DEDİKODU – MALUM KİŞİ
EDREMİT Çıkrıkçı Mahallesi’ndeki kadınlarla birlikte baklava hamuru açmış Milletvekili Belgin Uygur.
Resimler çektirmiş, sosyal medya hesabında paylaşmış.
Ne güzel; memleketimin milletvekili köylü kadınlarla bir araya gelmiş, bayramlık baklava hamuru açıyor.
Tahta yer sofrasının üstüne koymuş hamuru, elinde oklavayla poz veriyor.
Kostüm, baklava hamuru açmaya müsait bir kostüm değil.
Bak köylü kadınlara.. Gündüz tarlada, gece yatakta giyilebilen, oldukça rahat, beli lastikli kocadonları ve üstlerinde gündelik kazakları, hamura saç düşmesin diye bağladıkları başörtüleri ve doğal halleriyle, baklava hamuru açmaya müsait durumdalar.
Belgin Hanım ise o doğallığın üstüne acı biber ekmiş. Ortamın sadeliğini, doğallığını bu siyasi şovla yerle yeksan etmiş.
Arka planda ayakta duranlar da, siyasi programın anlam ve önemine uygun şehirli kılıklarıyla poz veriyorlar yapay yapay.
Fotoğraf çekilirken hepsi pürtebessüm ama; içlerinden muhtemelen “Belgin Hanım şu pozu verse de gitsek bir an önce” der gibiler.
Belgin Hanım da köy kökenlidir, tarlayı tapayı bilir aslında. Köylük yerde nasıl dolaşılacağını, nasıl konuşulacağını, nasıl davranılacağını bilir yani.
Tarla performanslarıyla birbiriyle yarışan vekiller içinde, en doğal tarla pozunu vermişliği de vardır.
Fakat, Çıkrıkçı’daki bu hamur açma performansı olmamış.
***
KÖYLÜ kadınlarla ne konuştu, ne dertleşti bilmiyoruz elbet. Ama yer Edremit’in Çıkrıkçı köyü ise, orada köylünün ekip biçtiği tarlaya arıtma tesisi kurmaya çalışan Büyükşehir Belediyesi için de bir çift laf etmiş olmasını bekleriz kendisinden.
Hoş, Edremit Belediye Meclisi’nde bu girişim onaylanmadı; Edremit Belediye Başkanı Hasan Arslan’ın, Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın “Zeytinli arıtmasını tarlaya taşıyayım, arıtmadan boşalacak yeri imara açayım” düşüncesine sıcak bakmasına rağmen..
Belediye Meclisi bu isteğe geçit vermedi.. İlgili komisyonlar reddetti.
Ama yarın ne olacağı bilinmez.
Sonuçta yüz on bir dönüm tarla.. Edremit Belediyesi, yirmi beş yıllığına köylünün kullanımına tahsis etmiş. Çıkrıkçı halkı orada sebze yetiştiriyor. Büyükşehir, tarlayı gözüne kestirmiş; arıtmayı oraya taşımanın derdinde.
Bu durum köylüleri üzüyor elbet.
Yani, hamur açma performansı sırasında bu mevzular gündeme geldi mi, gelmedi mi bilmiyoruz. Ama bizdeki yayınlardan yola çıkarak Belgin Hanım’ın konudan haberdar olduğunu söyleyebiliriz.
E peki, yakın gelecekte yeniden gündeme gelmesi olası bu tarla mevzusunda Belgin Hanım’ın fikri nedir, bilmek lazım.
Bir de, hamur açarken her türlü mevzu sohbet konusu olur. Hamur işlemi uzun sürer malum; hiç konuşmadan oklava sallanmaz.
Hayat pahalılığı, sebzenin meyvenin, etin kuru gıdanın falan fiyatları mevzu oldu mu?
Köylü kadınlar, etten sütten söz etti mi?
Belgin Hanım, “gıda fiyatlarının yüksekliğinden ben de sizler kadar muzdaribim, mutfak masrafına billahi maaşım yetmiyor” mu dedi?
Yoksa, “bu mevzular beni aşıyor; ben hamur açma pozu vermeye geldim” modunda mıydı?
Bilmek lazım.
Malum Kişi
