına varmıyorsun” diye konuştu.
15 Temmuz’u Anlamak konulu söyleşinin sonunda bir dinleyici “Biz tecrübeli gazeteci olarak Fethullah Gülen’in darbeye kadar Amerikan ajanı olduğunu anlayamadınız” ve “Milletvekillerinden, belediye başkanlarından FETÖ’cü çıktı mı? Çıktıysa bunlar nerede? Cumhurbaşkanı FETÖ ile ne kadar beraber oldu, o zamanlarda hangi konuda anlaşamadılar da darbe oldu?” sorularını Nedim Şener’e yöneltti. Şener sorulara verdiği cevapta kendisinin 2007 yılındaki Hrant Dink cinayetinde FETÖ’nün rol oynadığını söylediği için Ergenekon kapsamında hapse atıldığını belirterek, soruyu sorana “bundan sonra soru sorarken birisine birincisi onu tanı, ikincisi daha önce cevapları verilmiş soruları sorma” dedi.
“ERGENEKONCU DİYE HAPSE ATILDIM”
Gazeteci-Yazar Nedim Şener bir izleyicinin sorduğu sorular üzerine şu açıklamalarda bulundu:
“Ben 2007’den beri Hrant Dink cinayetinden beri bu Fethuillahçı Terör Örgütünün cinayetin içinde olduğunu anlatıp, bu nedenle Ergenekoncu diye hapse atılmış birisiyim. FETÖ’cüler arasında milletvekilleri var mı? Evet, AKP’den milletvekilleri vardı; Hakan Şükür, İdris Naim Şahin ve birkaç kişi daha vardı. Onlar 17-25 Aralık olurken örgütün talimatıyla ayrıldılar.
“SİYASİ AYAĞI YOK”
Şimdi Fethuillahçı Terör Örgütünün her yerde yapılanması var. Öğretmen, Diyanet, mason, MİT mahrem, emniyet mahrem, TSK, yargı, adliye, maliye gibi yapılanmaları ve hepsinin imamları var. Sayıları da bellidir. Bir tek ayağı yok, siyaset ayağı yok. Niye yok biliyor musunuz? Fethullah Gülen’e yıllar önce Erbakan “gelin beraber siyasete yapalım” diyor. Gülen de “benim siyasetle işim yok, ben devleti ele geçireceğim” diyor. Bürokrasiye sahip olan devlete sahip olur. “Eğer seninle siyaset yaparsam yarın ben devrildiğimde her şeyimi kaybederim” diyor. Bunu o toplantıya katılan Nurettin Verel anlattı. 1963-1964 yılında İzmir’de ziyaret ediyor ve “ben siyasette yokum” diyor.
“BİZE KURDUĞU KUMPASI AKP’YE KURMAYA KALKTI”
Siyaseti nasıl kullanıyor? Her dönem; mesela askeri darbeler sırasında askerlerle, sivil yönetim varsa o sivil yönetimle birlikte oluyor. Bu Özal olmuş, Demirel olmuş, Çiller olmuş, Ecevit olmuş, Erdoğan olmuş fark etmiyor. O gün siyasi iktidar kimse hep ona yanaşıyor, onun gücüyle devam ediyor. Ama AKP’nin diğerlerinden farkı şu; AKP ile belli bir süre 10 yıl civarında bir temastan sonra, işbirliğinden sonra bu sefer bize kurduğu kumpası AKP’ye kurmaya kalktı. İşte o anda yine siyaseti bir araç olarak kullandı. Bakın amaç değil, araç olarak kullandı ne yaptı? Bu sefer CHP’ye zıpladı. Bizim çok iyi tanıdığımız insanlar CHP’de asla yan yana gelmeyecek dediğimiz insanlar bir baktık Deniz Baykal’a kaset kumpası, MHP’ye kaset kumpası çıktı. Niye? İktidarla mücadele edeceği zaman taktik olarak şunu yaptı muhalefeti dizayn etmesi gerekiyordu. O yüzden kaset kumpaslarıyla önce liderleri değiştirmeye kalktı. CHP’de başarılı oldu, MHP’de Akşener hareketini başlattılar. O hareket öyle kendiliğinden doğmadı. Öyle Erdoğan nefreti falan filan değil, öyle gelmiyor, o hikayenin arka bölümü var. Şimdi muhalefet üzerinden yürümeye çalışıyor.
“PKK’NIN SİYASİ AYAĞI HDP”
Ama böyle bir örgütün tıpkı PKK gibi en önemli iki dayanağı vardır. Bir tanesi yurt dışı destek. O olmazsa asla yaşayamazlar. Şöyle düşünün 80 öncesi sol ve sağ örgütler vardı. Peki, şimdi niye onlar yok, adları bile hatırlanmıyor? Sadece PKK hatırlanıyor. Çünkü onun uluslararası desteği vardı. Çünkü o büyük silahlı örgüttü, diğerlerinden DHKP-C Yunanistan’da bir kampta, Almanya’da Belçika’da uzantıları var ve tetikçilik içini kullanabiliyorlar. Mesela DEV-YOL niye yok, DHKP-C niye yok? Gittiler hepsi PKK’nın kuyrukçusu oldular, saçma sapan örgütler bir araya geldiler adlarını bilye hatırlayan yok, elemanları bile yok. İkincisi de aynı PKK’nın HDP’si olduğu gibi siyasi ayak. O siyasi uzantı, destek olmadan da gündeme gelemiyorlar. O yüzden de bağları koruyorlar.
“MİLLETİ APTAL YERİNE KOYMAK İÇİN SİYASİ AYAĞINI SORUYORLAR”
PKK’nın siyasi uzantısı olduğunu biliyoruz. Peki, FETÖ’nün siyasi uzantısı tartışması yaptığımız partiler var. AKP mi, CHP’mi, şu mu, bu mu? Yani buna ne gerek var ki? PKK’nın siyasi ayağı burada. Birileri de tıpkı AKP’nin yaptığı gibi bugün işbirliği yapamaya çalışıyor. Ben yurttaş olarak buna ne tepki gösteriyorum? Sıfır. Yahu bize öyle bir oyun oynuyorlar ki şöyle diyorlar; “Nedim Şener sen FETÖ’nün siyasi ayağını anlatsana” diyorlar. FETÖ’cüler şimdi en çok kimden nefret ediyorlar? Erdoğan’dan değil mi. Peki, FETÖ’cülerin yöneticileri, gazetecileri hepsi bugün yurtdışındalar. Biz hiç karışmayalım. Biz bazen soruyorum şu siyasi ayağınızı bize anlatsanıza diyorum. Çıkın deyin kardeşim bizim siyasi ayağımız Erdoğan’dır deyin yahu. Birileri bizim bu cevabı vermemizi istiyor ya da birileri CHP ya da Kılıçdaroğlu dememizi istiyor. Ben diyorum ki biz hiç girmeyelim arkadaşlar araya FETÖ’cüler firari, kaçak onlara soralım. Birisi size söylerse bu saçma tartışmaya girerseniz bu tartışma çözümsüz ve büyük bir tartışma ve sonu kavgayla sonuçlanır. Onu yapmanıza gerek yok diyeceksiniz ki hemen tweter hesabı açacaksınız bir sürü sahte hesapları var ve siyasi ayağını soracaksınız. Adamlara bir de cesaret veriyorsun işte en çok nefret ettiğin adam Erdoğan değil mi, hadi onun ismini söyle. Bakın onlar bile o konuya hiç girmezler çünkü öyle bir şey yok. Bu tartışma bizim muhalefetin FETÖ ile mücadele etmemek için taraftarlarını aptal yerine koyduğu bir sorudur. Bu soruyu sorarak çok zeki olduğunu zannediyorsun ama seni aptal yerine koyduklarının hiç farkına varmıyorsun. Bunun siyasi ayağı nerede? Yok, kardeşim yok. Ben sana MİT mahrem yapılanmasına kadar isim isim söyleyeyim. Bülent Bişek diye söylesem bilir misin? MİT mahrem imamı Pensilvanya’dadır. Bak onu biliyorum, onu bilen siyasi ayağını bilmez mi? Ben 15 Temmuz’dan beri böyle bir şey var mı diye bunu tırmalayan bir adamım ki By-lock konusunda Kılıçdaroğlu “4 bakan 80 milletvekili” var dedi. Ben yalvardım yayınla şu listeyi yok, sıfır.
“DÖRT KLİŞEDEN BAŞKA BİLDİKLERİ BİR ŞEY YOK”
Hani ekonomiyi tartışırken nasıl; muhalefetin görevi ne biliyor musunuz? Şurada bir Erdoğan nefreti var, bu Erdoğan nefretini körükle geride ne konular var? “Millet aç, tarım bitti saman ithal ediyoruz, FETÖ’nün siyasi ayağı, PKK’nın ayağı, megri megri yapmadınız mı?” Bu dört klişeden başka bildikleri hiçbir şey yok. Çünkü ben tanıyorum adamlar okumuyor. Adam hala diyor ki “darbeyle ilgili kafamda soru işaretleri var” diyor. Ulan öküz sen hangi cevabın peşinden koştun? Hangi iddianameyi okudun? Hangi ifadeyi okudun? Tabi ki sen salak gibi FETÖ’cüler dönüyor dolaşıyor hala bugün bile var diyor ki “darbede köprünün tepesinde keskin nişancılar vardı.” Şeyine girsin keskin nişancı, yoktu. Oradaki bir pırıltıyı FETÖ’cüler keskin nişancı dedi diye hala aynı yalanı söylüyor. Diyor ki “adam sırtından vurulmuş” doğru sırtından vurulmuş. Nasıl vurulmuş? Köprüye arkasını döndüğü zaman arkasından vurmuşlar namussuzlar ondan vurulmuş. Ama o ne diyor? “Darbecilere doğru giderken arkasındaki göstericiler yani direnenler vurdu” diyor. Bak böyle şerefsiz, namussuzlar. Ya sen darbe gecesi ölüyorsun ama bu şerefsizlerin iftirasından, o muhalifim diyen sığırların sorularından kurtulamıyorsun kardeşim. Neredeyse mezardan çıkaracak Erol Hoca sen o kurşunu nasıl yedin diye soracaklar.
“SORU SORDUĞUN KİŞİYİ TANI”
Bunlar zulüm arkadaşlar. Bu millete darbeye direnenlere, canını verenlere itaat edeceksiniz kardeşim. Yok öyle bu ülke için can verenlere itaat edeceksiniz. Benim kavgam bu kavgadır. Eğer buna AKP’de, MHP’de ihanet ederse onlarla da savaşırım bir tane canım var. Eksik kaldı 15 Temmuz gecesi veremedik, inşallah nasip olur. Ama bu yolda olur. Dolayısıyla bundan sonra soru sorarken birisine birincisi onu tanı, ikincisi daha önce cevapları verilmiş soruları sormayın.”
